Altın halkanın izinde...

Altın halkanın izinde...

YAŞAM Haberleri

Altın Halka olarak adlandırılan Silsile-i aliyye büyüklerinden 13’ü Özbekistan’da bulunuyor. Ülke, bu büyüklerin dışında sayısız evliya ve eshab-ı kiram kabrini de bağrında barındırıyor.

SAİT EKEN

Özbekistan, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri arasında en fazla tarihî esere sahip ülke, Türk-İslam medeniyetinin teşekkül edip mayalandığı, ilim, sanat, edebiyat, mimari, dinî ve irfani alanda birçok âlim, sanatkâr, edip ve arifin yetiştiği, pek çok eserin ortaya konulduğu, bu eserlere Türk mührünün vurulduğu bir coğrafya. İşte bu sebeple ülkesini dış dünyaya açmak, turizm canlandırmak isteyen Özbekistan yönetimi kapılarını açmış ve özellikle Türk kardeşlerinin ziyaretlerini arzulayıp davet etmişler. Bizler de TGRT ve İHA ekibi olarak özel bir hava yolu şirketimizin ilk defa düzenlelediği charter uçuşu ile ata yurdumuza,  kardeşlerimizin diyarına uçtuk... İlk durağımız Buhara-i şerif.

NEREYE BAKSANIZ MESCİT
Yeryüzünde kilometrekareye düşen tarihî eser bakımından en zengin şehir Buhara. Nereye baksanız mescit, han, hamam, medrese. Buhara’da her bir türbe çok geniş bir alan içinde, bir tarafında muhteşem mimarisi ile mescit ve minare, diğer tarafta abdesthane ve şadırvanlar… Türbeler ve mescitlerin hepsi bakımlı ve aslına uygun olarak restore edilmiş. Mükemmel çevre düzenlemesi ile ziyaret edenler huzur ve ferahlık bulmakta, büyüklerin ruhaniyetinden istifade etmekte. Özbekistan’da toplam 13 adet Silsile-i aliyye büyüğü bulunmaktadır.
Alâaddin-i Attar ve Kadı Muhamed Zahid hazretleri Denov, Derviş Muhammed ve Hace İmkenegi hazretleri Şehr-i Sebz, Yakub-i Çerhi Hazretleri Tacikistan sınırında ve Ubeydullah-ı Ahrar hazretleri ise Semerkand merkezde Nadir Bey Medresesindedir. Semerkand da başkent Taşkent’ten sonra ikinci büyük şehir olup âdeta bir tarih müzesi. Buradaki eserleri ve şahsiyetleri saymakla bitiremeyiz. Özbekistan, kendinizi adeta evinizde hissedeceğiniz, yemeğinden içmesine, giyiminden kuşamına hiç yabancılık çekmeyeceğiniz bir yer. Özbekçe lisanı Türkçeye göre biraz farklı olsa bile birçok kelime anlaşılabiliyor ve aradaki samimiyet sebebiyle anlaşmak gayet kolay.

BÜYÜK HADİS ÂLİMİ İMAM-I BUHARİ HAZRETLERİ
Kurân-ı kerimden sonra en kıymetli kitap olarak kabul edilen meşhur hadis kitabı Sahih-i Buhari-i şerifin müellifi büyük hadis âlimi İmam-ı Buhari hazretlerinin kabri, Buhara’ya 20 kilometre mesafedeki Hartenk kasabasındadır. Muhteşem bir külliye. Dünyanın dört bir yanından gelen insanlar akın akın ziyaret edip feyz ve bereketinden istifade etmeye çalışıyorlar.
Altın halkanın izinde...

BİBİ HATUN CAMİİ
Semerkant’ın en özel mimarilerinden birine sahip olan Bibi Hanım Camii, Timurlu mimarisinin örneklerini görebileceğiniz, etkileyici bir dini yapıdır. Timur Han’ın eşi Bibi Hanım’a ithafen yaptırılan caminin, Hindistan seferinin hatırasına Timur Han tarafından yaptırıldığı bilinmektedir. Caminin kubbesi tamı tamına 40 metre yüksekliğinde olmakla birlikte, avlusunda büyüleyici güzellikte bir taş Kur’ân rahlesi sergilenmektedir.

Altın halkanın izinde...

‘YAŞAYAN SULTAN’ KUSEM BİN ABBAS
Kusem bin Abbas “radıyallahü anh”,  Peygamber Efendimizin amcası Hazreti Abbas’ın “radıyallahü anh” oğludur.  Şah-ı Zinde (Yaşayan Sultan) Külliyesi içinde medfundur. İslamiyeti yaymak için geldiği bu beldede şehit düşmüştür. Peygamber Efendimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” vefatında mübarek bedeni yıkanırken hazır bulunmuş, bedenini sağa sola çevirmiş, Resûlullah Efendimizi kabrine yerleştirmiş ve kabirden en son o çıkmıştır. Bu sebeple Resûl-i Ekrem’e en son dokunan kişi olarak tanınır.
Altın halkanın izinde...

GUR-İ EMÎR TÜRBESİ
14. yüzyıldan kalma tarihî eserlerden biri olan Gur-i Emîr, Timur İmparatorluğu’nun kurucusu Emîr Timur hazretlerine adanmış bir türbe ve külliyeden müteşekkildir. İran mimarisinin motiflerini göreceğiniz 37 metre yüksekliğindeki türbeye, Timur hanedanının önemli üyeleri defnedilerek aile kabristanı hâline getirilmiştir.
Altın halkanın izinde...

İTİKATTAKİ MEZHEP İMAMIMIZ İMAM-I MATURİDİ HAZRETLERİ
Ehlisünnet itikadının reisi, itikattaki mezhep imamımız İmam-ı Maturidi hazretlerinin muhteşem güzelllikteki kabr-i şerifi Semerkand şehrinin merkezinde. Bu mübarek zatın kabrinin bulunduğu alan bir Yahudi’ye ait imiş. Rahmetli Enver Abi burayı satın alıp Özbek yetkililere devretmiş. Rahmetullahi aleyhim ecmain...

Altın halkanın izinde...

DÖRT BEKİRLER
Samani hükümdarı İsmail Bey İslamiyeti öğretsin diye Yemen’den dört Evlad-ı Resûl (seyyid) getirip Buhara’ya yerleştiriyor. Bunlar bir dergâh kuruyor, zahirî ve batıni ilimlerde mütehassıs âlimler yetiştiriyorlar. Bu dört seyyidin adları (Ebû Bekir Said , Ebû Bekr Muhammed ibn Fazl, Ebû Bekir Muhammed Hamid, Ebû Bekr Ahmed ) olduğundan bu beldeye Cihar (dört) Bekir denilmiştir.

Altın halkanın izinde...

BUHARA DENİNCE AKLA GELEN: YETTİ PİRLER
Buhara deyince ilk akla gelen mübarek zatlar... Evliyanın önderleri, zahirî ve batini ilimlerde yüksek makam sahipleri Silsile-i aliyye büyüklerimiz. Abdülhâlık Goncdüvani, Arif-i Rivegeri, Mahmud İncirfagnevi, Ali Ramiteni, Muhammed Baba Semmasi, Seyyid Emîr Külâl (Gilâl) ve Şah-ı Nakşibend Behaüddin-i Buhari hazretleri “rahmetullahi aleyhim ecmain”.  Dile kolay tam yetti (yedi) büyük zat. Hepsi Buhara’da medfun ve bu beldeyi nurlandırmaktalar.

Altın halkanın izinde...

 

 

 

Düzenleyen:  - YAŞAM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...