Türkiye'den 57 milyon varillik yeni petrol keşfi! Değeri yaklaşık 4 milyar dolar

Kaynak: Anadolu Ajansı
- Güncelleme:
Türkiye, Petrol, Enerji, Keşif, Alparslan Bayraktar, Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Haber
Ekonomi Haberleri  / Anadolu Ajansı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, bu yıl farklı lokasyonlarda 57 milyon varillik petrol rezervi tespit edildiğini ve bunun değerinin 4 milyar dolar olduğunu bildirdi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye'nin milyar dolarlık yeni petrol keşfini duyurdu.

AAtölye'de Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olan Bakan Bayraktar, gündeme ilişkin soruları cevapladı, değerlendirmelerde bulundu.

Bayraktar, doğal gaz ve petrol alanında yapılan çalışmalarla son olarak Karadeniz'de Göktepe-3 kuyusunda 75 milyar metreküplük doğal gaz keşfinin paylaşıldığını, bu keşfin Türkiye'nin 1,5 yıllık gaz ihtiyacı olduğunu anlattı.

"57 MİLYON VARİLLİK REZERV TESPİTİ YAPTIK, DEĞERİ YAKLAŞIK 4 MİLYAR DOLAR"

Söz konusu miktarla konutların gaz ihtiyacının 4,5 yıl boyunca karşılanabileceğini ifade eden Bayraktar, "Bu, aynı zamanda 30 milyar dolarlık bugün itibarıyla bir ekonomik büyüklüğe tekabül ediyor. Onun dışında petrol aramalarında, özellikle karadaki petrol aramalarımızda, Diyarbakır, Gabar ve Batman'da yaptığımız çalışmalar neticesinde bugün itibarıyla farklı lokasyonlarda 57 milyon varillik rezerv tespiti yaptık. Bunun ekonomik değeri, yaklaşık 4 milyar dolar." değerlendirmesinde bulundu.

SURİYE'YE DOĞAL GAZ AKIŞI BAŞLAYACAK

Kilis'ten Halep'e uzanan doğal gaz boru hattının mayısta tamamlandığını anımsatan Bayraktar, bu hatta ilk doğal gaz akışının başlayacağını açıkladı. Bayraktar, Türkiye'nin bu süreçte Azerbaycan ve Katar ile iş birliği yapacağı bilgisini paylaşarak, "Bu cumartesi günü Azerbaycan'dan gelecek doğal gazı Kilis üzerinden Halep'e ihraç edeceğiz." dedi.

Türkiye'nin Suriye'nin enerji altyapısını yeniden yapılandırma sürecinde aktif rol üstlendiğini vurgulayan Bayraktar, söz konusu doğal gazla Suriye'de günde sadece 3-4 saat süren elektrik arzının 10 saate çıkmasının hedeflendiğini söyledi. Bayraktar, Türkiye'nin halihazırda Suriye'nin kuzeyine elektrik ihracatı yaptığını anımsatarak, bu ihracatı mevcut hatlar üzerinden 280 megavata çıkarmayı planladıklarını ve geçmişte kullanılan yaklaşık 500 megavat kapasiteli Birecik-Halep hattının da tekrar devreye alınması için çalışmaların sürdüğünü ifade etti.

Hattın Suriye tarafında büyük hasar olduğunu aktaran Bayraktar, "Bu hattın da devreye girmesiyle toplamda 900 megavata yakın elektrik Suriye'ye ulaştırılmış olacak ve yaklaşık 1,6 milyon hanenin ihtiyacı karşılanabilecek." dedi. Bakan Bayraktar, "Planladığımız 6 milyon metreküp gazla 1200 megavatlık elektrik üretimini hayata geçirebileceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Bayraktar, yaptırımların kısmen hafiflemesinin de projelerin önünü açtığını belirterek, enerji projelerinin bölgedeki hayatın normalleşmesi ve Suriyelilerin geri dönüşünü hızlandırmada önemli rol oynayacağını vurguladı.

"AMERİKALI ŞİRKETLERLE ÇALIŞIYORUZ"

Bayraktar, ABD şirketleriyle Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) arasındaki Diyarbakır'da petrol ve gaz arama çalışmalarına yönelik anlaşmaya ilişkin, "Burada Amerikalı şirketlerle çalışıyoruz. Bu alanda Amerika en büyük üretici. Bu teknolojiyi en iyi uygulayan ve bugün dünyada Amerika'yı petrol ve doğal gaz üretiminde bir numara yapan teknoloji bu." dedi.

Burada kayaların içinde sıkışmış petrol ve doğal gazı üreteceklerini belirten Bayraktar, "Diyarbakır özelinde petrolü, Trakya özelinde gaz emareli düşündüğümüz sahalarda konvansiyonel olmayan üretim yöntemlerini uygulayacağız. Bu proje 4 sahada, Bismil'in kuzeyinde yaklaşık 600 kilometrekarelik bir alan ve orada 24 dikey ve yatay sondaj yapacağız. Yani önce dikey sondaj yapacağız, kazacağız. Ondan sonra yatayda 2-3 kilometrelik bir sondaja devam edeceğiz. Aralarda da bu kayaları çatlatarak onun içerisinde var olduğunu düşündüğümüz petrolü çıkartmayı hedefliyoruz." diye konuştu.

"4 SAHADA 350 MİLYON VARİLLİK REZERV BELİRLENDİ"

Söz konusu 4 sahada ortaklarla yapılan değerlendirmede 350 milyon varillik rezerv belirlendiğini açıklayan Bayraktar, şunları kaydetti:

"Diyarbakır'ın bizim kaya gazı veya kaya petrolü olarak nitelendirdiğimiz yaklaşık 4 ila 6 milyar varillik bir potansiyeli olduğunu düşünüyoruz. 7 bin 600 kilometrekarelik bir alandan bahsediyorum. Bunun sadece biz şu anda yaklaşık 12'de 1'inde operasyona başlıyoruz. Diyarbakır hakikaten çok büyük bir potansiyel barındırıyor. Bu teknolojiyi doğru uygulayabilmek, maliyetini düşürerek uygulayabilmek önem arz ediyor. O anlamda da inşallah önümüzdeki süreçte bu sene içerisinde bir dikey sondaj ve çatlatma işlemini yapacağız, planlamamız önümüzdeki 3 yıl içerisinde 24 kuyuyla bu sahayı bir anlamda keşfetmek ve buradan üretime geçebilmek."

KARADENİZ'DE İKİNCİ FAZLA 8 MİLYON HANENİN İHTİYACI KARŞILANACAK

Bayraktar, Osman Gazi yüzer doğal gaz üretim platformunun 2026'nın yaz aylarında hizmete başlamasının beklendiğini, platformun hizmete girmesiyle Karadeniz'de ikinci fazın tamamlanmasının ardından üretilen doğal gazla 8 milyon hanenin ihtiyacının karşılanacağını bildirdi.

Osman Gazi yüzer doğal gaz üretim platformunun faaliyete geçmesine ilişkin çalışmaların bu yıl itibarıyla başladığına ve geminin devreye alınmasıyla Karadeniz gazında ikinci fazın devreye gireceğine işaret eden Bayraktar, Filyos'taki platformda aktivasyon çalışmalarının devam ettiğini kaydetti.

Denizin üzerinde yaklaşık üç futbol sahası uzunluğunda, 58 metre genişliğindeki dev endüstriyel tesisin, deniz tabanından gelen doğal gazı işleyeceğini dile getiren Bayraktar, "Aktivasyonu bittikten sonra biz, faz 2 olarak bu platformdan bugünkü üretimimizi iki katına çıkaracak bir gaz üretimine geçmiş olacağız. Yaklaşık olarak bugünkü 9,5 milyon metreküp 20 milyon metreküpe, 4 milyon hane 8 milyona çıkacak. Dolayısıyla Türkiye'de 8 milyon hanenin doğal gaz ihtiyacı Karadeniz'den. Seneye bu vakitler, bu ikinci fazı bitirmiş olacağız ve üretimde 20 milyon metreküpe ulaşmış olacağız." ifadelerini kullandı.

Bayraktar, Karadeniz'de devreye alınması planlanan ikinci yüzer üretim platformuna ilişkin, "O da inşallah 2027'nin aralık ayında Uzak Doğu'dan Türkiye'ye doğru hareket edecek." dedi. Bayraktar, yenilenebilir enerjide sıfır emisyonla elektrik üretildiğini belirterek, "Meclise sunulan enerjide reform paketi kapsamlı bir paketti ancak sadece zeytinlerle alakalı kısım çok konuşulan kısım. İşin özünde uzun süre çalıştığımız bir reform paketi. İki ana konuyu çözmeye çalışıyoruz. Bir tanesi yenilenebilir enerji." dedi.

Yenilenebilir enerjinin dışa bağımlılığı bitirmekte çok büyük katkısı olduğuna dikkati çeken Bayraktar, şöyle devam etti:

"İthal kömür ve doğal gazla üreteceğimiz elektriği kendi kaynağımızla üretmiş oluyoruz. Yerli üretime ve istihdama katkısı var. 10-15 yıla baktığımızda yaklaşık 50 bin kişilik istihdam oluşmuş durumda. Geçtiğimiz yıl 7 bin megavat kurulu güç yaptık. Bu yıl, 2025'te inşallah rekor kıracağız 10 bin megavatı bulacağız güneş ve rüzgarda. İnşallah Anadolu Ajansı da 3 megavatla buna katkıda bulunacak. Kendi ihtiyacınız için. Yenilenebilir enerjinin 48 aya varan izin süreçleri var. Bu çok uzun bir süreç. Yenilenebilir enerji projelerinde çevre ve ormanla alakalı izinleri ortadan kaldırmadık. Süreçleri kısaltıyoruz. Birbirine paralel olarak süreçler işleyebilecek."

MADENCİLİKTE REHABİLİTASYON BEDELLERİ YÜKSELTİLDİ

Bayraktar, maden alanında yapılan değişikliklere ilişkin, rehabilitasyon bedellerinin 2 katına çıkarıldığını dile getirerek, "20 sene önce verilmiş veya her yıl verilen rehabilitasyon bedelleri olduğu gibi kalıyordu. Herhangi bir nemalandırma yoktu. 20 yıl sonra o paranın zaten bir değeri kalmıyordu. O rehabilitasyonu yapmak için bütçe de yoktu ortada. Dolayısıyla biz bunu nemalandırıyoruz." ifadelerini kullandı.

Yeni düzenlemeyle, rehabilitasyon sürecinde 20 yıl beklemeye gerek olmadığını anlatan Bayraktar, "(Sen 5 yıldır burayı işletiyorsun, 15 yılı daha var. 5 yıl işlettiğin kısımda da rehabilitasyona hemen başlayacaksın) diyeceğiz. Rehabilitasyon aynı zamanda maden işletmeciliğiyle beraber gelişecek." diye konuştu. Bayraktar, işletmenin işleyişini bozmayacak şekilde rehabilitasyon çalışmalarının beraber yürütüleceğini söyledi.

Altın madenlerinde devlet hakkını yüzde 25'e kadar artıracak düzenleme yapıldığına değinen Bayraktar, "Sayın Cumhurbaşkanımıza yüzde 25 artırma yetkisini de kanun verdi. Devlet hakkını yüzde 25, hatta yüzde 31'lere kadar yükseltecek şekilde bakırda, kromda, alüminyumda, nikelde artıracak bir düzenleme yaptık. Dolayısıyla çok kapsamlı bir düzenlemeydi." değerlendirmesinde bulundu.

Bayraktar, esasen yerli kömür santrallerinin üretimlerini sürdürebilmeleri için düzenlemeye gidildiğine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Türkiye'de elektriğin yüzde 3,5'ini üreten 3 tane santral var. Kömürde ve bu santrallerde 55 bin insan çalışıyor. Aslında biz bu yasayla o 3 santralde çalışan ve o santralle alakalı kömür madeninde çalışan işçilerimizi ve işlerini korumuş olduk. Yerli kömür Türkiye'de olmazsa olmaz unsurlardan bir tanesi."

Kaynak: Anadolu Ajansı
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...