Beni evlendirirken, kiminle evlendirdiğini hiç araştırmayan annem babam, şimdi de güya kızının canını önemsiyordu. Böyle bir günde bana destek olup teselli edeceklerine "Bu deliyle yaşanır mı kızım, bırak gel!" diye kafamı karıştırmaya çalışıyorlardı. Yuvamın yıkılması onların umurunda değildi? "Bu çocuklara kim bakacak anne? dedim. "Bunların hali ne olacak?" "Onu babası düşünsün!" Ne kadar kolay söylüyorlardı. Ben sizin evladınız isem, bunlar da benim evladım. Siz ne biçim anne babasınız? Siz bu şekilde bana destek mi oluyorsunuz? Çok üzüldüğümü görünce sustu ikisi de... "Ne halin varsa gör" dercesine çekip gittiler. İşte bu kadardı onların da ana babalığı... Ne yaparsın yine de annem babamdı... Hiçbir şey demedim... Bir hafta süren müşahede sonunda kocam taburcu olmuştu. Zaten teşhisi belli olunca tedavisi de kolay olmuştu. Beni görünce gözleri doldu geldi: -Ben senin hakkını nasıl öderim hanım, diyordu. Sarılıp ağlaştık hastanede... "Ne önemi var, yeter ki sen iyileş" dedim. Eve geldiğimde sopa sebebiyle morartıları görünce içim sızladı. Bunu ben mi yapmıştım? Vicdanımı pansuman eder gibi pansuman ettim. -İnan ki hepsi çocuklarımı kurtarmak içindi, dedim. Ellerim kırılsa da vurmasaydım, dedim. -Ben bundan fazlasını hak ettim, dedi... Kendi kendisinden nefret ettiğini söyledi. Bu sefer de onu teselli ettim. İlaçlarını almadığı günlerde beyni başlamış kurmaya... Kendi kendine kurmuş da kurmuş. Şüphe ve kıskançlık krizleri başlamış: "Bu çocuklar kimden?.. Bu kadın ne yapıyor?.. Beni bırakıp nereye gitti?.." Daha ne saçma sapan evhamlar... Eve geldiğimizde çocuklar bir müddet babalarına sokulamadı. Babaları da sürekli vicdan azabı çekip ağlıyordu. -Ya çocuklara bir şey yapsaydım, diye. Öyle de çok seviyordu çocuklarını... Hem onu teselli etmek hem çocuklarımı babalarına alıştırmak hayli zor oldu.. Hep, Yaradana sığındım. Allah'ım sen bana güç ver dedim. Şimdi o gün bugündür, ilaçlarını bizzat ben takip ediyorum. Kendi ellerimle içiriyorum. Ola ki unutur, içmez falan diye... Son zamanlarda kadına karşı şiddet haberlerini okurken korkuyorum. Bu haberler psikolojimi etkiledi. Her gece kâbus görüyorum desem yalan olmaz. Bazen o gün hatırıma geliyor uykularım kaçıyor. Günlerce kendime gelemiyorum... Ne olacak bu haberler? Ne olacak sorunlu evlilikler? Niçin anneler babalar bunu baştan düşünmezler? Yazık değil mi evlatlarına?.. Rumuz: "Kader mahkûmu" Maltepe/İstanbul > Yazışma adresi: Türkiye Gazetesi İhlas Medya Plaza 29 Ekim Caddesi, 34197 Yenibosna/İstanbul Faks: (0212) 454 31 00