"Baki kalan bu statta Filistin’e destek, Devler Ligi marşı ve müthiş taraftar desteği…"
⚫️ Göztepe maçını kazanamayan on bir futbolcunun on tanesini sahaya süren Mourinho ile Schjelderup gibi formda kanat adamını kenarda tutan Bruno Lage’ın tercihlerini değerlendirmek için maç sonucunu beklemek gerek.
⚫️ Bir de tabii, Fenerbahçe’ye ha geldi ha geliyor denen Kerem Aktürkoğlu’nun Benfica ilk on birinde sahaya çıkışı var. Merak konusu…
⚫️ Maç başladı ve gördük ki, çift forvetimiz birbirinden kopuk, Fred gezinip duruyor, Szymanski ortalarda görünmüyor, pas alışverişimiz yok. Biraz Semedo eski takımına karşı hırslı. Biraz da Oosterwolde… Ama ne yaptığını bilen taraf Benfica. Sert oynuyorlar, paslı oynuyorlar, gole yakın oynuyorlar.
⚫️ Çizgide izlemeye alıştığımız Kerem ortada ve neredeyse gol atıyordu! Bizim adımıza ilk yarı hayal kırıklığı…
⚫️ Geçen yıldan kalma kötü alışkanlık, bir yarı iyi bir yarı kötü oyun. Kötü oynama “hakkını” ilk devrede kullanan Fenerbahçe, ikinci yarıya gerçek kimliğiyle çıktı.
⚫️ Baskılı oyuna Talisca desteği, rakibin on kişi kalması… Ama o Kadıköy’ü yıkacak gol bir türlü gelmiyor.
⚫️ Hem sürenin azalması hem de eksik kalma sebebiyle Benfica’nın hocası Lage, -Kerem dâhil- hücumcularını çıkarıp savunmaya çekiliyor. Mourinho ise savunmacı Mert’i çıkarıp Oğuz’u sahaya sürüyor.
⚫️ Bu versiyonlar sonrası Fenerbahçe golü de buluyor ama ofsayt… Sonuçta o müthiş atmosferde rakibini yıkamayan Fenerbahçe yıkılıyor. Şimdi o meşhur teselli cümlesine sığınma zamanıdır: Fenerbahçe Lizbon’da da kazanır.
Maçın adamı: Anatoliy Trubin
Sadık Söztutan'ın önceki yazıları...