Sınav kaygısı hayattaki başarının en büyük düşmanı! Endişe duyan öğrencinin beyni duruyor

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Sınav kaygısı hayattaki başarının en büyük düşmanı! Endişe duyan öğrencinin beyni duruyor
Sağlık Haberleri  / Türkiye Gazetesi

813 lise öğrencisi ile yapılan çalışma öğrencilerin yüzde 83’ünün yaşadığı sınav kaygısının dikkat dağınıklığına yol açtığını yüzde 67’sinin de “zihinsel blokaj” yaşadığını gösterdi.

ZİYNETİ KOCABIYIK - Üniversite sınavlarına birkaç gün kala, milyonlarca lise öğrencisi hem akademik başarı hedefleri hem de kaygı duygusuyla mücadele ediyor. Sınavlar öncesinde Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) tarafından yapılan bir çalışmada, kaygının sınava girecek öğrenciler üzerindeki olumsuz etkisi gözler önüne serdi. Farklı liselerde toplam 813 öğrenciyle birebir uygulamalı olarak gerçekleştirilen çalışmada, öğrencilerin yüzde 83’ü sınav kaygısı yaşadığını bu kaygının derslerine odaklanmayı imkânsız hâle getirdiğini ve dikkat dağınıklığı yaşadığını söyledi. Araştırmaya katılan öğrencilerden yüzde 67’si zihinsel blokaj yaşadığını yüzde 64’ü fiziksel panik belirtileri yaşadığını ve uykusuzluk ve kasılma gibi fiziksel belirtiler yaşadığını anlattı.

BEKLENTİ ARTTIKÇA ENDİŞE ARTIYOR

Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ve Menarini Türkiye iş birliğiyle hayata geçirilen “Kaygını Yönet, Potansiyelini Keşfet” projesi doğrultusunda yapılan çalışmaya katılan öğrencilerin yüzde 72’si başarı beklentisinin üzerlerinde baskı oluşturduğunu ifade etti. 

Sınav kaygısı hayattaki başarının en büyük düşmanı! Endişe duyan öğrencinin beyni duruyor - 1. Resim

KAYGI YÖNETİLEBİLİR 

10. ve 11. sınıf öğrencilerinin sınav ve gelecek kaygısıyla baş etme becerilerini geliştirmeyi, öz güvenlerini artırmayı ve psikolojik iyi oluşlarını desteklemeyi amaçlayan proje, TOG gönüllüsü 25 üniversite öğrencisi tarafından yürütüldü. Gençlerin bütün hayatını etkileyen sınav kaygısının ortadan kaldırılabilir bir durum olduğunu göstermek amacıyla yapılan projede, kaygıları yönetebilmek için gençlere eğitimler verildi. Eğitim öncesi ve sonrası durum ayrı ayrı değerlendirildi. Öğrencilerin yüzde 82’si uygulamalardan sonra kaygıyı tanımlamada farkındalıklarının arttığını ve yüzde 71’inde kaygının yönetilebileceğine dair olumlu bir tutum oluştuğunu ifade etti.

ÖLÜM KALIM SAVAŞI GİBİ HİSSEDİYORLAR

Kaygının, nesnesi belli olmayan korku olduğunu söyleyen proje danışmanı psikolog Tolga Erdoğan, kaygılı kişilerde fiziki belirtilerin de ön plana çıktığını söyleyerek, bu durumu şu sözlerle tarif etti:

Zihnimiz bu şekilde çalışırken elbette bedenimiz de buna eşlik eder. Kalp atışlarımız hızlanır, soluk alış veriş ritmimiz yükselir, dikkatimiz dağılır. Göğüs kafesimiz ısındıkça el ve ayaklarımız üşümeye başlar. Kaygı yavaş yavaş korkuya yaklaşır ve bütün sistemin kontrolünü ele alır. Altı üstü bir sınav diyebileceğimiz durumda artık bir ölüm kalım savaşının içine gireriz. Buna bağlı olarak bilişsel faaliyetlerimiz aksamaya başlar. Adımız gibi ezberlediğimiz matematik formülleri dilimizin ucuna kadar gelir ama bir türlü çıkmaz. Okuduğumuz paragrafın ne demek istediğini anlayamayız. Önemli tarihler uçar gider. Şu cümle hepimize tanıdık gelir; “Aklım tamamen durdu, bildiğimden emin olduğum hiçbir şeyi hatırlayamadım”.

Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...