Sultanahmed’in vakfiyesi de sanatlarla bezeli! Eşsiz eser yıllardır müzede korunuyor

Sultanahmed Camii’nin vakfiyesi yıllardır Türk İslam Eserleri Müzesinde muhafaza edilip sergileniyor. Müze Müdürü Ekrem Aytar, Sultan I. Ahmed’in el yazısının yer aldığı eserin tıpkı tarihî cami gibi çeşitli sanatlarla bezeli olduğunu söylüyor.
MURAT ÖZTEKİN - On dört yaşında tahta çıkan Sultan I. Ahmed’in İstanbul’daki Ayasofya’nın karşısına yaptırdığı ve Batılılar tarafından “Blue Mosque” (Mavi Cami) diye anılan Sultanahmed Camii, ihtişamıyla dört asırdır görenleri hayran bırakıyor. Camide eşsiz çinilerin yanı sıra usta sanatçıların imzasını taşıyan hat eserleri de yer alıyor.
Mabedin tıpkı kendisi gibi İslam sanatlarıyla bezeli vakfiyesi ise Türk ve İslam Eserleri Müzesinde (TİEM) muhafaza ediliyor. Deri cilt içerisinde altın yaldızlarla süslü yüz elli sayfalık vakfiyede, Sultanahmed Camii’ne dair esaslar ile mabedin korunup devam ettirilmesine dair ikazlar yer alıyor. Yaklaşık 400 senelik eser, eşşiz bir koleksiyona sahip müzede 1983 yılından beri sergileniyor. Esere dair Türkiye gazetesinin sorularına cevap veren Türk ve İslam Eserleri Müzesi Müdürü Ekrem Aytar “Sultan I. Ahmet Vakfiyesi cami, darülkurra, darülhadis, sıbyan mektebi ve şifahanenin kullanım ve devamlılığının sağlanmasına dair bilgileri dolayısıyla gerçekten çok kıymetli bir eser” diye konuşuyor.
ALTIN YALDIZLARLA SÜSLÜ
Vakfiyenin tıpkı cami gibi çeşitli sanatlarla bezeli olduğuna vurgu yapan Aytar “Eserin cildi vişne renk deri üzerine altın yaldızlı şemse motiflidir. Sayfalar da altın yaldızla mücedvel olup, yazılar nesih hat ile siyah mürekkep kullanılarak yazılmış. Dördüncü sayfasında ise çiçek desenli zemin üzerinde Sultan I. Ahmed’in tuğrası, mührü ve yazısı var. Tuğranın içi renkli, bitkisel motiflerle süslenmiş” diyor.
PADİŞAHIN EL YAZISI VAR
“Vakfiyenin ayırt edici özelliği Sultan I. Ahmed’in el yazısını içermesidir. Ayrıca Kazasker’in vakıfla alakalı fetvası yine bu eser içerisinde yer almaktadır” diyen Aytar, sözlerine şöyle devam ediyor: Vakfa bağlı cami ve diğer görevlilerin sayıları ve her birinin maaş bilgisi ve vakfın önemli günlerde yemek dağıttığı da eserde belirtilmektedir. Ayrıca vakfın direkt olarak Sultan tarafından finanse edilmesi ve halkın da güvenini kazanan bir vakıf olarak geçtiği bildirilmektedir. Vakfın mütevellisi ve Sultan arasında geçen diyalog da vakfiyenin son kısmında yer almaktadır.
TİEM Müdürü Ekrem Aytar, vakfiyede Sultanahmed Vakfının direkt olarak sultan tarafından finanse edilmesi gerektiğinin yazdığını da söylüyor.