Bizde hesaplaşma değil, helalleşme olur

Partisinin Gaziantep'te AK Parti İl Kongresinde konuşan Başbakan Erdoğan, "Şunu herkes bilsin! Biz birileri gibi rant elde etmek için siyaset yapanlardan değiliz. Makam uğruna yol arkadaşlarını harcayan siyasetçilerden değiliz. Bizde rütbe değil hizmet öndedir. Bizde hesaplaşma olmaz, helalleşme olur" dedi. Hükümetin dış politikasını da eleştiren Erdoğan, "Komşularla sıfır sorun demek, her mesele karşısında sessiz kalmak, zulme karşı susmak değildir" ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, Gaziantep'te partisinin AK Parti İl Kongresinde önemli mesajlar verdi. Erdoğan, şunları söyledi:
"Buradan bir kez daha altını çiziyorum Gaziantep'in emaneti bizdedir. Gaziantep'in emaneti emin ellerdedir. Allah'ın izniyle Nizip'e Nur Dağı'na Oğuz Evi'ne Şahin Bey'e mahcup olmayacağız.
Gaziantep'in başını öne eğdirmedik eğdirmeyeceğiz. Yüzümüzü yere eğmeyeceğiz. Biz büyüdükçe kibri artan değil sorumluluğu artan bir AK teşkilatız. Biz sandıkların açıklandığı akşam rahat uyuyan değil uykuları kaçan aldığı emanetin ağırlığını her zerresinde hisseden bir partiyiz.
Nasıl olsa 3. dönem deyip rehavete kapılmadık. Nasıl olsa Gaziantep'te %62 oy aldık, Türkiye'de %52 oy aldık deyip gevşemedik. Bİz omuzlarımızda %100'ün 75 milyon TC vatandaşının emanetini taşıyoruz. Türkiye'nin mazlumları kadar dünyadaki yoksullarında kimsesiyiz.
Biz sorunları aşmak için çalışacağız. Türkiye'yi çok daha güçlü kılacağız. Refahı umudu çoğaltmak için gece gündüz yağmur boran dinlemeden koşturacağız. Siyasetin parametrelerini değiştirmiş siyaseti temize çıkarmış bir partiyiz.
BİZDE MAKAM DEĞİL MİLLET ÖNDEDİR
3 Kasım seçimlerinin ardından 'iktidar partileri yıpratır' dediler. 'Bunlar bir dönem kalıcı, sonra gidici' dediler. Ardından 'temmuz seçimlerinde giderler' dediler. Ardından 'hiçbir parti 3 dönem duramaz' dediler. Bunlar bu teşkilatı hiç ama hiç tanımıyor. Bunlar bu teşkilattaki coşkuyu, heyecanı, aşkı, hizmet tutkusunu anlamadılar, anlamıyorlar ve anlamayacaklar.
Şunu herkes bilsin! Biz birileri gibi rant elde etmek için siyaset yapanlardan değiliz. Makam uğruna yol arkadaşlarını harcayan siyasetçilerden değiliz. Birbirine komplo kuran, yanındaki arkadaşlarından kuşkulanacak kadar paranoya olan siyasetçilerden değiliz. Bizde kardeşlik var. Kardeşlik hukuku var. Bizde dava arkadaşlığı, ahde vefa var. Bizde makam değil millet öndedir. Bİzde rütbe değil hizmet öndedir. Bizde rekabet değil hayırda yarış öndedir. Hesaplaşma olmaz bizde helalleşme olur. Biz bu şekilde yolumuza devam ederiz. Hizmetlerimize hizmet katarak devam edeceğiz.
SIFIR SORUN, ZULME SUSMAK DEĞİLDİR
Komşularla 'sıfır sorun' dedim. Önyargısız, önkabulsüz şekilde meseleleri ele aldık. Diyalog içinde sorunların üstüne gittik. Çözülmeyecek denilen olayları çözdük. Sıfır mesele her olay karşısında sessiz kalmak değildir. Sıfır sorun, zulme, cehalete göz yummak değildir. Haksızlık karşısında susmak, eğilmek demek değildir. Bugün bize Suriye'yi İsrail'i gösterip sıfır sorun politikamızı sorgulayanlar bugün sıfır sorunu nasıl anlayamadılarsa geçmişte de Gazi Mustafa Kemal'in 'yurtta sulh cihanda sulh' politikasını anlayamadılar. Bunlar 'yurtta sulh, cihanda sulh' politikasını yan gelip yatmak olarak anladı. Şimdi de boyun eğmek olarak anlıyorlar. Akdeniz'de uluslararası sularda benim vatandaşıma devlet terörü uygulayan ülkeye sessiz mi kalacağız? Halep'te Humus'ta kendi vatandaşlarını katledenlere karşı susacak mıyız?.."
KILIÇDAROĞLU'NA GÖNDERME
Konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Bosna Hersek'e yaptığı ziyarete de değinen Erdoğan, "Maşallah camilerden, tekkelerden, türbelerden çıkmadı. Elinde Kur'an ile çok güzel fotoğraf kareleri verdi. İnanın sevindik, hoşnut olduk, mutlu olduk. Teşvik de ediyoruz, hayırlı olsun. Allah devamını getirsin inşallah diyoruz" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun daha sonra partisince İstanbul'da düzenlenen Arap Baharı'na ilişkin toplantılara katıldığını hatırlatan Erdoğan, "Başörtülü, Yemenli Tevekkül Hanım'la basın toplantısı yaptı. Bundan dolayı da kutluyoruz. Peki ama insana sormazlar mı, Boşnak dindar olunca iyi de Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşları, gençleri dindar olunca niye kötü? Yemenli hanım başörtülü olunca iyi de Türk başörtülü olunca örümcek kafalı öcü mü oluyor?" diye sordu.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Üniversitelerde başörtülü olarak kızların okuması için AK Parti, MHP bir karar aldı ve Meclis'ten bunu geçirdi. Meclis'ten bunu geçirdikten sonra Anayasa Mahkemesi'ne bunu bozmak için müracaat edenlerin içinde senin de imzan yok muydu Kılıçdaroğlu? Buna ne derler biliyor musun? Buna dürüstlük demezler, buna istismar derler. Bu samimiyetsizliktir. Bosna'da cami, tekke, türbe gezeceksin, ama Türkiye'de Danıştay'a gidip katsayı uygulamasının iptalini isteyeceksin. Yemenli başörtülü hanımı alıp basın toplantısı düzenleyeceksin, ama Anayasa Mahkemesi'ne gidip başörtüsü kararının, kademeli eğitim kararının iptalini isteyeceksin.
İşte bak şimdi 4 4 4 ile ilgili de yine Anayasa Mahkemesi'ne gittiler. Kim? CHP. Seçmeli olarak Kur'an'ın okutulmasına ve Siyeri Nebi'nin yani peygamberimizin hayatının okutulmasına karşı çıktılar. Bunlar bu. Suriye'ye, Şam'a arkadaşlarını göndereceksin, Baas rejimine destek vereceksin, sonra gelip buraya Arap Baharı ile ilgili zirve düzenleyeceksin. Kemal Bey artık maşallah küreselleşiyor. Ama çark etmede, çarkçılıkta küreselleşiyor. Çark etme konusunda artık sınırları aştı. Uluslararası çarkçılığa başladı. Bunların bizim dış politika vizyonumuzu anlama ihtimalleri yok.
Biz bugün de politikalarımızın arkasında duruyor, sıfır sorun diyoruz. Ama sorun çıkaranlara karşı da diklenmeden dik duruyoruz. Hiç kimse kusura bakmasın yanı başımızda Suriye'de kardeşlerimiz katledilirken biz sessiz, tepkisiz, elimiz, kolumuz bağlı oturamayız. Yanı başımızda Irak'ta mezhep çatışması yaşanırken, mezhep farklılıkları tahrik edilirken biz elimiz, kolumuz bağlı oturamayız. Yanı başımızda Gazze'de, Kudüs'te insanlık onuru çiğnenirken biz oradaki kardeşlerimize sırtımızı dönemeyiz. Biz bu bölgede artık barış, istikrar, güvenlik, huzur ve refah istiyoruz.
Biz sadece ve sadece kardeşlerimizin huzuru ve güvenliği, refahı için mücadele veriyoruz. Gaziantep, Mardin, Kilis, Şanlıurfa, Hatay illerimiz hiç endişe etmesinler. İnşallah Suriyeli kardeşlerimiz bu badireyi de atlatacak. İnşallah Suriye'de tüm Suriyelilerin egemen olduğu yeni bir süreç er ya da geç başlayacaktır. Suriye'de halkın iradesi iktidara gelene kadar oradaki kardeşlerimizin hakkını, savunmaya ve oradan gelen kardeşlerimizi misafir etmeye, bağrımıza basmaya devam edeceğiz. İnşallah bu sıkıntılı günler aşılacak. Daha bir muhabbetle, hasretle inşallah kardeşler kucaklaşacak."