Bugünkü yazımızı yine milyonların taleplerine ayırdık. EYT düzenlemesi akabinde çığ gibi gün geçtikçe gittikçe daha da büyüyen emeklilikte adalet talepleri.
Bu talepler, özellikle 8 Eylül 1999 sonrası sigorta girişi olanların birkaç gün, ay ya da yıl geç SGK girişimiz oldu diye "Neden biz daha geç emekli oluyoruz?" diye sorduğu bir mesele.
Hakikaten büyük bir adaletsizliğin olduğu izahtan varestedir.
Keza 8 Eylül 1999 ve öncesinde bir gün bile sigorta girişi olanlar yaşa takılmadan derhâl emekli olurken bu tarihten hemen 1 gün sonra işe girişi olan aynı kuşaktaki kişiler sırf bir gün sonra işe girişleri yapıldığı için erkeklerde 17 yıl kadınlarda ise 20 yıla kadar geç olmaktadır.
Belirtilen tarihte SSK Başmüfettişi olmam hasebiyle kayıt dışı istihdamla mücadele kapsamında yaptığımız denetimlerinden çok iyi biliyorum ki o dönem neredeyse çalışanların yarısından fazlası maalesef kaçak sigortalı olarak çalıştırılıyordu.
Kaçak çalışamadan ya da staj-çırak olarak çalışmadan veya askerlik görevini yapmak veyahut üniversite eğitimine devam etmekten dolayı 8 Eylül 1999 tarihinden hemen sonra sigorta girişi olanlardan kadınlar 58, erkek ise 60 yaşını beklemek zorunda kalmaktadır.
Bir düşünün aynı kuşakta ve yaşta olmalarına karşın belirttiğim sebeplerle EYT’liler yaş şartı aranmadan 5000-5975 gün primle emekli olurken sırf 1 gün sonra sigortası yapılanlar 7000-8000 ve daha fazla primleri olmasına karşın belirtilen yaşı beklemek zorunda kalmaktadır.
Bu durum dayanışma ilkesine dayanan sosyal güvenlik sistemine aykırılık teşkil ettiği gibi hakkaniyete de aykırıdır.
Bu bağlamda cinsiyete göre 17-24 yıla varan bu uçurumun kademeli olarak yeniden tanzim edilerek daha adil hâle getirilmesinin elzem olduğunun altını bir kez daha çizmekte fayda görüyorum.
Emeklilikte kademe bekleyenler EYT sonra hemen sigorta girişi başlayıp sosyal güvenlik reformuna kadar sigortalılığı bulunanları kapsamaktadır. Bu bağlamda Kademe bekleyenler tek bir sigortalılık grubunda yer almadığından emeklilik şartları da yer aldıkları sigortalılık türüne göre farklılık arz etmektedir. Buradan hareketle genel olarak 09.09.1999-30.04.2008 döneminde sigorta girişi olan;
İş Kanunu’na tabi olan işçiler ile işçi gibi sigortalı sayılan SSK’lılar,
Esnaf-sanatkâr, şirket ortağı ile diğer kendi nam ve hesabına çalışanlar
Bağ_Kur’lular,
Memur ve memur gibi iştirakçi sayılan Emekli Sandığına tabi olanlar,
Tarım SSK,
Tarım Bağ-Kur,
Banka ve TOBB… sandıklarına tabi olanlar
Olmak üzere 6 grupta yer alan çok sayıda emeklilikte adalet/kademe bekleyenler bulunmaktadır.
Çok sayıda okurumuz 09.09.1999-30.04.2008 döneminde sigorta girişlerinin bulunmadığını ancak borçlanma yoluyla kademe kapsamına girme ihtimallerinin bulunup bulunmadığını sormaktadır.
Bu sualin cevabı aslında EYT düzenlenmesin mevcut. Zira kamuoyunda EYT olarak bilinen Emeklilikte Yaşa Takılanlarla ilgili “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu İle 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” 3 Mart 2023 günü Resmî Gazete’de yayımlanan kanunda aslında EYT’li olmadığı hâlde çok sayıda vatandaşımıza borçlanma yoluyla EYT’li olma fırsatı verilmiştir.
Hâl böyle iken emeklilikte adalet ile ilgili bir yasal düzenleme olursa elbette bahsettiğimiz EYT düzenlemesinde olduğu gibi borçlanma ile kademeli emeklilik kapsamına girme ihtimali doğabilir.
Buna göre askerlik borçlanmasıyla sigortalı işe başlama tarihini 30 Nisan 2008 ve öncesine çekebilenlerin kademe kapsamına girme şansları olabilir. Aynı şekilde belirtilen tarihten önce staj sigortası olan kadınların da doğum borçlanmasıyla yapılacak düzenlemeye girme ihtimallerinin bulunduğunu söyleyebiliriz.
***
“Emeklilik umudu olanların hayalleri vardır. Hayalleri olanların ise her şeyi var demektir.” İsa Karakaş
İsa Karakaş'ın önceki yazıları...