Kıska(n)ç... - Günün Yazısı

Şeytan yani Azazil, Âdem aleyhisselâmın melekler tarafından çamurdan yoğrulan heykelini uzaktan gördü... Görür görmez de gözüne kıskançlık girdi. Bu nasıl bir mahluktu böyle? Daha önce gördükleri hiçbir varlığa benzemiyordu. Ve görünüşü muhteşemdi... Bu muhakkak çok önemli bir iş için yaratılıyordu.
ÖMER ÇETİN ENGİN / İLAHİYATÇI - Şeytan gördüğü manzara karşısında bunları düşünürken, kendisinin meleklere hocalık görevi vardı.
Arş altında, yakuttan minberde otururdu. Yani ‘post’ büyüktü. Ve yeni bir görülmemiş varlık yaratıldığına göre ‘post’a rakip mi geliyordu? İşte o anda kararını verdi, “Eğer Allah buna secde edilmesini emrederse, ben etmem...”
Düşünün... Allahü teâlânın varlığını biliyor. Kudretini de biliyor. İçinden geçenleri Rabb’imizin bildiğini de biliyor. Fakat bu kıskançlık denen illet, nasıl bir şey ki, bu bilgisine rağmen henüz emir gelmeden kararını veriyor: Ben secde etmem... Ona bu kararı verdiren iki duygu günümüzdeki insanların da başının belası olan zaaflardan: Kibir ve kıskanmak...
Zira ona göre en bilgili olan kendisi. En üstün varlık da kendisi. Ehl-i sünnet alimleri göklerde secde etmediği bir karış yer olmadığı bilgisini veriyor. Bu bilgisine ve Rabb’ine ibadetine rağmen eğer amirlik ondan alınıp bir başkasına verilirse, işler değişir diye düşünüyor... Ve öyle de oluyor...
Ebû Cehil... O da çok bilgili... Ve o da çevresinin başında, yönlendirici... Benzerlik ne kadar çok değil mi... Gençler soruyor kendisine, “Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem) emîn biridir değil mi?
El cevap, “Evet O benim düşmanım ama, O Muhammed-ül-emîn’dir”
- Peki söyledikleri zararlı şeyler mi?
- Hayır, hep faydalı şeyler söyler...
- Getirdiği kitap insan sözü mü?..
- Ben Arapça’nın her lehçesini biliyorum. O kitap insan sözü olamaz...
- Peki niye ona karşı çıkıyoruz o zaman?..
Cevap şeytanın içinden geçenle aynı: - Ben varken Peygamberlik O’na mı gelecekti!
Yani bizim itibar şimdi el mi değiştirecek, amirliğim gidecek mi demek istiyor?..
★ ★ ★
Kibir ve kıskanma işte böyle bir felaket. İki melunun düştüğü durum bizlere ibret. İçinde bu iki duyguyu barındıran, kurtulmak istese de kurtulamayan için bu yazıya yarın da devam edelim.
(devam edecek)