Koruculuk da bitsin!

Siirt merkeze bağlı bir köy. Eski ismi Çöl. Yeni ismi ise Bayraktepe. Köyün ismini değiştiren ise Kenan Şehitoğlu. Evinin çatısında 39 metre uzunluğundaki bir direğe nbsp;Türk bayrağını asan Şehitoğlu ilginç biri. 25 yıldır korucubaşı olarak görev yapıyor. PKK ile kanlı bıçaklı. Örgüt 1994 yılında köye yaptıkları bir saldırıda Şehitoğlu'nun annesi dâhil olmak üzere 11 kişiyi öldürüyor. O günden bu güne Kenan Şehitoğlu, köydeki 22 korucusuyla birlikte PKK'ya karşı mücadele veriyor. Şehitoğlu, "19 yıldır keklik avına çıkar gibi sürekli terörist kovalıyorum" diyor. nbsp;Aynı zamanda Siirt Gazi ve Şehit Federasyonu Başkanı Kenan Şehitoğlu, Siirt yerine yaptırmakla övündüğü çifte minareli caminin bulunduğu köyünde kalmayı tercih ediyor. Terörü sonlandıracak çözüm sürecinin konuşulduğu bugünlerde korucuların olup bitenleri nasıl yorumladığını öğrenmek için yolumuz Şehitoğlu'nun köyüne düştü. Oldukça kalabalık bir aileye sahip Şehitoğlu, biri polis diğeri de komando elbiseleri giymiş iki küçük oğluyla üç katlı evinin geniş salonunda bizi misafir ediyor. Salonun duvarları bayrak ve resimlerle dolu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bakanlar ve Genelkurmay başkanları ve bölgede komutanlık yapmış herkesle birlikte çekilmiş sayısız fotoğraf.
Bölgedeki şiddet sarmalı birçok kişinin dengesini sarstığı gibi Şehitoğlu da payına düşen tahribatı almış. Gerek çatışmalarda gerekse geçirdiği kazadan ötürü yüzünün 8 bölgesine yerleştirilmiş demir platinlerle hayatını sürdürüyor. Her konuda çok net konuşuyor. Sözünü sakınmıyor. Kendisini en heyecanlandıran gelişmenin ise "barış" süreci olduğunu itiraf ediyor. Hatta koruculuk sisteminin kaldırılmasını isteyecek kadar da radikal açıklamalarda bulunuyor. Şehitoğlu, "Geçici koruculuk, PKK şiddetine karşı kurulan bir sistem. Koruculuk gö-revini ifa etti ve korucuların da işleri bitme aşamasına geldi. Mademki PKK silahlı şiddeti sonlandırıyor o zaman koruculuk da ortadan kaldırılsın" diye konuşuyor.
Şehitoğlu 'koruculuk sisteminin lağvedilmesinden yana' olduğunu ısrarla söylüyor ama bol şartlı cümle kurmaktan da geri durmuyor. Ona göre "eğer Kandil ve Suriye'deki kamplar boşaltılacaksa ve Türkiye'ye yönelik hiçbir eylemleri olmayacak ve hiçbir vatandaş eziyet görmeyecekse koruculuk sistemi de ortadan kaldırılabilir. Tabii ama öyle "korucular göreviniz bitti, silahlarınızı bırakın ve evinizde oturun" türünden bir önerinin de yapılmamasını arzu ediyor. Bunun içinde devletin korucuları ikna etmesi gerektiğini şu sözlerle hatırlatıyor: "Bu devlet pişman olan PKK'lıları işe yerleştiriyor. Silah taşımasına müsaade ediyor. Gerektiği yerde yüzlerini bile değiştiriyor. Üstelik devlet işine yerleştirilmiş PKK'lının tayinini bile dilediği yere yapıyor. Peki bu hakkı dağdaki teröriste tanıyan devlet, yıllarca kendisinin safında yer almış elindeki insana yapmaz mı? Devlet hiç kimseyi sokağa atmaz. Kimseye teröristlik yapmaz. Eğer bu haklar tanınmazsa 5 bin teröristi bitirir ama 50 bin korucuyu kendine düşman yapar."
Belindeki ve evindeki ve taşıdığı silahlardan bıktığını söyleyen Şehitoğlu, "Keleşi taşımaktan utanıyorum artık. Silahsız bir Türkiye niye mümkün olmasın?" diyor. "Korucular bu barış sürecine ve açılım projelerine nasıl bakıyorlar?" şeklindeki sorumuza Kenan Şehitoğlu şu şekilde cevap veriyor: "Bu barış girişimlerine iyi bakmayanın vicdanı ve imanı noksandır. İnsanlıktan da nasibini almamıştır. Barışın olmasını kim istemez? Savaşın ve çatışmanın devamını isteyen ise gerçek anlamda haindir. Birilerinin, 'milliyetçiyim, vatanseverim' demesiyle olmuyor. Eninde sonunda bazı adımların atılması gerekiyor. Vatanseverlik, bayrak severlik ve milliyetçilik sözle olmaz. Ben açılım projelerini sonuna kadar destekliyorum. Erdoğan'a güvenmek gerekiyor. Başbakan'ın bu işi başaracağına inanıyorum."
25 yıl boyunca sayısız operasyona katıldığını, örgütle defalarca çatışmalara girdiğini ve PKK'yı iyi tanıdığını kaydeden Kenan Şehitoğlu, 30'ncu yılda gelinen noktada herkesin yaşanan çatışma ortamından bıktığını söyledi. Kürt halkının yüzde 80'inin aslında Apo'culardan nefret ettiğini savunan Şahitoğlu, "Koruculuk neydi kimse bilmiyordu. Bu Apocular çıkınca koruculuk sistemi kuruldu. Bence bu çatışma ortamından herkes yoruldu ve bıktı. PKK'nın da olup bitenden gerekli dersleri çıkarması gerekiyor" diyor.

nbsp;