Milyar dolarlık servet evlerimizde saklı! Bu proje ile hepsi ekonomiye kazandırılacak

Türkiye'nin görünmeyen serveti yastık altında. Vatandaş, yaklaşık 5 bin ton altını yastık altında tutuyor, bunların değeri ise 500 milyar doları aşıyor. Bu altınların ekonomiye kazandırılması için yeni projeler gündemde. İşte detaylar...
Yastık altında saklanan altın miktarı, son tahminlere göre 5 bin tona yaklaştı. İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Başkanı Mustafa Atayık,"Altının kilogram fiyatının 107 bin dolar civarında olduğunu düşünürsek, yastık altındaki altının aşağı yukarı 500 milyar dolar ve üzerinde bir değere karşılık geldiğini söyleyebiliriz" dedi.
İKO Başkanı Atayık, yastık altındaki altın rakamına ilişkin, "Dünya Altın Konseyi’nin tahminlerine göre bu rakam 5 bin ton civarındadır. Daha sonraki yıllarda farklı kurum ve uzmanlar tarafından yastık altı ile ilgili 6 bin 500-7 bin ton tahminleri yapıldı. Ancak bu miktardan insanlar için manevi değeri olan ve bankalara eritmek üzere verilemeyen stokları düşmek gerekiyor" diye konuştu.
DEĞERİ 500 MİLYAR DOLAR
5 bin ton olarak telaffuz edilen rakamların daha doğru olabileceğini ve kendi tahminlerinin de bu yönde olduğunu aktaran Atayık, şunları kaydetti:
"Bu öngörünün teyidi için Türkiye’deki hanehalkı sayısı olan 20 milyon 200 bin ve Türkiye'nin nüfusu ile ilgili telaffuz edilen 85 milyon rakamı kullanılarak yastık altındaki miktarın akılcı olup olmadığı konusunda bir fikir yürütülebilir. Yastık altı birikimlerin parasal karşılığı bugün altının kilogram fiyatının 107 bin dolar civarında olduğunu düşünürsek, aşağı yukarı 500 milyar dolar ve üzerinde bir değere karşılık geldiğini söyleyebiliriz."
YASTIK ALTI ALTIN YATIRIMLARI SİSTEMİ (YAY-SİS) PROJESİ
Yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılma sürecine değinen İKO Başkanı Atayık, vatandaşın yeterince güven duyamadığı için birikimlerini yastık altında tutmaya devam ettiğini öne sürdü.
Atayık, "Bu konuda kuyumcuları da sürece dahil eden çalışmaların geçmişi 10 yıl öncesine dayanıyor. Bakanlıklarda yapılan toplantılarda bankaların bu konuda yeteri kadar uzman personel bulunduramaması nedeniyle, ayrıca vatandaşların güvendikleri, daha önce alışveriş yaptıkları, kendilerine yakın hissettikleri kuyumcular vasıtasıyla bu tercihlerini kullandıkları gerçeği öne çıktı. Bu tarihten sonra KADSİS ve ADN gibi rafineri firmalarımız tarafından geliştirilen ve zaman içinde sisteme dahil kuyumcu sayısının artırıldığı projeler hayata geçti" dedi.
"İKO olarak özellikle mevcut sistemleri geliştiren kurumlarımız ve kişiler bazında olumsuz bir durum oluşturmamak adına süreçte sadece kuyumcuların daha fazla etkin olması önerimizi Hazine ve Maliye Bakanlığına ilettik" diyen Atayık, "Ancak Bakanlıktan gelen talep üzerine Yastık altı Altın Yatırımları Sistemi (YAY-SİS) adı altında bir proje ile bir sistem önerisinde bulunduk. Bu sistemde, Türkiye genelinde 27 kuyumcular odası ve 86 kuyumcu dernek üyesi kuyumcu meslektaşlarımızın içinde olduğu her birine finansal güçleri oranında kredilendirme yapacak, kamu bankaları eliyle bir işleyiş öngörülüyor" ifadelerini kullandı.
SİSTEM NASIL İŞLEYECEK?
Sisteme ilişkin bilgiler veren Atayık, uzmanlar tarafından belirlenen oranlarla has altın karşılıkları bulunarak bir liste oluşturulabileceği, kuyumcunun kredi ilişkisi olan banka şubesi ile iletişim başlatarak, kuyumcunun hesabından vatandaşın hesabına has altın karşılığı geçeceğini ve bankanın peşin veya vade sonunda vermeyi taahhüt ettiği getiriyi belirtilerek işlemin tamamlanabileceği açıklamasında bulundu.
Değerlemeye tabii tutulacak olan altınların kurulacak sistemle, otomatik olarak kaç gram brüt ağırlığı olduğu, kaç gram has altın karşılığına denk geldiğinin hesaplanacağını söyleyen Atayık, hesaplanır ve liste halinde çıktı sağlanabileceğini kaydetti.
Atayık, kuyumcuların bu sistemle altınların reel değerinin tespiti konusunda da ekspertiz hizmeti vermiş olacağını belirterek, "Yastık altı birikimlerinin piyasaya çıkarılması için tüm kuyumcuların sisteme entegre edilmesiyle kuyumcuların güçlü mali yapısı, vatandaşla olan güçlü iletişimi ve diğer mesleklere göre sahadaki benzersiz dinamiğinin de harekete geçirilmesi sağlanmış olacaktır" dedi.
İKO'DAN 'ALTINBANK' KURULMASI ÖNERİSİ
Atayık, yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması için YAY-SİS önerisinin yanı sıra bu çalışmalara hız kazandırmak amacıyla "Altınbank" kurulması önerisinde bulunduklarını da açıklayarak, şu önerilerde bulundu:
"Bankaların çeşitlenmesi ve değişik uygulamalara yol açılmasını önlemek adına kuyumcuların bir kooperatif mantığında üye olabilecekleri, sermayesini altın bazında tutabilecek, kamu tarafından desteklenecek ve kamu tüzel kişiliğe haiz İKO öncülüğünde tüm Türkiye’deki kuyumcu oda ve derneklerin ve bunların üyelerinin içinde olduğu, kural ve uygulamaların standart hale geldiği, tamamen kuyumculuk ve mücevherat sektörünün gelişimi ve tüm ihtiyaçlarının karşılanması dahil geniş bir perspektifte, özellikle bir ihtisas bankası olarak hizmet verecek bir banka kurulmasının gerekli olduğuna inanıyoruz.
Adı, Altınbank olan banka sayesinde bugün yaşanan ithalat, cari açık, yastık altı, teknoloji, yatırım, standardizasyon gibi konular tek elden çözümlenmiş olacak. Söz konusu bankanın özellikle yıllardır yastık altı altınların ekonomiye kazandırılması çalışmalarına ivme katacağına inanıyoruz. Altınbank konusunda, Cumhurbaşkanlığımız, ilgili bakanlıklarımız ve kurumların vereceği destekle sürecin hızla tamamlanmasına son derece önemli katkı sağlayacaktır. Kurulacak Altınbank’ın piyasada hurda dönüşlerinin hızlanmasının yanı sıra kuyumcu meslektaşlarımızın da altın kredi ihtiyacını karşılayacağına inanıyoruz."
Atayık, başvuru sürecine ilişkin ise sermaye tipi ve miktarı konusunda Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun da (BDDK) Altınbank’ın faaliyet başvurusu noktasında çalışmalarının sürdüğünü belirterek, hukuki, teknik ve sektörel gereksinimlere ilişkin hazırlıkların yapılmaya devam edildiğini bildirdi.