16 ülke, 25 takım, 175 sporcu... Bisikletin kalbi Antalya

Cahit Eroğul / Özel

16 ülke, 25 takım, 175 sporcu…  Tarih, kültür ve doğal zenginliklerin koynunda dört gün boyunca sürüp giden mavi yeşil bir serüven…  Zorlu yollarda, nefes kesen bir mücadele...  Adrenalin ve heyecan yüklü bir yarış…

Beyaz gelinliği üzerinde olan Torosların eteğinde, denizin kıyısında geçen, dağlara tırmanılan muhteşem bir kapışma…  Uluslararası Bisiklet Birliği’nin (UCI) elit erkekler uluslararası yol bisikleti takviminde 2.1 kategorisinde yer alan ve dört gün, dört etaptan oluşan “TOUR OF ANTALYA powered by AKRA” uluslararası bisiklet yarışı, unutulmaz izler bıraktı yine. Hem sporcuların hem de bisikletseverlerin kalbinde…

Yedinci yılında beşincisi düzenlenen organizasyon, Avrupa’nın en iyi bisiklet yarışlarından biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Yedinci yılında beşinci yarış dedik. Niye beşinci? Çünkü biri dünyayı kasıp kavuran pandemi, biri de ciğerimizi yakan 6 Şubat depremleri sebebiyle yapılamadı.

Kusursuz organizasyon standartları ve takım kalitesiyle dünya bisikletinde kısa sürede markalaşan “Tour of Antalya” eşsiz tarihi, iklimi ve birbirinden güzel etaplarıyla “Tour of Heaven” (Cennet Turu) olarak da anılıyor. Bu seneki yarışa iki World Tour takımı, dokuz Pro Takımı, 14 Kıta Takımı katıldı. Dört tane Türk takımı da bu adrenalin dolu yarışta yerini aldı. Dünyaca ünlü bisikletçiler bir kere daha pedal pedal Antalya’yı turladı. 

TARİHİN İZİNDE YOLCULUK

1. Etap: Side-Antalya

İlk gün Side’den start aldı yarış. Tarihin âdeta donduğu bir antik kentte yani. Helenistik ve Roma döneminden kalan sütunlu caddeler, surlar, ticaret agorası, devlet agorası, anıtsal çeşme, suyolu, evler, tiyatro… Görülesi, gezilesi yerler…  Meşhur Apollon Tapınağı’nın önünde yapılan takım tanıtımlarının, hatıra fotoğraf çekimlerinin ardından kültür ve tarihi adımlamaya başladı sporcular… 137,7 kilometrelik etap unutulmaz izlerle sona erdi.

Rengârenk kervan Manavgat’tan geçip, Antalya’nın içine doğru yol aldı. Düden Şelalesi’nin kıyısından, meşhur falezlerin üzerinde akıp giden bir maceraydı…  Yaklaşık üç saat pedal çevirdi sporcular…  Bu işin inişi var, yokuşu var… Erken yatalım, erken kalkalım…  Daha önümüzde üç zorlu etap daha var. Sporcular otele döndükten sonra bacaklarında biriken laktik asidi atmak için maharetli masörlerin ellerine teslim ettiler kendilerini… 

2. Etap: Demre-Antalya

İkinci gün Demre’deyiz…  Hristiyan dünyasının ‘Noel Babası’nın memleketinde yani. Yarışçılar ‘Ho ho hooo!’ sesleri arasında havada uçan geyikler tarafından çekilen bir kızak gördü mü bilmiyoruz ama âdeta uçan bisikletçiler vardı etrafta. 141,9 kilometrelik parkurda sporcular Finike, Kumluca, Üçoluk Yaylası, Konyaaltı'ndan geçti ve Cumhuriyet Meydanı'nda yarışı tamamladı.

3. Etap: Kemer-Tahtalı

İşte kraliçe etabı… Turun en renkli, en zor, en kırıcı, en yıpratıcı, en heyecanlı, en nefes kesen etabı bu. Kemer'den başlayan üçüncü etapta bisikletçiler, 136,7 kilometre pedal çevirerek Çamyuva, Tekirova, Olimpos, Kumluca'dan geçti ve yarışı Tahtalı Teleferik İstasyonu'nda tamamladı. Tahtalı’nın zirvesi 2.365 metre… Buraya ancak teleferikle çıkılıyor. Ya da helikopterle! “Ben düz duvara da tırmanırım” derseniz buyurun deneyin!

Finişin olduğu yerde rakım 726 metre… Araçların birinci viteste çıktığı yere pedal basmak…  Sıfırdan birkaç kilometrede bu mesafeye tırmanmak büyük enerji ve güç istiyor.  Tırmanışçıların sprinterlerin tozunu atacağı bir etap.  Muhtemelen bu etabı kazanan, yarışı da kazanacaktı. Öyle de oldu zaten… 

4. Etap: Antalya-Antalya 

Yarışın son ve en süratli etaplarından birisi…  Yarış bu defa yolda değil bir tünelde başladı. Dünyanın en büyük tünel akvaryumlarından birinde; Antalya Aquarium’da... Yarışçılar bir anda denizlerin ve tropik iklimin büyüleyici atmosferinde buldu kendilerini. Hayran hayran deniz canlılarına bakarken bol bol fotoğraf çektirmeyi de ihmal etmedi. Natürel start sonrası185,4 kilometrelik etap boyunca bisikletçiler Antalya’nın sınırlarını aşarak Isparta ve Burdur’un köylerinden geçti, yarışı Cumhuriyet Meydanı’nda bitirdi.  Zorlu dört etabın sonunda zafere Polti Kometa takımından Davide Piganzoli ulaştı ama asıl kazanan Antalya oldu… 

HALUK ÖZSEVİM

(Tour of Antalya Proje Direktörü)

“Sportif bir şölen”

Tour of Antalya Proje Direktörü Haluk Özsevim, Antalya’yı ve Türkiye’yi bisiklet destinasyonu hâline getirmek için yola çıktıklarını söylerken “Bir çam ağacının altında birkaç arkadaşımızla kurduğumuz hayal gerçeğe dönüştü. Bu fikri ortaya attığımızda Valimiz, Belediye Başkanımız, STK’lar hemen sahiplendi. Tour of Antalya inanılmaz büyüdü. Çok profesyonel ekiplerle hareket ettiğimiz için de çok hızlı yol katettik. Önce alt lig olan 2.2 yol bisikletinden başladık. Üçüncü senede en üst segment olan 2.1’e ulaştık. Yarışa da hedeflediğimiz ülkeler, hedeflediğimiz takımları getirmeye başladık. Tour of Antalya gerçek bir sportif şölene dönüştü” dedi. 

EMİN MÜFTÜOĞLU

(Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı)

“Bir marka oldu”

Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu, bu yıl beşincisi düzenlenen Tour of Antalya'nın çok kısa sürede bir marka hâline geldiğini söyledi. Tour of Antalya’nın devlet ve özel sektör işbirliğiyle yapılan en büyük organizasyonlarından birisi olduğunu vurgulayan Müftüoğlu, "Bu organizasyonla beraber şehir için çok önemli bir marka oluştu. Bu tur daha da büyüyecek. Şehrin de bu organizasyona katkısı büyük. Bu yüzden de Haydar Barut, Ayhan Aydın Güney ve Haluk Özsevim gibi bu işlerin koordinesinde yer alan herkese teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu. 

MAYOLAR SAHİPLERİNİ BULDU

Turun rengi magenta

Genel klasman şampiyonuna verilen AKRA sponsorluğunda magenta mayoyu Polti Kometa takımından Davide Piganzoli elde etti. En iyi sprintere verilen Diana Travel sarı mayo Polti Kometa’dan Giovanni Lonardi’nin oldu. Genel klasman birincisi Davide Piganzoli, en iyi tırmanışçıya verilen Corendon Airlines sponsorluğundaki turuncu mayoyu da kazanmayı başardı. Beyond Antalya klasman liderine verilen Fraport TAV Antalya Airport sponsorluğundaki yeşil mayoyu ise TDT-Unibet takımından Hartthijs De Vries elde etti.