Makinenin önünde dikiliyorum. Çünkü anlamsız... Birçok şey anlamsız hayatta lakin sen anlam kazandırıyorsun bir şekilde. Kendinden ya da tamamıyla kendini vererek. Ama hep kendinden vererek, hep tükenerek, biterek, eksilerek...
Yetersiz bakiye olduğunda adım atamıyorsun şehirde. Geçirmiyorlar, bindirmiyorlar, yüzüne bile bakmıyorlar.
Güvenliğe soruyorum...
Nerede?
Gözlerini devirerek, kaşlarını kaldırarak, parmağını boşluğa daldırarak işaret ediyor çenesiyle.
İşaret edilen yere kartımı çıkartıp damga pulu gibi yapıştırıyorum. Sanırım makinenin içine çömelmiş olan muhayyel bir kadın konuşuyor:
- İşleminiz yapılıyor... Lütfen sadece kâğıt para koyunuz.
Benim korktuğum işte tam da bu... İşlemimiz yapılıyor!.. Devamlı işleme tabiyiz... Hiç durmadan işliyorlar...
Talaş alıyorlar, çapak alıyorlar, deliyorlar, oyuyorlar, köşelerimizi kesiyorlar, frezeden geçiriyorlar. İstedikleri şekle sokuncaya kadar tornada döndürüyorlar.
Makine elli kâğıdı yutuyor... Minik muhayyel kadın sesi ''lütfen bekleyiniz'' diyor. Bekliyorum...
Bizim zaten en iyi yaptığımız şeydir beklemek. Bayılırız beklemeye, beklerken hayaller kurmaya, hayallerin içinden fırlayıp düşlere yuvarlanmaya.
Gözüm ekranda... Hayallerimin biri gidip biri geliyor zihnimde... Ne güzel hayaller bir bilseniz...
“Kart yüklemeniz tamamlandı” diyor o tanımadığımız bilmediğimiz görmediğimiz abla... İşlemimi bitirdiler demek... İstek ve dilekler de yüklendi mi acaba? Yüklenmiştir mutlaka... Ama neden çoğalmış hissetmiyorum kendimi?
“Hadi kullan” diyorum, gidip basıyorum turnikeye... “Dııt dııtt” Bunu hissettim... Kontür kontür eksiliyorum!..
Hakan K.
ŞİİR
Sevmek
Sevmek
Görmek değildir
Tutmak değildir
Almak değildir
Sahiplenmek değildir
Sevmek
Hissetmektir
İnanmaktır
Güvenmektir
Kalbe yerleşmektir
Hoşgörüde birleşmektir
Almadan vermektir
Sen bunları
Bilmiyorsan
Yapmadıysan
Yaşamadıysan
Kusura bakma dostum
Sen sevmeyi
Bilmiyorsun
Nöbetçi Şair (Şahin Ertürk)
NOT: Bu araya foto girecek!!!!!!!!!!!!!!
KELAM-I KİBAR KİBAR-I KELAMEST
(Büyüklerin sözü, sözlerin büyüğüdür)
Din büyüklerimiz buyurdular ki: “Bugün on günlük veyahut da bir haftalık bir yere gidiyoruz, üç gün evvelinden başlıyoruz hazırlıklara. Bak ahirete gidiyorsun, demiyorsun ki bu da lazım, bu da lazım, bu da lazım. Ne diyorsun peki? Yarın yaparım. Yine cenabı Peygamber ‘aleyhissalatü vesselam’ buyuruyor ki; Yarın yaparım diyenler, mahvoldu, helak oldu. Helak olur demiyor, oldu. Bugünkü yapacağı işi yarına tehir edenler, yarın yaparım diyenler, asla muvaffak olamazlar. Çünkü onlar helak oldu. Bitti! Neden helak oldu? Yarın sabaha çıkacağı belli değil ki. Niye bekletiyorsun? Yap bugün, git yatağına yat.”

