Muhalefetin İHA olayında zaaf iddiasına uzmanından cevap: Savunma sistemleri gayet güzel çalışmış
Savunma uzmanı Turan Oğuz, Çankırı yakınlarında düşürülen İHA’nın savunma sistemlerinin bileşenleri tarafından tespit edildiğini belirterek “Bütün imkânları kullanmışız. İHA’ları takip için herkes uçak kaldırıyor, nedense bir tek Türkiye’de problem oluyor” dedi.
- TSK aleyhtarları, olayı ortalığı ayağa kaldırır gibi ilan etmişti.
- Türkiye'nin hava savunma sistemleri; radarlar, elektrooptik ve elektronik harp sistemleri ile uçaklar görevini eksiksiz yerine getirmişti.
- Önemli hedefler için İHA'ya benzetilebilecek savaş uçaklarının da sisteme dahil olduğundan bahsedildi.
- İHA radarlarla tespit edilmiş, kızılötesi görüntüleri alarak takip edilmiş ve F-16'larla imha edilmiş.
- S-400 hava savunma sisteminin İHA'yı göremeyeceği ve katmanlı hava savunma sisteminin amacı olduğu belirtildi.
- S-400'ün savunma sistemlerinin bir parçası olduğunu ve İHA'ların yakalanması için kullanılan sistemlerden farklı olduğunu ifade edildi.
YEŞİM ERASLAN - Kontrolünü kaybederek Karadeniz’den Türk hava sahasına giren ve Çankırı yakınlarına kadar gelen İHA’nın düşürülmesinin ardından muhalefet “Savunma sistemleri ve S-400 neden devreye girmedi” eleştirileri yöneltirken, gazetemize konuşan Savunma uzmanı Turan Oğuz, iddiaların aksine savunma sistemlerinin olayda gayet güzel çalıştığını söyledi.
İHA'nın düştüğünü gören vatandaş konuştu! Bomba sandı, 3 gün sonra ihbar etti
Ortada, TSK aleyhtarlarının ortalığı ayağa kaldıracağı kadar önemli bir şey olmadığını belirten Oğuz “Görev sorunsuz bir şekilde başarıyla tamamlanmış. İHA’nın kontrolsüz şekilde Ankara’ya kadar gelmesi gibi bir durum da söz konusu değil. Tamamen bilinçli bir takip ve etkisizleştirme yöntemi seçimi yapılmış. Savunma sistemlerinin bileşenleri; radarlar, elektrooptik ve elektronik harp sistemleri ile uçaklar görevini eksiksiz yerine getirmiş” dedi.
ÖNCELİK BALİSTİK FÜZELER
Turan Oğuz, hava savunma sistemlerimizin birçok unsuru içinde barındırdığına dikkat çekerek, uzaydaki uyduların, F-16’ların, KIZILELMA’nın ANKA’nın bile sisteme dâhil olduğunun altını çizdi. İHA’nın tespitinde ve imha edilmesinde kullanılan radarların, elektronik harp, elektro-optik sistemlerin, uçaklardan atılan hava-hava füzesinin sisteme dahil olduğunu hatırlatan Oğuz, şunları kaydetti:
Savunma sistemleri gayet güzel çalışmış. Radarlarla tespit edilmiş, kızılötesi görüntüleri almış, takibe başlanmış ve imha edilmiş. İHA küçük olduğu için en garantili yöntem seçilmiş. F-16’lar gönderilmiş ve görsel teşhis yapılmış. Bütün imkânları kullanmışız. Garanti olsun diye de iki tane uçak kaldırmışız, onunla görsel tespit yapmışız. Yani sadece radar tespiti veya RF frekans üzerinden haberleşmesini görerek, fark ederek biz bunu takiple de bırakmamışız.
Kocaeli İzmit'e kimliği belirsiz İHA düştü! İçişleri'nden 'Rusya' açıklaması
S-400 hava savunma sisteminin İHA’nın imha edilme sürecinde neden kullanılmadığına yönelik eleştirileri de değerlendiren Oğuz “S-400 bu kadar küçük hedefleri görmez. Görmemeli de. Neden katmanlı hava savunma sistemi diyoruz; işte bu yüzden. S-400 çok daha büyük ve stratejik hedefler için var. S-400’ün birinci önceliği balistik füzelerdir. Bütün NATO ülkeleri de bu durumda benzer şekilde uygulama yapıyor. İHA’ları takip etmek için herkes uçak kaldırıyor hiçbir problem olmuyor, nedense Türkiye’de problem oluyor?” diye konuştu.
S-400 İDDİALARI MAKSATLI
Öte yandan, S-400’ün alım sürecinde, bu alıma karşı çıkan, sonraki yıllarda sistemin Pakistan’a ve Hindistan’a satılacağını iddia eden kesimler son olarak Rusya’ya geri iade edileceğini öne sürdü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, geçtiğimiz hafta Türkmenistan’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmede, Türkiye’nin F-35 programına geri dönebilmesi için S-400 hava sistemlerinin iadesini gündeme getirdiği iddia edildi. S-400’lerin iadesine yönelik iddiaları değinen Oğuz, bu tür haberleri, F-35 programına dönülmesi konusunda görüşmelerde elini güçlü tutmak isteyen ABD’li makamlar tarafından maksatlı olarak ortaya atıldığını söyledi. Turan Oğuz “Muhtemelen gerçek olmayan bu tür bilgileri masada daha güçlü bir duruş için ABD el altından veriyor olabilir. Yoksa bunun bir mantığı yok. Sonuçta bu iş siyasi otoritenin kararını vereceği bir iş ancak bugüne kadar da ‘vermeyeceğiz’ denildi. İade de edilebilir ancak savunma ve güvenlik alanları açısından bakarsanız biz kendimiz benzerini yapana kadar vermemeliyiz. Balistik füze kapasitesi hem İran’da hem de İsrail’de var. Balistik füze tehdidine karşı elimizdeki tek seçeneği de vermek askerî açıdan doğru olmaz” ifadesini kullandı.
