Paslanmaz çelikte çift haneli vergi bekleniyor
Çin ve Endonezya’dan gelen paslanmaz çelik ürünleri için ‘çift haneli’ anti-damping vergisi beklediklerini açıklayan Kibar Holding CEO’su Haluk Kayabaşı, vergiye karşı çıkan STK’ların ‘300 bin istihdam kaybı olur’ açıklamasını “abartılı” bulurken, onları gizli “ithalatçılar birliği” olarak tanımladı ve “Mantık buysa Çin’den buzdolabı ithal edelim” dedi.
- Vergi talebinde bulunulan ürünler Çin ve Endonezya'dan gelen paslanmaz çelik.
- Talep edilen verginin iki haneli olması bekleniyor.
- Üreticiler, yüksek miktardaki ithalatın yerli üretimi olumsuz etkilediğini savunuyor.
- Güney Kore Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yapılacak görüşmelerde vergi talebi ile ilgili konuşulacak.
- Anti-damping vergisini savunucuları vergiden kaynaklanacak muhtemel fiyat artışının, Türkiye ekonomisi ve işgücü piyasası üzerinde az etkiye sahip olacağını iddia ediyor.
- Diğer yandan, ithalatçıların STK'ların arkasındaki destekleyicileri olarak kimliklendiriliyor.
Paslanmaz çelik sektöründe bir süredir devam eden ‘dampingli’ ürün mücadelesi üretici ile ithalatçıları karşı karşıya getirirken, mevcutta yüzde 12 olan ve artırılması yönünde Ticaret Bakanlığına taşınan ek vergi konusunun birkaç ay içinde çözülmesi bekleniyor. Çin ve Endonezya’dan gelen ürünlere ‘çift haneli’ anti-damping vergisi beklediklerini açıklayan Kibar Holding CEO’su Haluk Kayabaşı, verginin çıkması için görüşmeler yaptıklarını, en son Güney Kore Cumhurbaşkanı ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın verdiği akşam yemeğinde ilgililerle konuştuklarını, kendilerine, “Gerekeni yapacağız” dendiğini ifade etti.
Küçük esnaf 1 Ocak'ta gerçek usulde vergilendiremeye gidecek! MHP: Düzenleme iptal edilmeli
KORELİ ORTAKLA 350 MİLYON $’LIK YATIRIM
Güney Kore merkezli çelik üreticisi POSCO ile 2011’de Kocaeli’de kurulan Posco Assan TST’nin anti-damping’li ürünler sebebiyle sürekli zarar ettiğini anlatan Kayabaşı, 350 milyon dolarlık yatırım maliyetiyle 2013’te üretime başlayan ve ilk fazı yıllık 300 bin ton kapasiteye sahip tesiste 500’den fazla kişinin çalıştığını; 2. ve 3. fazla birlikte 1 milyon ton üretim kapasitesine çıkma hedeflerini koruduklarını söyledi. Türkiye’nin yıllık paslanmaz çelik üretiminin 400-450 bin ton civarında olduğuna işaret eden Kayabaşı, “Paslanmaz çelik ürünleri Türkiye pazarını domine etmek için maliyetin altında ithal ediliyor ülkemize. İyi oranda bir anti-damping vergisi çıkacaktır. Bana göre çift haneli olacaktır” dedi.
Paslanmaz çeliğe anti-damping vergisi gelirse başta beyaz eşya olmak üzere ilgili ürünlerin fiyatlarında artış yaşanacağı eleştirilerini cevaplayan Kayabaşı, beyaz eşyada paslanmaz çelik girdisinin düşük olduğunu, örneğin çamaşır makinesinde kullanılan paslanmaz çeliğin 4-5 kilogram olduğunu, bunun da hammadde maliyetinin 500 TL olduğunu ifade etti. Yüzde 10’luk fiyat artışının 25 bin TL’lik bir makineye 50 TL etki edeceğini söyleyen Kayabaşı, anti-damping vergisine karşı olanların ‘300 bin istihdam kaybı olur’ söylemlerinin abartılı olduğunu savundu. Kayabaşı, “Gizli bir ‘ithalatçılar birliği’ var Türkiye’de. İthalattan beslenen ve oradan çok büyük para kazanan bu arkadaşlar da sağ olsunlar birtakım STK’larda görev aldılar. O STK’ların şemsiyesi altında ‘ithalatçılar birliği’ni var etmeye devam ediyorlar” diye konuştu.
BUZDOLABINI DA ÇİN’DEN ALALIM, UCUZ!
Paslanmaz çelikte ABD ve AB ile kalite ve fiyatta rekabet edebildiklerini ancak Çin ve Endonezya ile rekabet şanslarının olmadığını anlatan Kayabaşı, şunları söyledi: Sadece paslanmaz çelikte değil, diğer ürünlerde de öyle. O zaman mantık buysa beyaz eşyayı tamamen kapatalım Çin’den buzdolabı, çamaşır makinesi ithal edelim. Bence çok daha ucuza gelir. Fakat ülke sanayisi, istihdamı çok önemli.
‘TEDBİR ALMAYAN TEK ÜLKE TÜRKİYE’
Posco Assan CEO’su Ji Seob Choi, “Çin ve Endonezya’dan gelen ürünler çoğu zaman maliyetinin altında satılıyor. Bu ülkelerdeki fabrikalar devlet destekleriyle ayakta tutuluyor. Amaç Türkiye pazarını ele geçirmek. Tedbirlerin alınmadığı tek ülke Türkiye. Pazarı korumak için devletin birtakım tedbirleri alması gerekiyor. Bugün Avrupa Birliği, Çin ve Endonezya’ya karşı yüzde 30’a varan tedbirler uyguluyor. Amerika’da bu oran yüzde 50’lere kadar çıkıyor. Dünyanın pek çok ülkesi kendi sanayisini korumak için aynı yolu izliyor. Türkiye’de de benzer tedbirler alınırsa biz üretimimizi büyütür, kapasitemizi artırır, daha fazla yatırım ve istihdam oluştururuz” değerlendirmesini yaptı.
