Türkiye’nin geleceğine darbe vurmayın

Türkiye’nin geleceğine darbe vurmayın

TEKNOLOJİ Haberleri

Dünyada 5G baz istasyonu kurulum sayısı artarken, Türkiye’de ise koronavirüs sebebiyle yerli 5G çalışmaları durma noktasına geldi. Türkiye eğer gelecekte yerini ayırtmak istiyorsa şimdiden kendi dijital seddini kurması gerekiyor.

ÖMER TEMÜR

Koronavirüs ile birlikte dijital teknolojiler hızla hayatımıza girmeye başladı. Yaşanan bu süreç birçok soru işaretlerini beraberinde getirdi. Kimileri salgını insanı kontrol etmek için bir atılmış bir adım olarak değerlendirirken kimileri de 5G'nin virüsün yayılmasına neden olduğunu iddia etti. İngiltere başta olmak üzere birçok ülkede 5G baz istasyonları ateşe verildi.
Tartışmaları bir kenara koyarsak özellikle yapay zekâ, 5G, nesnelerin interneti ve blockchain gibi yeni nesil teknolojilerin, insan ve ekonomileri kontrol etme amaçlı olarak kullanılması çok mümkün görünüyor. Sadece 5G konusundaki tartışmaları bile yerli ve millî teknolojilerinin ne kadar hayati öneme sahip olduğu göstermesi açısından yeterli.
Peki dijital devrimin yaşandığı bu dönemde Türkiye 5G konusunda ne yapıyor? Yerli 5G çalışmaları 2017 yılında başladı. Ankara'da OSTİM'de GSM operatörleri ile 16 şirketin BTK'nın öncülüğünde oluşturduğu Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi yerli 5G için kolları sıvadı. 2018 yılında ise ULAK AŞ bu oluşuma dâhil oldu. Malum ULAK AŞ şu an yerli 4.5G baz istasyonlarını üretimini yapan şirket. Son olarak HAVELSAN'ın da 5G'ye dâhil olmasıyla çalışmalar hız kazandı. Hedef 5G'de en az yüzde 50 yerlilik oranına ulaşmaktı.
Ancak koronavirüs 5G çalışmalarına da büyük darbe vurdu. Aldığımız bilgiye göre 5G için ayrılan 200 milyon dolarlık ödenek 140 milyona kadar indirildi. Firmalar bu süreçte 70-80 milyon lira kadar kendi cebinden harcama yaptı. Destek kapsamında devlet bunun yarısını geri ödedi. Bu arada yükselen dolar kurunun etkisiyle yatırımlar sıkıntıya girdi. Yerli 5G baz istasyonu prototipinin bu yıl haziran ayına kadar hazırlanması hedefleniyordu. Ancak 2021'nin sonuna sarkabilir.
Böyle kritik bir dönemde 5G tartışmalarının odağındaki firma olan Huawei ise yatırımlarına hız verdi. Huawei 2020 Şubat ayı itibarıyla 91 adet yeni 5G ticari sözleşmesi imzaladı ve dünyanın farklı pazarlarına 600.000’den fazla aktif 5G anten ünitesi (AAU) ulaştırdı. Huawei, Ümraniye'deki AR-GE merkezinde de 5G, nesnelerin interneti, yapay zekâ, bulut ve akıllı/güvenli şehir çözümler geliştiriliyor. Akıllı ulaşım, akıllı şebeke, akıllı kamu güvenliği, akıllı sağlık ve akıllı eğitim gibi konulara odaklanan Huawei diğer taraftan ise 5G ürünlerini Türkiye’deki GSM operatörleri iş birliğiyle test ediyor.
5G ve 6G'nin önümüzdeki 10-15 yıla damgasını vurması bekleniyor. 5G ile makineler birbiriyle konuşacak, Endüstri 4.0 ile fabrikalar tamamen otomasyona geçecek. Sürücüsüz otomobiller, robotlar 5G üzerinden haberleşecek. Kısacası bütün iktisadi faaliyet bu yeni teknolojiler üzerinden yürüyecek. Fabrikanın şalteri, sürücüsüz otomobilin anahtarı bu teknolojileri yönetenlerin elinde olacak. Dolayısıyla bu alanda dışa bağımlılığın sona ermesi için 5G yatırımlarının artırılarak devam etmesi gerekiyor. Türkiye’nin kendi dijital seddini kurması şart. Aksi takdirde kaybeden Türkiye olacak.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...