Kızı Aslı Saba Abacı anlattı: Muazzez Abacı’nın son anları yürek burktu!
Muazzez Abacı’nın kızı Aslı Saba Abacı, annesinin hastanedeki son anlarını ilk kez anlattı. “Hayat doluydu, böyle bir şey aklımıza bile gelmezdi” diyen Abacı, anjiyo sonrası gelişen komplikasyonların süreci ağırlaştırdığını söyledi. Sanatçının cenazesinin Türkiye’ye getirileceği ve 17 Kasım'da Ankara’da tören düzenleneceği belirtildi.
ABD’de bulunduğu sırada geçirdiği kalp krizi nedeniyle hayatını kaybeden Türk sanat müziğinin önemli isimlerinden Muazzez Abacı’nın cenazesinin Türkiye’ye getirilmesine yönelik hazırlıklar devam ediyor. Abacı’nın naaşı, vefat ettiği New York eyaletindeki Rochester kentinden Maryland eyaletindeki Amerika Diyanet Merkezi'ne getirildi. Merhume sanatçının aile yakınlarının bir araya geldiği Diyanet Merkezi’nde Abacı’nın naaşının Türkiye’ye gönderilmesine eşlik edecek olan kızı Aslı Saba Abacı ve torunu Sera Anderson da yer aldı.
Aslı Abacı, İhlas Haber Ajansı’na verdiği röportajda, "Annemi iki hafta önce kalp kriziyle hastaneye götürdük. Ondan sonra hemen erkenden hastanedeydik. Hemen anjiyo yapıldı. Kalp damarı açıldı. Bir iki gün çok güzeldi. Gayet iyiydi. Fakat o anjiyonun komplikasyonu nedeniyle başka organlar da etkilendi. Bir türlü toparlanamadı. Yani böbrek, kalp bir şekilde anlaşamadı. Ondan sonra yoğun bakıma geçirmek zorunda kaldık. Ama yoğun bakımdayken de hep görüşüyorduk, konuşuyorduk. Bizim aklımıza böyle bir şey gelmedi."dedi.
Abacı, annesinin hastanede yaşanan süreçte kendilerini de rahatlattığını belirterek, “Biz hastaneye ilk gittiğimizde ‘Gerekirse kalp masajı yapalım mı, entübe edelim mi?’ gibi sorular sorulduğunda annem, ‘Yok canım benim öyle şeylere ihtiyacım olmaz’ demişti. Öyle hayat doluydu. Hiç aklımıza gelmeyecek bir şekilde son iki günde çok zorlanmış. Özellikle kalp yetmezliğe gidince kendisini o şekilde kaybettik maalesef” diye konuştu.
Abacı, hastanenin olayda ihmali olup olmadığına ilişkin sorulara, "Yapılan hiçbir şey tabii ki kasıtlı değildi. Ben de yeni duymaya başladım, anjiyodan sonra birçok kişide böyle komplikasyonlar olabiliyormuş. Antibiyotik tedavisine başlandı. Annem de o antibiyotiğe ters reaksiyon verdi. Ellerinden gelen her türlü yardımı yaptılar. Her şey yapıldı. Ben ayrıca anneme de her gün ‘Ne zaman istersen, ben eve gitmek istiyorum dersen hemen gideriz’ dedim. ‘Yok kalalım’ dedi. O da ilk defa bu kadar zorlandı tabii ki. ‘Bu kalp krizi çok zormuş’ dedi" cevabını verdi.
Aslı Saba Abacı, annesinin cenazesinin Türkiye’ye gönderilmesine ilişkin çalışmalarda Amerikan Diyanet Merkezi ve Kültür Bakanlığı’nın sağladığı yardımlar için teşekkürlerini ileterek, "İki gündür Türkiye’ye aynı uçakta dönelim diye uğraşıyorum. Annemin menajeri Taner budak da Türkiye’den çok takipte bulundu. Yarın Türkiye’ye geleceğiz. Atatürk Kültür Merkezi’nde bir seremoni düzenlenecek. Daha sonra annemi Ankara’da babasının yanına teslim edeceğim" dedi.
Hazırlıkların tamamlanmasının ardından Abacı'nın cenazesi Washington’dan Türk Hava Yolları aracılığıyla İstanbul’a gönderilmek üzere havalimanına getirilecek. Muazzez Abacı’nın Türkiye’deki cenaze töreninin 17 Kasım Pazartesi günü Ankara’da gerçekleştirilmesi bekleniyor. Ünlü sanatçının sevenleri ve sanat camiasının, söz konusu törene geniş katılım göstereceği öngörülüyor.
MUAZZEZ ABACI’NIN VEFATI
Muazzez Abacı, kızı Aslı Saba Abacı’yı ziyaret için bulunduğu ABD’de kalp krizi geçirmiş, hastaneye kaldırıldıktan sonra yoğun bakımda hayat mücadelesi vermişti. Abacı’nın ölüm haberi 12 Kasım tarihinde Menajeri Taner Budak tarafından duyurulmuştu. Budak sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Büyük bir üzüntüyle sanatçımız Muazzez Abacı’yı 12 Kasım 2025 tarihinde 78’inci doğum gününde kaybettik. Sevgisi, güler yüzü ve güzel kalbiyle daima hatırlanacak" ifadelerini kullanmıştı.
Budak, 31 Ekim’de yaptığı açıklamada, Abacı’nın geçtiğimiz hafta kalp rahatsızlığı nedeniyle anjiyo olduğunu ve kendisine stent takıldığını ifade etmiş ve Abacı’ya anjiyo sırasında verilen kontrastlı sıvının böbreklerinde sorun oluşturduğunu aktarmıştı. Budak ayrıca, Abacı’nın böbreklerin görevini tam anlamıyla yapamadığı için ciğerlerinin su topladığını ve bu nedenle nefes alma sorunu yaşadığını ifade ederek yoğun bakıma kaldırıldığını açıklamıştı.
