4 Mayıs 2008
Yapılabilecek bir
şey yoktu artık!..
Hadiye Hanım kulaklarına inanamıyordu. Mümtaz Bey ise elinde Serpil'in mektubu, gözlüklerini takmış, tekrar tekrar okuyordu yazılanları. Zafer bitkin bir halde koltuğa oturmuş, başı iki elinin arasında ağlıyordu. Hadiye Hanım oğluna üzüntüyle baktı: