Kapadokya'nın rotasını değiştirecek şifalı su keşfedildi: Arkeolojik sağlık merkezi kurulacak
Niğde'nin Bor ilçesine bağlı Bahçeli beldesinde ve 2'nci yüzyılda inşa edilen Antik Roma Havuzu, 80 yıl sonra yeniden yapılan kazılarda yeni bir kimliğe büründü. Antik Tyana'ya içme suyu sağladığı düşünülen havuzun, aslında suyla tedavi yapılan bir şifa merkezi olduğu ortaya çıktı. Kazı Başkanı Prof. Dr. Osman Doğanay "Kapadokya ve Niğde tarihi açısından çok önemli bir bulgu" diyerek anlattı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın "Geleceğe Miras" projesi çerçevesinde Bahçeli Roma Havuzu'nda sürdürülen kazı çalışmaları, Kazı Başkanı Prof. Dr. Osman Doğanay ve ekibi tarafından yürütülüyor.

M.S. 2'nci yüzyılda, Hadrian ve Trajan dönemlerinde inşa edilen yapı, bugüne kadar sadece Antik Tyana şehrine içme suyu sağlayan bir sistemin parçası olarak kabul ediliyordu. Ancak 2025 yılı kazı çalışmaları, Roma havuzunun sağlıkla ilişkili olduğunu gösterdi.
Yürütülen çalışmalarla ilgili bilgiler veren Doğanay, "Bu çalışmalar neticesinde önemli bilgilere ulaştık. En önemlisi de bu havuzun Tiyana Antik Kenti'ne su getiren işlevsel bir yapı olmaktan ziyade, aynı zamanda önemli bir suyla tedavi merkezinin olduğu ortaya çıktı" dedi.
"ŞİFALI SULARLA TEDAVİ YAPILAN BİR TAPINAK KOMPLEKSİ"
Kazılar sırasında ortaya çıkan Asklepios kültüne ait buluntular, havuzun tıbbi ve dini bir fonksiyon üstlendiğini doğruladı.
Doğanay, bu keşiflerin önemine dikkat çekerek, "Kazılar sırasında bulduğumuz en önemli eser, sağlıkla ilişkilendirilen tanrı Asklepios'a ait bir sunak. Üzerinde yılan tasvirleri bulunan bu sunak ve yine yılan figürlü heykel parçaları, burasının bir tedavi merkezi olduğuna açık kanıt sunuyor. Ayrıca havuzun doğu cephesinde çıkan kalıntılar, Asklepios'a adanmış bir tapınak ya da kült merkezi olduğunu kesinleştiriyor" diye konuştu.
Doğanay, daha önce sadece içme suyu sağladığı düşünülen bu havuzun artık "şifalı sularla tedavi yapılan bir tapınak kompleksi" olarak değerlendirildiğini belirtti.
Kazılarda ele geçirilen bir kitabenin yapının Marcus Aurelius ve Commodus dönemine ait olduğunu ortaya koyduğunu kaydeden Prof. Dr. Doğanay, "Marcus Aurelius ve Commodus tarafından yaptırıldığını veya onlara ithaf edildiğine dair önemli bir kitabe ortaya çıktı. Her iki imparatorun adının bu kitabede geçmesi, hem yapının tarihini netleştirdi hem de inşa sürecinin M.S. 177-180 yılları arasında, yani üç yıllık bir dönemde tamamlandığını gösterdi" şeklinde konuştu.

BURASI SUYLA TEDAVİ YAPILAN BİR YER
Bahçeli Roma Havuzu'nda yürütülen kazılar, sadece Niğde tarihi açısından değil, Kapadokya arkeolojisi açısından da büyük önem taşıdığının altını çizen Prof. Dr. Osman Doğanay, "Bu yılki kazılar, Kapadokya ve Niğde tarihi açısından çok önemli bir bulguya işaret ediyor. Artık kesin olarak biliyoruz ki burası suyla tedavi yapılan bir yer. Yaklaşık 80 yıl aradan sonra yeniden yapılan kazılar sayesinde, bu bilgiler ilk kez bilimsel olarak teyit edildi" şeklinde konuştu.
"ZİYARETÇİLERE AÇIK BİR ARKEOLOJİK SAĞLIK MERKEZİ"
Kazıların 2026 yılında da devam edeceğini belirten Doğanay, alanın mimari dokusunun bütünüyle ortaya çıkarılacağını ve sonrasında turizme kazandırılacağını ifade ederek, "Önümüzdeki yıl yapacağımız çalışmalarla Roma Havuzu'nun çevresindeki kompleksleri de gün yüzüne çıkaracağız. Yapılacak çevre düzenlemeleriyle birlikte burasının ziyaretçilere açık bir arkeolojik sağlık merkezi olarak turizme kazandırılmasını hedefliyoruz. Kazıların genişlemesiyle birlikte daha sürpriz eserlere ulaşacağımızı düşünüyoruz. Böyle tedavi merkezleri antik dönemde de çok ziyaretçi alırdı. Ziyaretçiler burada adaklar adar, sunular bırakırdı. Bu nedenle kazılar ilerledikçe çok daha fazla kalıntıya ulaşacağımızdan eminiz" ifadelerini kullandı.










