Türkiye’nin koruma alanı kararı Yunanistan’ı çıldırttı! Atina soluğu Brüksel'de aldı

Türkiye'nin Ege ve Akdeniz'de ilan ettiği iki yeni Deniz Koruma Alanı, Yunanistan'ı fena halde rahatsız etti! Ankara çevreyi koruyoruz derken, Atina soluğu Brüksel'de aldı. Türkiye'nin uluslararası deniz hukuku çerçevesinde attığı bu adım, Yunan basını tarafından "provokasyon" olarak lanse edildi. Bir Yunan milletvekili, haritaları Avrupa Komisyonu’na kadar taşıdı.
Türkiye’nin Ege ve Akdeniz’de ilan ettiği iki yeni Deniz Koruma Alanı (DKA), Yunanistan’da rahatsızlığa neden oldu.
Atina merkezli To Vima gazetesi, Türkiye’nin çevre koruma amaçlı yeni deniz haritalarını "provokasyon" olarak nitelendirirken, bir Yunan milletvekili konuyu Avrupa Komisyonu'na taşıdı.
Haberde, Türkiye'nin geçtiğimiz günlerde açıkladığı iki deniz parkından birinin, İmroz (Gökçeada) ve Bozcaada'nın batısında, karasularının hemen ötesinde yer aldığı belirtildi. Diğer bölge ise Rodos'un kuzeydoğusu ile Meis Adası'nın çevresini kapsıyor.
Oysa Türkiye'nin Gökçeada açıklarında ve Fethiye-Kaş-Finike açıklarında çevresel sürdürülebilirlik hedefiyle ilan ettiği bu iki koruma alanı, uluslararası deniz hukuku ve UNESCO nezdinde kayıt altına alınmış resmi planlama haritalarına dayanmakta.
ANKARA: DENİZLERİMİZİ KORUYORUZ, KİMSEYE MESAJ DEĞİL
Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Türkiye’nin adımının siyasi değil çevresel odaklı olduğunu ve bölgedeki deniz canlılarını korumaya yönelik küresel sorumluluğun bir parçası olduğunu vurguladı. Yetkililer, "Yunanistan’ın bu açıklamaları, kendi ilan ettiği tek taraflı deniz parklarına meşruiyet arama çabasıdı" yorumunu yaptı.
Ankara Üniversitesi Deniz Hukuku Araştırma Merkezi (DEHUKAM) tarafından hazırlanan plan, UNESCO’nun Hükümetlerarası Oşinografi Komisyonu’na da kaydettirilmiş durumda.
YUNANİSTAN ŞİKAYET ETTİ, AVRUPA KOMİSYONU İZLİYOR
Yunan milletvekili Yannis Maniatis, Türkiye’nin Ege’deki deniz yetki alanlarını kapsadığını iddia ettiği haritalar nedeniyle BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin ihlal edildiğini öne sürdü. Ancak Türkiye söz konusu sözleşmeye taraf olmadığı gibi, Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) sınırlarının karşılıklı anlaşmayla belirlenmesi gerektiğini savunuyor.
Türkiye, 16 Nisan 2025’te tüm deniz yetki alanlarını kapsayan Deniz Mekansal Planlaması’nı kamuoyuna duyurdu. Çalışmanın içeriği, ilgili kurumların katkısıyla daha da geliştirilirken, Türkiye söz konusu planın Birleşmiş Milletler nezdinde tescili için gerekli başvuruları tamamladı.
BM OKYANUSLAR KONFERANSI'NA KATILIM
Türkiye, şu sıralar Fransa'nın Nice kentinde düzenlenen BM Okyanuslar Konferansı’nda da aktif bir şekilde temsil ediliyor. Konferansa Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Fatma Varank başkanlığındaki bir heyet katılıyor. Türk heyetinin, konferansta deniz yetki alanları ve koruma politikaları konusunda hitapta bulunması bekleniyor.
BBNJ ANLAŞMASI'NIN İÇ ONAY SÜRECİ SÜRÜYOR
Türkiye ayrıca, Devletlerin Ulusal Yetki Alanları Ötesindeki Biyoçeşitliliğin Korunması ve Sürdürülebilir Kullanımı Anlaşması’nı (BBNJ) 2024 Eylül ayında, 79. BM Genel Kurulu marjında imzalayan ülkeler arasında yer aldı.