‘Patates takılması’ değilmiş! Oya Aydoğan’ın ölümündeki gerçeği oğlu ilk kez açıkladı
Yeşilçam’ın sevilen oyuncularından Oya Aydoğan, 2016 yılında hayatını kaybetmişti. Ölüm nedeninin boğazına patates kızartması takılması olduğu iddiaları uzun süre gündemde kaldı. Ancak Aydoğan’ın oğlu Gurur Aydoğan, katıldığı bir televizyon programında annesinin vefat etme nedenini ilk kez anlattı.
Oyuncu Oya Aydoğan, 2016 yılında vefat etti. O dönemde ölüm sebebi olarak yediği patatesin neden olduğu aort damarı yırtılması gösterilmişti. Ancak gerçek iddialardan farklı çıktı.
“GELDİĞİMDE YÜZDE 70 KONTROLÜNÜ KAYBETMİŞTİ”
Oya Aydoğan’ın kendisi gibi oyuncu oğlu Gurur Aydoğan, Seda Sayan’ın programında konuk olarak yer aldı. 2016 yılında 59 yaşında vefat eden annesi Oya Aydoğan’ın ölüm sebebini şu sözlerle açıkladı.
“Annemin aslında yüksek tansiyonu vardı. Bununla ilgili sabah akşam sürekli hap kullanıyordu. Doktora gitmeyi çok sevmezdi. O gün de herhalde yine tansiyonuyla ilgili kendini kötü hissetti. Ve yakımıza söylüyor. Hemen ilacı getiriliyor. Daha sonra ‘uyuyayım’ diyor. Hastaneye gitmeyi reddediyor. Bu süreç geçmeyince beni aradılar. Ben geldiğimde bilinci yerindeydi fakat yüzde 70 kontrolünü kaybetmişti.”
Bunun üzerine Seda Sayan “Biz çok farklı bir şey biliyoruz. Yediği patatesten kaynaklı olduğunu sanıyorduk bunca sene” diyerek yanlış bilinen duruma vurgu yaptı.
“PATATES YEDİ YIRTILDI GİBİ BİR DURUM YOK”
Gurur Aydoğan ise annesinin doktora gitmediğini ve sağlık konusunda ihmalkar olduğunu belirterek yaşananlar hakkında şunları söyledi:
“Aort damarıyla ilgili bir problem. Aslında yüksek tansiyondan dolayı. Patates aslında denk gelmesiyle alakalı. Patates takılmıyor boğazına. Yüksek tansiyonu olan herkesin aort damarında genişleme olabiliyor. Bu durum belli bir seviyeyi geçince patlama riski oluşuyor. Doktorlar fark ettiğinde stent takarak o damara önlem alıyorlar. Annem kontrole gitmediği için damarının genişlediğini bilmiyor. Bu her an olabilirdi. Yemek yiyip öksürmesi belki vesile oldu. 'Patates yedi yırtıldı' gibi bir durum yok. Doktorların bana söylediği bir hafta, bir ay veya bir yıl sonra da olabilirdi. Annem ciddiye almamıştır diye düşünüyorum, çünkü doktora gitmeyi hiç sevmezdi.”