Bir holding patronu çalışanı olmak istedi

Bir holding patronu çalışanı olmak istedi
Hoşseda Haberleri

Saffet Karadavut, şahit olduğu bir olayı şöyle anlattı: Enver Ağabey'in konuşmasını ilk defa dinleyen bir holding patronu şaşkın bir vaziyette, "Bana da burada bir iş verir misin? Ben de sizin yanınızda çalışmak istiyorum" teklifinde bulundu.

İhlas Holding'de 1990 yılında çalışmaya başladığını belirten Saffet Karadavut, anlatıyor: Yıl, 1995... O tarihlerde Türkiye gazetesi ve TGRT için reklam almakla görevliydim. Yabancı bir markanın Türkiye distribütörü de olan bir holdingin başındaki kişiyle (ismi bende saklı) görüşmeye gittim. O gün için yüklü sayılabilecek bir reklam protokolu yaptık. Reklamlar yayınlanmaya başladı. Bu arada holding patronu olan bu iş adamıyla samimiyeti ilerlettik. Ona her fırsatta Enver Ağabey'i anlatıyordum ki bir gün, "Bana devamlı Enver Bey'i anlatıyorsun. Çok merak ettim. Bu zatla tanışmak, yakından görmek istiyorum" dedi. Arz ettim. Randevu verdiler. Birlikte, Cağaloğlu'ndaki ofise gittik. Enver Ağabey bizi kapıda karşıladı, çok güzel ikramlarda bulundu. Sohbetin ortasında holding patronu, Enver Ağabey'e dönerek, "Saffet Bey, sizi bana tam anlatamamış. Sizi çok sevdim, ben de size Enver Ağabey diyebilir miyim?" diye sordu. Daha sonra, holding patronu Enver Ağabey'den, benim için de sürpriz olan bir ricada bulunarak, "Enver Ağabey, bugünün hatır ve hatırasına Saffet'i senden istiyorum. Saffet'i bana ver, benim yanımda çalışsın. Söz, ona çok iyi imkânlar sağlarım" dedi. Enver Ağabey ise gülerek, "Sen saffeti amele mi zannettin ki benden istiyorsun? Saffet bu müessesenin sahibidir, kendi işini bırakıp sana maraba olur mu?" cevabını verdi. İş adamı heyecanla, "Nasıl yani? Saffet bana İhlas'ta maaşlı personel olduğunu söyledi, ben ortak olduğunu bilmiyordum" dedi. Enver Ağabey, "Biz büyük bir camiayız. Bizde herkes işin sahibidir; herkes işini yapar maaşını alır, kâr edersek ayrıca prim alır, zarar edersek biz gene maaşlarını veririz. Bizde mantık bu; biz kimseye çalışan olarak bakmayız, herkes yaptığı işin sahibidir. Ben sâdece onların problemleriyle ilgilenir, koordinasyon yaparım" dedi. İki saate yakın süren sohbetin sonunda holding patronu şaşkın bir vaziyette, "Bana da burada bir iş verir misin? Ben de sizin yanınızda çalışmak istiyorum" diye bir teklifte bulunarak, "Tevekkeli, Saffet'in size neden aşık olduğunu şimdi daha iyi anladım" dedi. Enver Ağabey, iş adamını uğurlarken, "Sen işinin başına dön. Artık orası da bizim. Bir sıkıntın olursa haberim olsun!" diye tembihledi. Hülasa, Enver Ağabey hiçbir çalışanını işçi olarak görmez, herkese ortak gibi davranırdı. Kendilerinden 25 yaş küçük olmama rağmen asla ismimle hitap etmez mutlaka "Saffet Abi" derdi. İşte üniversitelere tez konusu olacak liderlik buydu. Seni çok özledik Enver Ağabey, nur içinde yat. Saffet Karadavut




Bir holding patronu çalışanı olmak istediNEVŞEHİR'DEN UNUTULMAZ BİR HATIRA
Enver Ağabey'in 1989 yılında, Nevşehir'i teşriflerinden unutulmaz bir hatıra. Ayaktakiler: merhum Yalçın Özer (solda), Enver Yazıcı, Enver Ağabey ve Murat Yeşil. Oturanlar: Gazanfer Ağabey ile Türkiye gazetesi Nevşehir Temsilcisi Aydın Ellialtı ve diğer arkadaşlar. (Aydın Ellialtı)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...