Dünya prematüre günü: Bir avuç doğdu hayata tutundu!
24. haftada 600 gram olarak dünyaya gelen Asil Ata, 98 günlük yoğun bakım mücadelesini kazanarak hayata tutundu. Onun bu yolculuğu, her yıl prematüre bebekleri için endişeyle bekleyen on binlerce aileye güçlü bir umut ışığı oldu.
Türkiye’de her yıl yaklaşık 150 bin bebek prematüre olarak dünyaya geliyor. Bu bebeklerden biri de 24. haftada 600 gram olarak doğan Asil Ata. 98 günlük bir mücadeleden sonra hayata tutunan Asil Ata’nın hikâyesi bugün benzer bir mücadele veren on binlerce aile için en güçlü umut ışığı oldu.
Zehirlenme faciasında bir aile yok oldu! Baba Servet Böcek de hayatını kaybetti
Anne Arzu Sansar sağlıklı bir hamilelik geçiriyordu. Ancak 24. Haftada her şey değişti. Mide ağrısı çekmeye başladı. Bir gece mide ağrısı dayanılmaz hâle gelince acilen hastaneye kaldırıldı. Tansiyonu çok yüksekti. Doktorlar hemen ameliyata alınacağını ve karnındaki bebeğin alınacağını söylediler. Çok korktu. Çünkü çok erkendi, bebek daha 24. Haftadaydı... Ameliyat yapıldı, bebek 600 gramdı. Dünyaya geldiği hastanede yoğun bakım ünitesi olmadığı için hemen Medipol Mega Üniversite Hastanesi’ne nakledildi. 98 gün boyunca yoğun bakımda kaldı. 99. Gün normal odaya çıktılar ve Arzu hanım bebeğine sarılabildi. Belirsizlik içindeki yoğun bakım sürecinin aile için çok zorlu geçtiğini söyleyen Arzu hanım, “600 gramdı, dokunmaya bile korktuk. Onu bırakıp eve gitmek çok zordu. Babası her gün hem bana hem ona koşuyordu. Hemşireler inanılmaz destek oldu. Sayelerinde sürecimize tutunduk” duygularını dile getirdi.
Asil Ata sağlıkla 2 yaşına ulaştı. Bugün çok hareketli, meraklı, insan canlısı bir çocuk. Asil Ata’nın sosyal iletişiminin de son derece iyi olduğunu ifade eden Arzu hanım, “Hayat gücü son derece zayıf olarak geldiği dünyaya büyük bir inatla sarılarak gösterdi. Bu yüzden çok güçlü bir çocuk. Çok şükür çok sağlıklı. İnsan canlısı her girdiği yerde selam veren küçük bir esnaf gibi” sözleriyle Asil Ata’yı anlattı.
RİSK BİN GRAM ALTINDAKİ BEBEKLERDE DAHA FAZLA
Prematüre bebeklerin anne karnındaki gelişimlerini tamamlayamadan dünyaya geldiklerini anlatan Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Yenidoğan Uzmanı Prof. Dr. Ayhan Taştekin “Bu bebekler beyin, akciğer, bağırsak, göz gelişimini tamamlamadan dünyaya geliyor. Zamanında doğan bebeklere göre çok daha fazla sorun yaşayabiliyorlar, hastanede daha uzun kalıyorlar ve ölüm oranları daha yüksek” dedi.
32 hafta altı ve bin 500 gramdan küçük bebeklerin tehlike altında olduğunu belirten Prof. Dr. Taştekin, “28 hafta ve 1000 gramın altındaki bebeklerde risk artıyor. Bundan 30 yıl önce bu bebeklerin hemen hemen hiçbiri hayata tutunamıyordu. Bugün gelişmiş yoğun bakım imkânları sayesinde birçoğunu sağlıklı şekilde taburcu ediyoruz” dedi. Prematüre bakımında anne sütü ve anne–bebek temasının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Taştekin, “Anne sütü sadece besin değil, tedavinin bir parçası. Beyni ve bağırsakları geliştiriyor, enfeksiyonlardan koruyor. Kanguru bakımı ise bebeğin solunumunu ve kalp atışlarını düzenliyor” diye konuştu.
İKİZLERİ “ŞEFKAT NÖBETİ” HAYATA BAĞLADI
Van’ın Tuşba ilçesinde yaşayan Gülbahar Çeltek, doğum sancısının erken başlaması sebebiyle Van YYÜ Dursun Odabaşı Tıp Merkezi’ne sevk edildi. Burada yapılan müdahaleyle 23 Ekim’de henüz 27 haftalıkken dünyaya gelen ikiz erkek bebekler, yenidoğan yoğun bakım ünitesinde tedavi altına alındı. Organları gelişmeyen ve solunum yetmezliği yaşayan 830 ve 860 gram ağırlığındaki “parmak bebekler”i kuvöze alan sağlık çalışanları, bebeklerin beslenmesinden bakımına kadar tüm ihtiyaçlarıyla yakından ilgilendi. Özenle bakılan bebeklerin ağırlığı uygulanan tedavinin ardından 1 kilo 130 ve 1 kilo 200 grama ulaştı. Sağlık çalışanlarının “şefkat nöbeti” ile artık solunumlarını kendileri yapabilen prematüre ikiz bebeklerin normal kilolarına ulaşınca taburcu edilmesi planlanıyor.
