Ünal Bolat

“Raziye Aydemir Arslan öğrencileriyle birlikte Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından ağırlanır...”

“Bire bir konuşup anlattım onlara; ne yaptığımı, niçin yaptığımı. Güzelce anlatınca anlıyorlar...”

“Öğrencime 'Neydi senin farkın, başka öğretmenlerden?' diye sormadan da geçemedim...”

“Bu meraklı soru lise yıllarını da aştı, üniversite kapısından içeriye benimle birlikte girdi…”

“Beni tanıdınız mı?” diye sordu. “Hayır” dedim. Adam elime sarılıverdi öpmek için...

“Tam o esnada polisler basmışlar ve bunu suçüstü yapmışlar. Meğer kadın bunu ihbar etmiş!..”

“Size babam Oral Sezgin'in yaşadığı bir hatırayı gönderiyorum. Eğer isterseniz yayınlayabilirsiniz...”

“Türkiye’ye dönüş vakti gelmişti… Aklım eşimin durumundaydı. Ameliyat olmuş muydu?..”

“Şunu baştan söylesene kardeşim. Burada boş mezar yok. Hele sen ölmeden önce mezar yeri bakıyorsun?”

"Şefim resmî arabayla yanıma geldi. Onu o hâlde görünce afalladım. Bu geliş normal bir geliş değildi!.."

"Onu bu hâlde bırakır da nasıl hacca giderdim! Hem gitmek istesem parayı nereden bulacaktım?.."

"Bu esnaf kardeşimiz öyle kendinden geçmişçesine anlatıyordu ki gözyaşlarıma hâkim olamadım."

"Sanki biri yetişecek de arkamdan tuttu tutacak gibi minik yüreğim küt küt atıyordu..."

Dış kapının cam bölümünden çatının giriş yeri görünüyordu. Ablam: "Perdenin aralığından bir şey görüyor musun?" dedi.

"Babaanneciğim senin bu söylediklerin internette yok hiç... Çok enteresan geldi bana!.."

"Biz, daha hava kararmaya başlamadan perdelerimizi çeker, evin ışıklarını ondan sonra yakardık..."

"Hatice Halanın torunuyla konuşması rahmetli babam zamanındaki aile huzurumuzu hatırlattı."

"Dedem parayı saklamakta zorlanınca geceleri para balyalarının üzerinde sabahlamış..."

"Dedemler, yokluktan gelip o eziklik ile paraya sarılmışlar. Arttıkça artırmayı düşünmüşler ama..."

"Silah sesleri gelmeye başlayınca, kahvehanedeki müşterilerin hepsi, korkularından masaların altına girmişler."