Türkiye’nin Güney Asya’ya olan ilgisi neden arttı? İşte 5 yüzyılı aşkın süredir devam eden politik ve ideolojik ittifakın tarihçesi
Güney Asya'da Osmanlı İmparatorluğu'ndan miras kalan jeopolitik ve ideolojik etkiyi canlandırmak isteyen Türkiye,son yıllarda özellikle Pakistan ile askeri ve diplomatik bağlarını güçlendirerek, bölgede yeni bir nüfuz alanı oluşturuyor. İşte, Babür İmparatorluğu’ndan günümüze, Türkiye ve Güney Asya arasındaki güçlü politik ve ideolojik bağların tarihçesi…
Güney Asya'da Osmanlı İmparatorluğu'ndan miras kalan jeopolitik ve ideolojik etkiyi canlandırmak isteyen Türkiye, son yıllarda özellikle Pakistan ile askeri ve diplomatik bağlarını güçlendirerek, bölgede yeni bir nüfuz alanı oluşturuyor. İşte, Babür İmparatorluğu’ndan günümüze, Türkiye ve Güney Asya arasındaki güçlü politik ce ideolojik bağların tarihçesi…
Modern Türkiye Cumhuriyeti ve ondan önceki Osmanlı İmparatorluğu, uzun süredir Güney Asya'da etki ve nüfuz sahibi… Son yıllarda ise bu ilişki yeniden görünür hale geldi. Türkiye, bölgedeki Müslümanların çıkarlarının koruyucusu olarak kendini görüyor ve Güney Asya'daki Müslüman devletler de yüzyıllar boyunca Türkiye ile yakın ilişkiler kurmaya çalışıyor.
TÜRKİYE'NİN GÜNEY ASYA'DAKİ ETKİSİ ARTIYOR
Güney Asya odaklı yayın yapan The Diplomat adlı haber platformunda yer alan analize göre, son bir yıl içinde bile, Türkiye'nin Güney Asya'daki rolünün arttığına dair birçok işaret ortaya çıktı.
Haberde, Türkiye ile Pakistan ve Azerbaycan arasındaki ilişkilerin güçlenerek, bu üç ülkenin "üç kardeş" olarak bilinen resmi olmayan bir savunma grubunu oluşturmasını sağladığı vurgulandı. Ayrıca Türkiye’nin, Mayıs 2025'teki Hindistan-Pakistan çatışmaları sırasında Pakistan'a askeri teçhizat ve istihbarat desteği verdiğine dikkat çekildi.
ORTA ASYA'DAN GELEN TÜRK GRUPLARI BÜYÜK HİNT MÜSLÜMAN DEVLETLERİNİ KURDU
The Diplomat, Türkiye ve Güney Asya arasındaki bu bağın, beş yüzyılı aşkın süredir devam eden ideoloji ve jeopolitik çıkarların birleşmesinden kaynaklandığını belirtti.
Haberde, “Hintliler Türklere yabancı değildi. Orta Asya'dan gelen Türk grupları, Delhi Sultanlığı ve Babür İmparatorluğu gibi büyük Hint Müslüman devletlerini kurmuştu” iadeleri kullanıldı.
Diğer taraftan, 16. yüzyılın başlarında Ortadoğu'nun büyük bölümüne yayılan Osmanlı İmparatorluğu, Sünni Halife unvanını taşıyarak sadece dini değil, aynı zamanda jeopolitik nedenlerle de nüfuzunu genişletmek istedi. İran'daki Safevi ve denizlerdeki Portekiz İmparatorluğu gibi düşmanlarıyla savaşmak için bölgede müttefikler aradı. Osmanlılar, Safevi tehlikesine karşı bir önlem olarak, o dönemde Kabil'in yöneticisi olan Babür'e top ve tüfeklerle birlikte komutanlar ve askerler gönderdi. O zamanlar yaygın olmayan Türk topçuluğu, Babür'ün Babür İmparatorluğu'nu kurmasında ve Hint savaş tarzını kökten değiştirmesinde önemli bir rol oynadı. Babürler ve Osmanlılar bazen Safevilere karşı iş birliği yapsa da, Babür imparatorlarının kendilerini Osmanlı sultanlarına denk görmeleri nedeniyle zaman zaman gerginlikler de yaşandı.
OSMANLI ÖZGÜRLÜĞÜN SEMBOLÜ OLDU
Bu tarihi bağların yanı sıra haber, Güney Asya İngiltere sömürgeciliğine maruz kaldığında böle halkı için Osmanlı’nın Müslümanların özgürlüğünü sembolize ettiğine dikkat çekti. Maysore gibi daha küçük Hint Müslüman devletlerinin, korunma ve meşruiyet için Osmanlı'ya yönlenirken, İngiliz Raj (yönetimi) sırasında, Hint Müslümanlar, kendi imparatorluklarını savunamadıkları için Hilafet Hareketi'ni (1919-1922) başlattılar. Amaçları, Osmanlı sultanını desteklemek ve İngilizlerin Osmanlı İmparatorluğu'nu bölme planlarını protesto etmekti.
GÜNÜMÜZDE YENİDEN DOĞAN İLGİ
Türkiye, son zamanlarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "neo-Osmanlı" dış politikasının bir parçası olarak Güney Asya'ya ile iş birliğini artırıyor. Bu düşünce ise Babür mirasını sahiplenen Pakistan ile Türkiye arasındaki ideolojik bağları güçlendiriyor.
The Diplomat’ın belirttiğine göre, Türkiye'nin Güney Asya'ya olan ilgisi iki temel nedenden kaynaklanıyor.
Prestij ve Rol: Güney Asya’nın büyük Müslüman nüfusu ve Müslüman devletleriyle olan bağlantıları, Türkiye'nin Müslüman dünyasındaki prestijini ve rolünü artırıyor. (Örneğin, Türk kültürü Pakistan'da giderek popülerleşiyor.)
Jeopolitik Çıkarlar: Özellikle Pakistan ile güvenlik ve diplomatik bağlar geliştirmek, Türkiye'nin silah kabiliyetlerini göstermesine, bölgedeki Arap etkisine karşı rekabet etmesine, Orta ve Güney Asya'ya güç yansıtmasına ve rakibi İran'ı dengelemesine imkan tanıyor.
Pakistan açısından bakıldığında ise, Hindistan ile rekabetinde Türkiye güvenilir bir ortak olarak ortaya çıkıyor. Zira diğer Müslüman dünyası alternatifleri olan Suudi Arabistan ve İran, kendi ekonomik ve jeopolitik çıkarları için Hindistan ile sıcak ilişkiler kurma yolunu tercih ediyor.
