Herkese obezite ameliyatı yapılmaz

Herkese obezite ameliyatı yapılmaz

SAĞLIK Haberleri

Diyet ve egzersizle zayıflamayı başaramayan aşırı kilolu kişilerin başvurduğu obezite ameliyatlarının sayısı giderek artıyor. Ancak, başarı için hastanın mevcut kilosu ve psikolojisi, yöntem seçimi ve yeni bir hayat tarzının düzenlenmesi önem taşıyor.

ZİYNETİ KOCABIYIK

Fazla kilolarıyla egzersiz ve diyetle başa çıkamayanların başvurdukları yöntem obezite ameliyatları. Son verilere göre ülkemizde yılda 20 bin kişi obezite sebebiyle bıçak altına yatıyor. Ancak obezite ameliyatı her zaman şişmanlığa çözüm olmayabiliyor. Hasta yeniden kilo alıyor. Hatta yanlış hasta seçimi, ameliyat sonrası komplikasyonlar ölüme sebep olabiliyor. Kimlere obezite ameliyatı yapılmalı? Kime hangi yöntem daha uygun? Ameliyattan sonra tekrar kilo alınır mı? İkinci defa ameliyat olmak mümkün mü? Bu soruların cevaplarını Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Tayfun Karahasanoğlu’ndan aldık...

KİLO ARTTIKÇA ZAYIFLAMAK ZORLAŞIR

Obezite bir irade problemi mi?: Obezitenin birçok hasta için bir irade problemi olduğu, isterse zayıflayabileceği düşünülüyor. Oysa şu gösterilmiştir ki; hastanın kilosu arttıkça ve hastanın bu fazla kiloda kaldığı süre uzadıkça hastanın kalıcı zayıflama şansı azalır. Özellikle vücut kitle endeksi 35 hatta 40’ın üzerine çıkan ve bu sürede bir yıldan uzun süre kalan hastaların büyük bir kısmının irade, psikoterapi, akapunktur, diyet, egsersiz gibi yöntemlerle kalıcı zayıflama şansı maalesef çok azdır.

BEDEN KİTLE ENDEKSİ EN AZ 35 OLMALI

Kimler obezite ameliyatı adayı?: Obezite ameliyatı yapılabilmesi için dünyada belirli kriterler ortaya konmuştur. Bu kriterlere göre; vücüt kitle endeksi 40’ın üzerinde olanlar, vücut kitle endeksi 35-40 arası olup obeziteye bağlı diyabet, hipertansiyon gibi ciddi sorunları olanlar, 15-65 yaş arasındakiler, en az bir yıldan beri vücut kitle endeksi 40’ın üzerinde olup diyetisyen gözetiminde en az iki defa diyetle zayıflamaya çalışan ama başarılı olamayanlar cerrahi adaylarıdır.

PSKİYATRİK BOZUKLUĞU OLANLAR YAPILMIYOR

Kimlere yapılmaz?: Bununla birlikte hastalar bu kriterlere uygun olsa da, kronik alkol veya madde kullanımı alışkanlığının bulunması, ciddi psikiyatrik problem veya yeme bozukluğu  olması, ameliyat konusunda hastanın isteksiz olması gibi sorunlardan birinin bile olması hâlinde hastaya obezite cerrahisi uygulanmaz.

EN ÇOK “TÜP MİDE” YAPILIYOR

Ameliyat yönteminin kriterleri nelerdir?: Obezite cerrahisinde özellikle son on yıl içerisinde bütün dünyada en sık tercih edilen yöntem sleeve gastrektomi (tüp mide) işlemi olmuştur. Dünyada obezite ameliyatlarının yarısı tüp midedir. Sebebi, diğer obezite ameliyatlarına göre teknik olarak daha kolay bir işlem olması, dolayısıyla komplikasyon oranının daha düşük olması, ek sağlık problemleri olan hastalarda daha güvenle yapılabiliyor olması ve işlemin uzun dönem sonuçlarının kabul edilebilir olmasıdır. Ancak hastanın yaşı, cinsiyeti, vücut kitle endeksi, eşlik eden hastalıkların varlığı, yeme alışkanlıkları vb faktörler de ameliyat seçimini etkileyeceği için ‘her hastada mutlaka tüp mide ameliyatı kesin fayda sağlar’ düşüncesi doğru değildir.

HEDEF MEVCUT KİLONUN YARISI

Başarı kriteri nedir?: Başarılı sonuç için ameliyattan 18 ay sonra fazla kilonun yarısından biraz daha azını kaybetmek gerekir. Bazı hastalar bunu başaramadığı gibi bazı hastalar da yıllar geçtikçe yeniden kilo almaya başlar. Bu hastalarda varsa obeziteye bağlı gelişen diyabet, hipertansiyon gibi ciddi problemler ameliyat sonrası ya düzelmez ya da yeniden ortaya çıkar. Bu gibi problemler nedeniyle yeniden ameliyat olma oranı ortalama yüzde 20’dir.

AMELİYAT OLDUM HER ŞEY BİTTİ DİYE DÜŞÜNMEYİN

Obezite ameliyatından sonra yeni bir hayat tarzı belirlemek gerekir. Bazı hastalar ameliyattan sonra da kilo veremez. Bunun sebebi tüp mide ameliyatında gereğinden daha büyük bir mide bırakılması veya midenin fundus adı verilen yemek borusuna yakın bölümünün yetersiz çıkarılması gibi problemler olabilir. Ancak asıl problem hastanın yaşama şeklidir. Yani hastanın eski beslenme şeklini devam ettirmesi, yeme bozuklukları, fiziki aktivitenin bırakılması ve kontrolsüz psikolojik problem yeniden kilo alımını hızlandırabilir.

TÜRKİYE'DE ÜÇ KİŞİDEN BİRİ ŞİŞMAN

Türkiye İstatistik Kurumu raporlarına göre Türkiye’de üç kişiden biri aşırı kilolu ya da obez. Değişen hayat şartları, hareketsizlik ve zararlı beslenme alışkanlıkları sebebiyle bu oran giderek yükseliyor. Obezite sadece estetik bir problem olmaktan öte hipertansiyon, şeker, kardiyovasküler hastalıklar, uyku apnesi, astım, depresyon ve diğer psikolojik bozukluklarla kanseri de tetikliyor. Son veriler obezite sebebiyle hayatını kaybedenlerin, sigara sebebiyle ölenlerin sayısını geçerek dünyada ilk sıraya yerleştiğini gösteriyor.


UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...