Video yapay, tehlike gerçek! Yapay zekâ ile hazırlanan sokak röportajları suç mu?
Sokak röportajları artık sadece mikrofon ve kamerayla değil, çok basit komutlarla da yapılıyor! Son günlerde sosyal medyada hızla yayılan, yapay zekâ ile hazırlanmış sahte sokak röportajları, hem dijital güvenlik hem de hukuki boyutuyla ciddi bir tartışma başlattı. Gerçekte var olmayan kişiler, hiç söylemedikleri cümlelerle milyonlarca kişiye ulaşırken, bu videoların gerçek sanılması kamu düzenini tehdit eder hale gelebilir.
GÜNAY ÇAĞRICI'NIN HABERİ—Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kısa bir süre önce sokak röportajlarını hedef almış ve "Gerek provokatif sorularla, gerekse sorunlu üslupla milletimiz açıkça tahrik ediliyor." ifadelerini kullanmıştı. "Eline mikrofon, kamera alanın kendini gazeteci ve muhabir olarak gördüğü bir ülkede yaşıyoruz." diyen Erdoğan, "Bu şahıslar 'sokak röportajı' adı altında sokaklarda adeta terör estiriyor. Millete hakaret etme cüretini kendinde buluyorlar." diye konuşmuştu.
Erdoğan'ın tepkisinin üzerinden tam 1 ay geçmişken, sosyal medyada bu sefer de yapay zekâ ile hazırlanan 'sokak röportajları' furyası patladı.

VİDEO YAPAY, TEHLİKE GERÇEK!
İlk bakışta eğlenceli görünse de yapay zekâ ile hazırlanan bu videolar aslında büyük bir tehlike barındırıyor.
Gelişen yapay zekâ araçları sayesinde, bilgisayar üzerinden birkaç dakikada, gerçekte var olmayan insanlar, hiç söylenmemiş sözlerle gündem oluşturuyor. Bazen küfür, bazen siyasi tahrik, bazen de ayrımcı ifadeler de bu videolarda yer buluyor. Üstelik tüm bunlar gerçekmiş gibi sunuluyor. Sosyal medya kullanıcılarının büyük bir çoğunluğu, bu videoların yapay zekâ ile hazırlandığını ya hiç farkedemiyor ya da çok geç anlıyor.
İlk etapta “mizah” gibi görünen bu videolar, uzmanlara göre ilerleyen süreçte toplum güvenliği, kamu düzeni ve bireysel haklar açısından ciddi tehditler barındırıyor.

NASIL YAPILIYOR? SES TAKLİDİ, DEEPFAKE VE DAHA FAZLASI
Bilişim Uzmanı Deniz Unay, konuyla ilgili Turkiyegazetesi.com.tr'nin sorularını cevapladı.
Yapay sokak röportajlarının birden fazla yapay zekâ teknolojisinin birleşimiyle üretildiğini söyleyen Unay, "Öncelikle, hedef alınan kişinin sesi yapay zekâ tabanlı ses klonlama araçlarıyla taklit ediliyor. Ardından, bu yapay sesle senkronize şekilde dudak hareketleri oluşturuluyor; bu işlem genellikle “lip sync” teknolojisiyle sağlanıyor." ifadelerini kullandı.

Unay, şöyle devam etti:
"Görsel kısımda ise ya gerçek bir kişinin görüntüsü üzerinde deepfake yöntemiyle yüz değişimi yapılıyor ya da sıfırdan yapay bir yüz modeli oluşturuluyor. Röportaj metni de çoğu zaman yapay zekâ destekli metin üretim araçlarıyla yazılıyor. Tüm bu aşamalar birleştirildiğinde, hiç gerçekleşmemiş bir röportaj gerçekmiş gibi sunulabiliyor. Bu durum özellikle dezenformasyon ve medya güvenilirliği açısından ciddi riskler barındırıyor."
YAPAY ZEKÂ İLE HAZIRLANAN VİDEOLAR NEDEN TEHLİKELİ?
Bu videoların dezenformasyona yol açacağının altını çizen Unay, "Özellikle ekonomik konular ele alındığında, bu tür içerikler insanları yanıltarak yanlış finansal kararlar almalarına neden olabilir. Örneğin, sahte bir uzman görüşü ya da röportaj aracılığıyla bir yatırım aracının güvenilir olduğu izlenimi oluşturabilir. Bu durum, insanların hem maddi kayıplar yaşamasına hem de kişisel bilgilerinin kötü niyetli kişiler tarafından ele geçirilmesine yol açabilir. Dolayısıyla, bu videolar sadece bilgi kirliliği değil, aynı zamanda dijital güvenlik ve ekonomik istikrar açısından da ciddi riskler taşımaktadır." diye konuştu.

Tüm dünyada gerçek sanılarak paylaşım yapılan hatta haberleştirilen 'Uçağa alınmayan kanguru' videosunu da örnek olarak gösteren Deniz Unay, "Espri amaçlı hazırlanmış bu video, istenirse farklı amaçlarla da özellikle manipülasyon için kolayca kullanılabilir. Din ve inanç sistemlerinden ırkçılığa, ülkelerin yöneticileri ve yasalarından ünlü kişilere kadar birçok konuda gerçek dışı ama inandırıcı içerikler üretmek artık mümkün. Bu da yapay zekânın eğlenceli kullanım alanlarının ötesinde, ciddi toplumsal ve etik soruları beraberinde getirdiğini gösteriyor." diyerek tehlikeye dikkat çekti.
GERÇEK Mİ, KURGU MU? AYIRT ETMEK NEREDEYSE İMKANSIZ
"Yapay zekâ videolarının kamuoyunun hassas olduğu konularla ilgili siyaset, ekonomi, din, güvenlik gibi hedef alındığında, bu tür içerikler gerçek bilgiyle yalanı ayırt etmeyi zorlaştırarak toplumsal algıyı yönlendirebilir." diyen Unay, 5-25 saniyelik videoların çok hızlı tüketildiğini ve bu tüketim sırasında gerçekçi şekilde hazırlanan yapay zekâ videolarını ayırt etmenin çok zor olduğunu vurguladı.
Kriter | Gerçek Video | Yapay zekâ (Deepfake vs. AI Üretim) |
---|---|---|
Dudak – Ses Uyumu | Konuşma ile dudak hareketleri %100 senkron | Mikro gecikmeler, senkron bozuklukları, abartılı dudak hareketleri |
Göz Kırpma ve Mimikler | Doğal göz kırpma ve yüz kas hareketleri | Göz kırpmama, donuk ya da aşırı mükemmel mimikler |
Sesin Doğallığı | Doğal tonlamalar, nefes sesleri, vurgu değişiklikleri | Robotik tonlama, tekrarlayan ritim, doğallık eksikliği |
Arka Plan Uyumu | Kamera açısı, ışık, ses ortamla bütünlük içinde | Arka plan bulanık, ışık ve ses kaymaları, ortamla kopukluk |
Gölgelendirme ve Işık | Işık yüze doğal dağılır | Işık dalgalanması, yapay parlamalar veya yumuşak gölgeler |
Cilt Detayları ve Gözler | Gözenekler, kırışıklıklar, göz bebeğinde ışık yansıması doğal | Cilt çok pürüzsüz, gözlerde "cam gibi" hissiyat, boş bakış |
Yüksek Zoom veya Yakın Plan | Detaylar korunur, çözünürlük doğal kalır | Detaylar bulanıklaşır, artefaktlar (piksel bozulmaları) oluşabilir |
İçerik Mantığı | Tutarlı konu ve bağlam | Tutarsız ifadeler, gerçek dışı bilgiler, aniden değişen konular |
Metin Kullanımı (Altyazı) | Altyazı varsa sesle %100 uyumlu | Altyazı otomatikse, zamanlamada gecikmeler olabilir |
Kamera Hareketi | Doğal kamera kaymaları ve titreşimler | Yapay olarak sabit ya da garip geçişler |
SORUMLULUK SADECE KULLANICININ MI?
"Yapay zekâ ile üretilen videoların ayırt edilmesi sorumluluğunu sadece sosyal medya kullanıcılarına yüklemek çok zor. Çünkü sosyal medya her yaştan ve her eğitim seviyesinden geniş bir kitle tarafından kullanılıyor." diyen uzman isim, sosyal medya şirketlerinin denetiminin önemli olduğunun altını şu sözlerle çizdi:
"Sosyal medya platformlarına, yasalarla net bir çerçeve çizilerek, üretilen videoların içeriğine ve niteliğine göre görünür şekilde etiketleme yapma zorunluluğu getirilmelidir. Ayrıca, manipülasyona yol açabilecek videoların yayınlanması ve yayılması engellenmelidir. Böylece hem kullanıcılar korunmuş olur hem de dezenformasyonun yayılması önemli ölçüde azaltılır."

"MUTLAKA HUKUKİ DÜZENLEME YAPILMALI"
Turkiyegazetesi.com.tr'nin sorularını cevaplayan avukat Ahmet Cüneyd Gülcan, ise yasal düzenleme eksikliğine dikkat çekiyor. Sahte röportajların doğrudan halkı provoke etme aracı olarak kullanılabileceğini söyleyen Gülcan, şu ifadeleri kullandı:
"Sokak röportajları açısından bir hukuki düzenleme yapılması gerektiği zaten ortada. Önüne gelenin istediği konuda ayrımcılığa da sebep olabilecek veya kin ve nefret oluşturacak şekilde röportajlar yapması kabul edilebilir değil. Bu hususta meclise bir kanun teklifi verildiği de ifade edildi.
Sokak röportajlarında dahi bir düzenleme gerektiği ortadayken yapay zekâyla çok daha tehlikeli biçimde, istediği cümleyi istediği kişiye söyletip uygun gördüğü görselde sunma şeklinde toplumda huzursuzluk oluşturup kamu düzenini bozmak için kullanılması ihtimalinde, bu hukuki düzenlemenin mutlaka yapılması gerektiği anlaşılıyor. Bu konuyu yapay zekâ dolandırıcılığı açısından ele aldığınızda zaten mağduriyetler ortada. Biz yapay zekâ röportajları açısından değerlendirdiğimizde; Herhangi bir konuyu provoke etmek isteyen, toplumu ilgilendiren bir meselede farklı görüşler başlığında ayrımcılık oluşturup, terörize etmek isteyen bir organizasyonda çok sıkıntılı tablolarla karşılaşmak mümkün görünüyor.
Hali hazırda röportajlar ve yapay zekâ destekli yapıtlar için özel bir yasal düzenleme mevcut değil. Bu sebeple re’sen yapılacak soruşturma veya şikayet üzerine başlayacak bir soruşturma Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama Suçu (TCK 216) kapmasında yürütülüyor. Doğru bilgiyi almak ya da yaymak değil; toplumda huzursuzluk oluşturup , halkı kin ve nefrete yönlendirmek, kamu düzenini bozmak ve dezenformasyon oluşturmak başlığında gerek sokak röportajları gerekse yapay zekâ ürünü çalışmalar için regülasyon şart.
Ceza Kanunu’nun amacı kişi hak ve özgürlüklerini, kamu düzen ve güvenliğini, hukuk devletini, kamu sağlığını ve çevreyi, toplum barışını korumak, suç işlenmesini önlemek ise ki öyle ve yapay zekâ röportajları toplum barışını zedeliyor veya Kamu düzenini bozuyorsa ki gelinen aşamada bozduğu anlaşılıyor. Ceza kanununun bu amacını sağlamak için kanun koyucunun yapay zekâ ve buna bağlı haber/röportaj çalışmaları için de düzenleme yapması ve ihlal durumunda da müeyyide getirmesi icap ediyor."
Google, VO3'ü şu sözlerle tanıttı: Veo 3, kreasyonlarınıza ses efektleri, ortam gürültüsü ve hatta diyalog eklemenizi sağlar - tüm sesi yerel olarak üretir. Ayrıca, fizik, gerçekçilik ve anında uyumda mükemmellik sağlayarak sınıfının en iyi kalitesini sunar.