'Robot spikerler aynı duyguyu veremez'

EMEL BALTACI

TGRT Haber’de “Gün Ortası” kuşağıyla karşımıza çıkan Gülden Kalecik Demirtaş, çocukluğundan beri hayâli olan işi yapıyor. Ankara doğumlu. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik mezunu. Meslekte 16’ncı, TGRT Haber’de 10’uncu yılı... Televizyonculuğa ve haberciliğe tutkuyla bağlı. Aynı zamanda 7 aylık anne. Başarılı spikerle mesleğinden ailesine, teknolojiden sosyal hayata kadar birçok konuyu konuştuk.

¥ TGRT Haber’de 10. yılınız kutlu olsun. Sizden on yıl değerlendirmesi alabilir miyim?
İhlas Holding gibi ahlaki değerlere bağlı, çizgisinden taviz vermeden yoluna devam eden bir kurumda 10’uncu yılımı yaşıyor olmak benim için çok kıymetli. TGRT bana kuşkusuz çok şey kattı.  Ama kurumdan ve kurum kültüründen bir şeyler alırken, naçizane ben de elimden geleni yaptığımı düşünüyorum. Hâlâ da yapmaya çalışıyorum.

¥ İlk ekran önüne çıktığınız anı hatırlıyor musunuz?
O kadar heyecanlıydım ki hatırlamıyorum. (Gülüyor)

¥ Peki canlı yayında bir programı sunmak desem...
Hep söylerim: Canlı yayın ateşten bir gömlektir. Ufacık bir hata sizi vezir de eder rezil de. Bunun bilinciyle davranmak lazım. Hakkıyla yayını tamamladığınızı, izleyiciye önemli ayrıntıları net bir şekilde geçirebileceğinizi düşünüyorsanız o mutluluk çok az şeyle eş değer.

¥ Bugün spiker olmasaydınız hangi mesleği yapmak isterdiniz?
Ben bu işi yapmayı çocukluğumdan beri istiyorum. Üniversiteyi de bu amaçla okudum. Ama bu işi yapmak nasip olmasaydı herhâlde hukuk alanında kariyer sahibi olmayı arzu ederdim.

¥ Günümüzde habercilik açısından sosyal medya oldukça güçlü. Anında habere ulaşabilen seyirciyi ekran başına çekmek için neler yapıyorsunuz?
Televizyonun farkı şu olabilir: Elindeki haberi tüm ayrıntılarıyla aktaran canlı bir spiker ya da program yapımcısı her zaman izleyiciyi ekrana çeker. Burada kilit nokta, sahicilik. Bu tarz köklü kurumlar güvenilirlikleriyle öne çıkıyor. Tabii ki burada insani faktörler de oldukça önemli. Seyirciyle kurulan bağ çok çok değerli.

¥ Çin’de bir robot, haber sunmaya başladı. Mesleğiniz gelecekte yapay zekâya sahip sunucular tarafından yapılabilir mi?
İşimiz elden gidiyor mu acaba? (Gülüyor) Şaka bir yana aynı etkiyi yapacaklarına inanmıyorum. Kameraya baktığınız andaki o duygu, o samimiyet izleyiciye geçmezse başarılı olmak zor. Belki bu teknolojinin geldiği en üst noktadır ama bizim işimizde enerji önemli. İnsani kavramların altının kalın çizgilerle çizildiği bir meslek.

KIZ ANNESİ OLUNCA TAMAMEN DEĞİŞTİM
¥ Ekranda ciddi bir duruşunuz var. Günlük hayatınızda böyle biri misiniz?
Evet, böyle bir yapım var. Belki yetiştirilme tarzıyla alakalı. Annem babam üst düzey memurdu. Her ortamda ölçülü ve saygılı olmayı öğütlemişlerdir bana ve kız kardeşime. Belirli kurallar çerçevesinde yetiştirildik. Bugün geldiğim noktada aslında bunun önemini anlayabiliyorum. Hatta bir haber spikerinin bu ciddiyete sahip olması gerektiğine inanıyorum.

¥ Yakın dönemde bir kız evlat sahibi oldunuz. Anne olmak sizde ne gibi değişimlere yol açtı?
Evet en zor soru... Yedi aylık bir kızım var, ismi Beren. Anlatırken bile bambaşka bir duygu yoğunluğu içerisine giriyorsunuz. Allah herkese bu hissi yaşamayı nasip etsin. Anne olmak bu dünyada alınabilecek en büyük unvan aslında. Tabii ki beni de çok değiştirdi. Köşelerimi esnetti. Zaten duygusal bir yapım vardı ama artık çocuklara bakışım değişti. Annelere olan saygım katbekat arttı.

¥ Peki çalışan bir anne olmak zor mu?
Çalışan bir annenin kızı olarak aslında bunun zorluğunun hep farkındaydım. Annem her zaman bize kariyer sahibi olmanın önemini anlatmıştır. Hem çocuk hem kariyer yapmak, dünyanın en kıymetli şeylerinden birisi. İkisini birlikte yürütmek elbette ki zor. Fakat onunla bir araya geldiğinizde bütün bu sıkıntıları unutuyorsunuz. Tabii bir de bu süreçte annem ve babam yanımda. Onlara da çok teşekkür ediyorum. Onlar varken gözüm arkada kalmıyor.

¥ Sunduğunuz haberlerde de bu duygunun etkilerini hissediyor musunuz?
Elbette. Çocuklara ve kadınlara yönelik haberlere karşı ayrıca bir hassasiyetim var artık. Özellikle iç acıtıcı haberlerin etkisi uzun zaman sürüyor. Evet genelde ekran önündeki insanın sağ duyulu, sakin ve soğukkanlı olması gerektiği düşüncesi hakimdir. Ancak ben ona çok katılmıyorum. Sizi derinden yaralayan haberlerde nesnel olmanız mümkün olmuyor. Hele de anneyseniz.

BAŞKAN ERDOĞAN'I AĞIRLAMAK İSTİYORUM
¥  Ekranda ağırlamayı en çok istediğiniz isim kim acaba?
 Tabii ki sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan. Aslında mesleğe başladığım dönemde kendisiyle bir yayın yapmıştım. O zaman çalıştığım kanalda, kendi memleketinde yan yana gelme fırsatım olmuştu. Ama şu an ülkenin bu sıcak gündeminde sayın Cumhurbaşkanı ve eşi Emine Erdoğan Hanımefendi’yle görüşmeyi çok isterim.

¥ Türk televizyonlarında haberciler oldukça şık. Yurt dışındaki meslektaşlarınız ise bu endişeyi pek gözetmiyor. Bu anlayış farkını nasıl değerlendirirsiniz?
Hitap ettiğimiz kitle, değerlerine oldukça bağlı. Karşısına çıktığınız insanlara kıyafetinizle, saçınızla, makyajınızla, hâl ve hareketlerinizle bu saygıyı, samimiyeti geçirmelisiniz. “Ben televizyonumda nasıl birini izlemeyi tercih ederim?” sorusundan yola çıkıyorum. Temiz, saygılı, ifadeleri düzgün, mimikleri sahici... TGRT Haber’in seyircisi, böyle bir spiker profili görmek istiyor. İzleyicimize de ayrı bir parantez açmalıyım. On senelik gözlemime dayanarak söylüyorum, çok vefalılar.

¥ Spikerler arası rekabeti nasıl buluyorsunuz?
Diğer kanallar için konuşmam doğru olmaz ama bu çatı altındaki arkadaşlarımla aramızda hiçbir çirkin rekabet olmadı. Çünkü biz vaktimizin çoğunu birlikte geçiriyoruz. Zor anlarımızı, sevinçlerimizi paylaşıyoruz. Aynı işi yapan kişiler arasında bu çok fazla rastlanan bir şey değil.

KISA... KISA...
¥ Spor yapıyor musunuz?
Evet. Doğumda aldığım kiloları sporla ve dikkatli beslenerek verdim.

¥  En son okuduğunuz kitap?
Yıllar evvel okuduğum Max Horkheimer’ın Akıl Tutulması kitabını tekrar okudum. 

¥  En son izlediğiniz film?
Organize İşler: Sazan Sarmalı.

¥  Twitter mı? Instagram mı?
Kesinlikle Twitter. Bizim işimizi yapan kişiler açısından bu mecranın daha etkin kullanıldığına inanıyorum.

¥ Et mi sebze mi?
Etçiyim. Daha doğrusu balığı çok seviyorum.

¥ Yemek yapar mısınız?
Fırın yemeklerini yapmayı çok severim ama eşim yemek konusunda daha başarılı.

¥ Tanzim satış noktaları mı, pazar mı?
Elbette tanzim. Vatandaşın bu sayede nefes aldığına inanıyorum.