KKTC'deki siyonist işgal, iki kritik isimle başladı

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
KKTC'deki siyonist işgal, iki kritik isimle başladı

Dünya Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Kıbrıs’ı, Gazze benzeri bir taktikle yutmak isteyen İsrail, KKTC’nin eski cumhurbaşkanları Mehmet Ali Talat ve Mustafa Akıncı’dan ciddi şekilde destek görmüş...

YILMAZ BİLGEN'İN HABERİ - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki (KKTC) siyonist abluka ve sinsi işgal planının nasıl yürütüldüğünü defalarca gündeme getirdik. Siyonistlerin, KKTC vatandaşları üzerinden gizlice arazi ve toprak satın aldığını, İsrail’in seçilmiş askerlerinin sporcu kisvesi altında Ada’da eğitim aldığını deşifre edince Ankara ve Kuzey Kıbrıs duruma el koydu. Yasal tedbirlerin alınması için harekete geçildi. Arzımevut hayali kuran İsrail, Kıbrıs’ı Gazze’dekine benzer bir taktikle yutma planını adım adım uygularken, KKTC içinden de güçlü destek gördüğü ortaya çıktı. KKTC Millî Meclis Başkanı Zorlu Töre, komplonun 2004 yılında oylanan Annan Planı’na kadar uzandığını dile getirdi. Kıbrıs'ta siyonist kuşatma sürecine, bir dönem üst düzey roller üstlenen Mehmet Ali Talat ve Mustafa Akıncı'nın etkin rol oynadığı görüşü hakim.

KİMLERE TOPRAK SATILDI?

Kıbrıs’taki işgal, 2004 yılında Mehmet Ali Talat’ın ABD ziyareti ve siyonist tarikat CHABAD ile sır görüşmesinin ardından başladı. Talat’ın, Kıbrıs’a döndükten kısa süre sonra Girne yat limanında, MOSSAD nezaretinde siyonist Bernard Levis ile gizli bir görüşme gerçekleştirdiği öne sürüldü. Bu temastan kısa süre sonra Ada’nın kuzeyinde ilk emlak ve inşaat şirketleri kuruldu. KKTC Meclis Başkanı Zorlu Töre, aynı dönemde gündeme gelen Annan Planı’nı “Ada’yı Türksüzleştirme, Mehmetçiği kovma ve siyonist emellere alan açma girişimi” diye niteledi.

Uzmanlar, Mehmet Ali Talat ve devamında Mustafa Akıncı’nın Yahudilere arazi satışı ve kolonileşme süreçlerinde kimlere hangi vaatlerde bulunduklarının araştırılması gerektiğini vurguluyor.

BEKA MESELESİ

KKTC’de kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın danışmanlarından, gazeteci Sebahattin İsmail, Talat’ın yanında bulunan Erdil ve Özdil Nami isimlerine dikkat çekerek, tabloyu ‘organize ihanet’ olarak tanımladı. 

Cumhuriyetçi Türk Partisinin (CTP) önemli isimlerinden Erdil Nami ve oğlu eski bakanlardan Özdil, Annan Planı sürecinde KKTC ve Mehmet Ali Talat’ın özel temsilcisiydi. 

Müzakerenin bir numarası olan Erdil Nami’nin, Ada’nın ilk Yahudi sermayesi Karpaz Gate Marina’nın hukuk müşaviri olduğu tespit edildi. Bu olayın ifşa olmasının ardından oğlu Özdil Nami, Yahudi şirketlerin finansman danışmanlığı dâhil kritik görevlere getirildi. Talat ve Mustafa Akıncı’nın, Yahudilerin arazileri satın alması için yasal boşluklar sağladığı ve tanıdıkları imtiyazlarla bugünkü manzarada en büyük paya sahip oldukları öne sürüldü. 

Mehmet Ali Talat, CHABAD’ın Başkanı Azim Haimov’la yakın ilişkisi yanında örgütü adaya yerleştiren devlet yöneticisi olma özelliği de taşıyor. 

TÜRK ÜSLERİ TAHKİM EDİLSİN

Sebahattin İsmail, Siyonist işgalcilerin daha o dönemden itibaren kolonileşme yanında, adayı kara para merkezi hâline getirme ve suç merkezi kılma planı yaptıklarını ve bunu belli ölçüde başardıklarını söyledi. 

Sabahattin İsmail, ihanet projesi dediği Annan Planı çerçevesinde siyonist güdümlü küresel aktörlerin Türkiye’yi adadan çıkarma ve KKTC’yi tasfiye hayali kurduğunu, planın başarısız olması ile birlikte CHABAD’a bağlı Yahudileri sızdırma faaliyetlerinin başladığını anlattı. 
İsmail “Annan Planı başarıya ulaşsaydı, siyonistler için her şey çok güzel olacaktı. Farklı bir işgal stratejisi izleyeceklerdi. Ana vatan ve KKTC yöneticileri bu istilayı bir beka meselesi görmek zorunda” dedi. 

İsmail ‘sessiz işgal’i inkâr edenlere, “delil ve belge yok” diyenlere, KKTC’de aktif durumda olan İsrail’e ait 36 şirketin isimlerini açıklayarak cevap verdi. Meclis Başkanı Zorlu Töre de “Yahudilere yönelik konut ve arazi satışına karşıyım. Artan tehdide karşı Kıbrıs’taki, hava ve deniz üsleri tahkim edilmeli” diye uyardı.

Düzenleyen:  - Dünya
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...