Çocuklara savaşı nasıl anlatalım?

Çocuklara savaşı nasıl anlatalım?

SAĞLIK Haberleri

Covid-19 pandemisinden sonra bir dünya savaşı ihtimalinin oluşturduğu belirsizlik ve çaresizlik duygusu en çok çocukları etkiliyor. Uzmanlar, çocukluk döneminde yaşanan psikolojik travmaların, beyin kimyasını bozabileceğini ve yetişkinlikte ciddi psikolojik problemlere yol açabileceğini söylüyor.

ZİYNETİ KOCABIYIK

İki yıldır bizi esir alan Covid-19 pandemisinin ardından şimdi de dünya bir savaşın eşiğinde. Rusya’nın Ukrayna’ya yaptığı saldırının tüm safhalarını kitle iletişim araçlarından izleyen çocuklar, en az savaş ortamını yaşayan çocuklar kadar psikolojik travmaya maruz kalıyor. Çocukların duygusal gelişim döneminde olmaları sebebiyle yetişkinlere oranla şiddet eylemlerinden çok daha fazla etkilendiğini söyleyen uzmanlar, bu etkilerin hayat boyu süren fiziksel ve ruhsal problemlere sebep olabileceği uyarısında bulunuyor.

EVDEKİ ÇOCUK, SAVAŞI SANAL OLARAK YAŞIYOR

Bugün dünyada yüz binlerce çocuğun, şiddet, hastalıklar ve ölümle karşı karşıya olduğunu hatırlatan Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nurper Ülküer bu olumsuzlukları fiziksek olarak yaşamayan çocukların da “çaresizliği” ekranlardan, anne-babalarının konuşmalarından öğrenerek yaşadığını söyledi. Çocukların hayal güçleri ile bu olumsuzlukları kendi dünyalarının bir parçası hâline getirdiğini ve kendi dünyasında yaşamaya başladığını ifade eden Prof. Dr. Ülküer “Dizinizin dibinde ‘güvende’ olduğunu düşündüğümüz çocuklarımız, kendilerini birdenbire evlerinin oturma odasında savaşın ortasında, çocukların ağlaştıkları bir cenaze merasiminde veya hastanelerdeki hasta yataklarının başında bulabiliyor. Korkuları, kayıpları ve kaygıları kendilerini en güvende hissettikleri evlerinde “sanal” olarak yaşayabiliyor” dedi.

BEYİN KİMYASI BOZULUYOR

Çocukluk çağında yaşanan olumsuz psikolojik olayların kişinin yetişkinlik döneminde hayattaki seçimlerini, savunma mekanizmalarını ve psikolojik sağlamlığını doğrudan etkilediğini söyleyen Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın ise “Öncelikle çocuklara savaş haberleri izletmek doğru olmayacaktır. Çocukların izlediği haberlerle duygusal travmalara maruz kalması ve haberler de gördüğü bir kesiti yıllar boyu unutamaması söz konusu olabilir. Travma açsından baktığımızda ‘flashback’ dediğimiz bu görüntüler çocukların aklına kazınabilir ve hayat boyu korkuya sebep olabilir. Sürekli olarak korku anı yaşayan bir çocuğun beyin kimyasını da bozabilir” açıklamasını yaptı.

SEBEPSİZ AĞLAMA KRİZLERİNE DİKKAT!

Çocuklarda psikolojik travma belirtilerinin büyüklerden çok farklı şekilde ortaya çıktığını söyleyen Prof. Dr. Nurper Ülküer, anne babaların dikkat etmesi gereken noktaları şöyle sıraladı: Çocuğun bu durumlardan etkilendiklerini, sordukları sorulardan, gece uyanmalarından, ışığı kapatmak istememelerinden, anne-babalarına “yapışmalarından”, sebepsiz ağlama ve öfke krizine girme gibi davranışlarından anlayabilirsiniz. Korkarak uyanma, iştah azalması, her şeyden korkma da belirtiler arasındadır. Çok daha yoğun yaşanan durumlarda alt ıslatmaları, kekemelik, suskunluk, hiperaktivite veya içine kapanma da gözlenebilir. Bu durumlarda destek almak gerekir.

TELEVİZYON VE SOSYAL MEDYADAN UZAK TUTUN

Evdeki savaş psikolojisinin yönetimi sırasında anne babaların çocuklarıyla iletişime geçerken öncelikle kendi kaygılarını kontrol etmeleri gerektiğini söyleyen Özgenur Taşkın “Evdeki gündem, pandemi ya da savaş dışında olmalı. Eğer yetişkinler bu konuyu konuşacaksa ayrı bir odada konuşmalı. Çocuklar sosyal medya ve haberlerden uzak tutulmalı” dedi. Taşkın, dikkat edilmesi gereken diğer noktaları da şöyle sıraladı:
> Çocukların mutlaka soruları olacaktır. Onlara muğlak cevap vermekten kaçının. Gerçekleri ve nedenleri sade, samimi ve anlaşılır cümlelerle anlatın. Korkularını azaltmaya çalışın. Cevaplarınızla onlara güven duygusunu hissettirin. 

> Savaş görüntülerini izleyen çocuklarınıza karşı “bize bir şey olmaz, merak etme” tavrı takınmak yerine, savaşı yaşayan çocukların üzüntülerini ve onlar için neler yapılabileceğini anlatın.

> Çocuklarla oyunlar kurmaya ve oyunlarda belirsiz değil, ‘mutlu, huzurlu, barışçıl ve sağlıklı’ bir ortam teması vermeye özen gösterin.

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...