Yok böyle kazanç!

A -
A +

Merkez Bankası, bankaları %14 faizle fonluyor, likidite ihtiyacını karşılıyor. Ama aynı zamanda hazinenin daha ucuz borçlanmasını sağlıyor. Fakat bankalar %14 faizle aldıkları parayı (22 Nisan haftasında) %20,65’le ticari kredi olarak dağıttı. Bunun üzerine 6 ay için %4, yıllık %8 komisyonu ekleyin %28 oluyor. Merkez Bankasının son enflasyon raporunda yukarı revize edilmiş hâliyle yıl sonu TÜFE %42,8’i esas kabul ederseniz, kredi kullananlar yıllık enflasyondan %14 daha ucuza kaynak buluyor. Aslan payı bankaların... Yüzde 14’le alıyor, yüzde 28’le satıyor; yüzde 100 kazanç sağlıyor... Açıklanan bilançolarda bu tablo çok net bir şekilde görülüyor.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'na göre, bankacılık sektörü net kârı mart sonu itibarıyla yüzde 295 oranında artışla 63,25 milyar TL oldu. 2021 yılında aynı dönemde 16 milyar lira kâr etmişlerdi. Kazançları 1 yılda 4’e katlanmış. Bu dönemde kredilerin takibe dönüşüm oranı yüzde 2,86 ile son derece düşük. Yani alınan krediler tıkır tıkır ödeniyor. En son örnek, Yapı ve Kredi Bankasının 2022 yılının ilk çeyreğinde konsolide olmayan net dönem kârı piyasa beklentilerinin çok üzerinde, 7 milyar 258 milyon TL olarak açıkladı... Geçen yılın aynı döneminde bu rakam 1 milyar 452 milyon TL idi. Yapı Kredi bir adım üste çıkmış yıllık kazancını 5’e katlamış. 

Komisyon dâhil yıllık %28 ile kredi alan şirketler bunu ikiye katlayarak üretimlerine yansıtıyor. Ortaya %60’lık enflasyon çıkıyor. Oysa faizler kaynak maliyeti ucuzlasın diye düşürülmüştü. Alınan kredilerin ne kadarının üretime ya da yatırıma yansıdığı bilinmiyor. Bazı şirketlerin aldıkları kredileri üretimi artırmak için kullanmadıkları onun yerine döviz aldıkları iddia ediliyor. Bu durumda talep güçlü üretim zayıf kalınca fiyatlar zirve üstüne zirve yapıyor. BDDK bu tabloyu değiştirmek için yeni bir karar aldı. Bankalar, KOBİ’ler, ihracat ve yatırım kredileri haricinde 1 Mayıs’tan itibaren kullanılacak kredilerde 200 risk ağırlığı uygulayacak. Yani alınacak krediler 200 baz arttırılacak. BDDK dövize talep oluşturan unsurları ortadan kaldırmak istiyor. Banka müşterilerinin direkt erişimde olan yabancı para işlem platformlarından yeni işlem yapması yasaklandı. Gerekçe: Rekor seviyeye ulaşan kredilerin, amaçları dışında, ekonomik faaliyetleri desteklemeyen, rant elde etmek amacıyla kullanılmasının önüne geçmek... Önce TL üzerindeki kur baskısı ortadan kaldırılacak, böylece Merkez Bankası'nın brüt ve net rezervleri artacak...

800 milyar dolarlık ekonomiye sahip Türkiye küresel bir güç hâline geldi. Dünyanın her ülkesinde proje yapıyoruz. Çok önemli şirketlerimiz var. Uluslararası alanda 250 dev şirkette, 40’tan fazla altyapı projelerine sahibiz. Yurt dışındaki varlıklarımız 50 milyar doları aştı. Açıklanan kararların sermaye kontrolü ile zerre kadar alakası yok... Bazı şirketler aldıkları TL kredilerini artık amaç dışı  kullanıp dövize yatırarak dövizin yüksek kalmasını sağlayamayacak. Suudi Arabistan’la başlayacak büyük ticaret hamlesinde ilk etapta 15 milyar dolarlık swap anlaşması imzalanacak. Ardından 50 milyar doları bulan yatırımlar hayata geçecek. Turizm sezonu açıldı, pandemiden kurtulduk. 40 milyon turistten 35 milyar dolar gelir bekleniyor. Merkez Bankasının rezervleri 120 milyar doları aştı. Türkiye’yi hâlâ dövizle terbiye etmek isteyenlerin sevinçleri kursaklarında kalacak! Kurlarda çöküş başlıyor... Şimdi TL zamanı. Mayıs ayı ile birlikte enflasyonun tepeden yuvarlandığını hep birlikte göreceğiz... 

.....

NOT: RAMAZAN BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN. CENAB-I HAKK BÖYLE NİCE KIYMETLİ GÜNLERE SEVDİKLERİNİZLE BİRLİKTE HUZUR VE SAĞLIK İÇİNDE KAVUŞTURSUN...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.