Okan Bayülgen'den dil yozlaşmasına ilginç bakış: Mercimek çorbasına un koyandan hayır gelmez

Kaynak: İhlas Haber Ajansı
- Güncelleme:
Okan Bayülgen'den dil yozlaşmasına ilginç bakış: Mercimek çorbasına un koyandan hayır gelmez
Yaşam Haberleri  / İhlas Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından "Anadolu Mayası" temasıyla gerçekleştirilen kitap fuarının 15'incisi düzenlendi. Etkinlik kapsamında organize edilen "Türkçemiz Evimiz" başlıklı özel söyleşiye Okan Bayülgen konuk oldu. Konuşmasında dildeki yozlaşmanın mutfaktaki benzer haline dikkati çeken Bayülgen şu ifadeleri kullandı: Mercimek çorbasına un koyan insanlardan hayır gelmez.

Kocaeli Kitap Fuarı'nda "Türkçemiz Evimiz" başlıklı özel söyleşiye katılan sanatçı Okan Bayülgen, dildeki yozlaşmanın mutfaktaki benzer haline dikkati çekerek "Mercimek çorbasına un koyan insanlardan hayır gelmez. Kaç restoranda bu yüzden kavga ettim, kaçından kovuldum. Tıpkı dilimiz gibi, değerlerimizi de koruyamadık" dedi.

"DİL BENİM EVİM" 

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından "Anadolu Mayası" temasıyla bu yıl 15'incisi düzenlenen Kitap Fuarı'nda çeşitli söyleşi ve imza etkinlikleri gerçekleştiriliyor. Bu çerçevede, Moderatör Orhan Karaağaç'ın yönettiği "Türkçemiz Evimiz" başlıklı özel söyleşiye katılan Okan Bayülgen, "Dil benim her şeyim, bir de evim" diyerek kelimelerle kurduğu derin ilişkiyi aktardı.

Okan Bayülgen'den dil yozlaşmasına ilginç bakış: Mercimek çorbasına un koyandan hayır gelmez - 1. Resim

"YAPAY ZEKA ZİHNİMİZİ TEMBELLEŞTİRİYOR"

Modern çağın dijital kaosunda insanın zihnini ayakta tutacak yegane çözümün "okuma eylemi" olduğuna dikkati çeken Bayülgen şu ifadeleri kullandı:

Yapay zeka, bilgiye ulaşmayı kolaylaştırabilir ama zihnimizi tembelleştirme riski var. Kitapla düşünmek, yapay zekanın sunduğuna teslim olmamak demektir. Sosyal medya bizi provoke ederek tahrik ediyor, bazen siyaset bile dijital bir gösteri halini alıyor. Zihin boş kalıyor

Okan Bayülgen'den dil yozlaşmasına ilginç bakış: Mercimek çorbasına un koyandan hayır gelmez - 2. Resim

Okuma anının zihinde uyandırdığı sinematik görüntülerden bahseden Bayülgen şöyle konuştu:

"Kitap sarmaya başladığında, harfleri gördüğün anları yitirirsin. Sayfalar gözün arkasında bir sinema gibi geçmeye başlar"
 


Dil savunusunun mutfakla bağını kuran Bayülgen, dildeki yozlaşmanın mutfaktaki benzer halini şu şekilde dile getirdi:

"Mercimek çorbasına un koyan insanlardan hayır gelmez. Kaç restoranda bu yüzden kavga ettim, kaçından kovuldum. Tıpkı dilimiz gibi, değerlerimizi de koruyamadık."

Okan Bayülgen'den dil yozlaşmasına ilginç bakış: Mercimek çorbasına un koyandan hayır gelmez - 3. Resim

"TÜRKÇE EVİMİZDİR, BİRLİKTE MUHAFAZA EDELİM"

Kitap fuarlarının önemine de değinen Okan Bayülgen, "Kitap fuarları yalnızca kitapla değil medeniyetle, kimlikle, dilimizle bir diriliş alanıdır. Türkçemiz evimizdir. O evin kapısını birlikte muhafaza edelim. Tek çare kitap okumak" ifadelerini kullandı.
Söyleşinin ardından Bayülgen ve Karaağaç'a plaket takdim edildi.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...