Erdoğan'dan Kabine sonrası İsrail'e tepki: "İran'a saldırılar sinsi, döktüğü her kanla kendi sonunu getiriyor"
Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan İsrai-İran arasında yaşanan çatışmalara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. İran'a saldırılarının sinsi planlar içerdiğini vurgulayan Erdoğan, İsrail'in döktüğü her kanla kendi sonunu getirdiğini söyledi. Erdoğan, "Türkiye olarak kolaylaştırıcılık dahil, üzerimizde ne düşüyorsa yapmaya hazırız" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında bir araya geldi. İran-İsrail çatışmaları gündemiyle toplanan ve 3 saat süren toplantının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarının satır başları şu şekilde:
BAYRAMDA CAN KAYIPLARININ ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN SEFERBER OLDUK
"Kurban Bayramı'nda trafikte can kayıplarının önüne geçmek için yoğun çaba harcadık. Jandarma ve polisimiz adeta seferber oldu. 4-9 Haziran tarihleri arasında otoyollarımızdan 16.3 milyon araç geçişi yapıldı. Ülkemizdeki toplam araç sayısının yarısından fazlası yollardaydı. YHT ve kent içi trenleri ise 2 milyondan fazla kişi kullandı. Havalimanlarında 3.9 milyon kişiyi uğurladık. İstanbul Havalimanında 1.152 milyon yolcuya hizmet verdik.
ANKARA'DAN SAMSUN'A DEMİRYOLU PROJESİ
Ulaştırma alt yapımızı geliştirmek için yaptığımız devasa yatırımlarımızın önemini bir kez daha gördük. Yeni halkalar eklemeyi sürdürüyoruz. Ankara-Kırıkkale-Çorum-Samsun Hızlı Demiryolu Projesinde Derice etabının temelini attık.
ANKARA-SAMSUN SÜRESİ 2.5 SAATE DÜŞECEK
Projenin bitmesiyle Ankara-Samsun seyahat süresi 2.5 saat olacak. Samsun Limanı ve Mersin Limanı demir yolu ile birleşecek. 5 İstasyon 8 Tünel, 26 köprü viyadükten oluşan projeyi 2029 yılında devreye almayı planlıyoruz."
BÖLGEMİZDE CİDDİ SAVAŞLAR YAŞANIYOR
Bölgemizde bir süredir çok ciddi savaşlar yaşanıyor. Rusya-Ukrayna savaşı her iki tarafı yıpratarak sürüyor. Pakistan-Hindistan gerilimi potansiyel tehlike vasfını sürdürüyor.
r-1123999#
İSRAİL'İN İRAN İÇİN SİNSİ PLANLARI VAR
İsrail'in Gazze'de tüm dünyanın gözü önünde işlediği soykırım ile Lübnan ve Suriye'de yaptığı pervasız saldırılar hepimizin yüreğini kanatıyor. Aynı İsrail, komşumuz İran'a karşı saldırı başlattı. İran'ın nükleer tesislerini hedef alma bahanesiyle başlatılan saldırıların aslında sinsi amaçlarının olduğu anlaşılıyor."
NÜKEER TARTIŞMALAR MÜZAKERE MASASINDA YÜRÜTÜLMELİ
Biz en başından beri İran'ın nükleer programıyla ilgili tartışmaların müzakere masasında yürütülmesini savunduk. Bugün de aynı noktadayız.
ÇATIŞMALARIN DURMASI İÇİN YOĞUN DİPLOMASİ YÜRÜTÜYORUZ
Cuma gününden bu yana gerek şahsım, gerek ise Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan çatışmaları durdurmak için yoğun bir diplomasi trafiği yürütüyoruz. ABD Başkanı Trump başta olmak üzere liderlerle yaptığım görüşmelerde İsrail'in artık haydutluğa varan saldırganlığın tüm bölgemiz için oluşturduğu tehdit ve tehlikelere dikkat çektik. Sorunun çözümünün diplomasi ve diyalog ile mümkün olduğunu ifade ettik.
TÜRKİYE OLARAK ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRIZ
Türkiye olarak kolaylaştırıcılık dahil, üzerimizde ne düşüyorsa yapmaya hazır olduğumuzu açık açık anlattık. Masada çözülecek meseleleri, yıkımla, kanla, kaosla, sivil-asker ayrımı yapmaksızın bombalama yapmanın ileride nelere yol açacağını kimse tahmin edemez. Tarih bu tür şımarıkların beklenmedik sonuçlarını ortaya koyan örneklerle doludur. Biz ibret alınması temennimizi ısrarla dile getireceğiz.
İSRAİL NE YAPTIĞININ FARKINDA DEĞİL
Batının sınırsız desteği ile İran'a saldıran, Gazze'yi yerle bir eden, bölgedeki her ülkeye kabadayılık taslayan İsrail aslında ne yaptığının farkında değil. İsrail ilerde ne yaptığının farkına varacak, ama iş işten geçmiş olacak.
İSRAİL DÖKTÜĞÜ HER KANLA KENDİ SONUNU GETİRİYOR
Bu kadim coğrafyada hiçbir ülke kendi sınırlarında kendi yönetiminden ibaret değildir.
Bölgedeki her hadise tüm toplumları yakından ilgilendirir. Filistin halkına ve topraklarına saldırmak sadece oradaki insanlarla sınırlı değildir. Nitekim bu durum İran için de geçerlidir. Bölgemizde bu hakikatler gözetilmeden atılan adımlar daha kötü felaketlere sebep olur. İsrail döktüğü her kanla adım adım kendi varlığını ve toplumunun geleceğini riske etmektedir. Zulmün sonu derin bir pişmanlıktır.
ONURSUZCA YAŞAMAKTANSA TOPRAĞIN ALTINDA YATMAYI TERCİH EDERİZ
Güçlü değilseniz caydırıcılık seviyesine ulaşamamışsanız işiniz çok zor. Kendisini sizden daha güçlü görenler sizi boyunduruğu altına alabilir. Böyle bir utançla yaşamaktansa ölmeyi tercih edecek karaktere sahibiz. Toprağın üstünde onursuzca yaşamaktansa toprağın altına olmayı tercih ederiz. Bunun için çalışacaksınız, üreteceksiniz.
KENDİ SİLAHLARIMIZI ÜRETİYORUZ
İktidara geldiğimizde ülkemizde savunma sanayii adına dişe dokunur bir birikim yoktu. Kıbrıs Barış Harekatı'nın ardından başlatılan iyi niyetli girişimler belli seviyede kaldı. Hemen kolları sıvadık ve acil ihtiyaçlar dışındaki alıp siparişlerini iptal ettik. 23 yılda bu noktaya ulaşmak kolay olmadı. Dışarıdan gelen engellemeleri zaten normal karşılıyoruz. Ama içeriden bu sabote etme çabalarını asla unutmadık ve unutmayacağız. Ve aynı zihniyet bu sabote etme girişimleri devam ediyor. Her ne yaptıysak bizden gözüküp oklarını bize fırlatanlara rağmen yaptık. İnsansız hava araçları konusunda dünyanın sayılı ülkeleri arasına girdik. Kendi sistemlerimizi geliştiriyor ve üretiyoruz. Büyük bir gururla söyleyebilirim ki, en zoru artık atık olarak geride kalmıştır. Envanterimize giren bu ürünleri artık imal etme safhasına geldik. Milli savaş uçağımız KAAN bunun en iyi örneklerinden biridir. Çok uzun olmayan bir süreçte hiç ama hiç kimsenin bize efelenemeyeceği bir savunma kapasitesine ulaşacağız. Bazı fedakarlıkları yapacağız ki hedeflerimize ulaşabilelim.
BÖLGEMİZDEKİ KRİZLERİ ÜLKEMİZDEN UZAKTA TUTACAĞIZ
Bölgemizdeki krizlerin menfi etkilerinden ülkemizi inşallah uzakta tutacağız. İktidarımız ve ittifakımız, bölgemizin içinde bulunduğu bu sancılı dönemde Türkiye'nin istiklal ve istikbalinin temelidir, teminatıdır. 86 milyonun emaneti emin ve ehil ellerde güvendedir. Türkiye Yüzyılının inşasına Allah'ın izniyle kimse mani olamayacaktır. Gün, sorumlu siyaset yapma günüdür. Türkiye, hadiseleri devlet aklıyla, köklü tecrübesiyle okumakta, sağduyulu ve soğukkanlı şekilde değerlendirmektedir. Türkiye'nin en büyük ihtiyacı birlik ve kardeşlik siyasetidir. Birbirimize güvenerek 86 milyon kalp kalbe vererek güzel yarınlara hep birlikte varacağız."
'da Takip Edin!
