Akın Göksu

Biz de Beşiktaş taraftarıyız. Kulübe üye değiliz. Özellikle TRT döneminde görev yaparken taraftarlığımızı biraz da saklardık sık sık soranlara karşı.. Şimdi öyle değil. Medyanın yazı bölümüne geçince işler bir ölçüde kolaylaştı taraftar kimliği konusunda. Zaten yazılı basında genelde tuttuğunuz takıma göre görev veriliyor.

Dün akşam, Beşiktaş'a şapka çıkardık. Siyah beyazlılar mevsimin en iyi futbolunu ortaya koydu. Beşiktaş'ın, 4-4-2 düzeniyle başladığı mücadelede, geri dörtlüsüne fazla iş düşmedi.

Sonbaharın insan üzerindeki etkisi nedense diğer mevsimlere göre daha fazla hissedilir. Sebebini ben şöyle açıklayabiliyorum. Yazın sona ermesi, tatillerin geride kalması, yoğun bir iş döneminin tekrar önümüze gelmesi. Mesela sonbahardan kışa geçerken, yazdan sonbahara geçişteki hüznü asla yaşamıyoruz. Hatta kışın gelişini sonbahar bize alıştırdığı için böyle oluyor.

Geçen yıl Cem Papila'nın Samsun maçındaki tavrından sonra Beşiktaş camiası ayağa kalkmadı. Bu haftaki Trabzon maçından sonra ayağa kalkıyor.

Manchaster maçının öncesinde G.Saray yönetiminde bulunmuş sanatçı, yazar ve G.Saraylı Aziz Üstel'e, "Bu maçta F.Bahçe'yi tutuyor musun?" diye soruluyor. Rooney, F.Bahçe savunmasının içerisinde inanılmaz deparlar atıp kendine boş alanlar açarken, arkadaşları onu inanılmaz bir şekilde takip edip gol yollarına gönderiyorlar.

İnönü Stadı'nda 30 bin seyirci önünde hiç bir hakem gerekçeleri sağlam olmadan bu kadar sarı kart ve kırmızı kartı Beşiktaşlı futbolculara gösteremez.

Muğla Üniversitesi'nce Marmaris Hisarönü'nde düzenlenen ve geçen hafta içinde gerçekleşen bir toplantı vardı. Biz de Maltepe Üniversitesi olarak bu toplantıya katıldık.

Metin Oktay'ı rahmetle anıyoruz... Hakan Şükür ve Kâzım Kanat'a da teşekkür ediyoruz. Yunanistan maçından önce, Hakan Şükür ,45 dakika çalışma yaptı.

Seksenli yılların sonu... Bir F.Bahçe - Beşiktaş maçı var.. G.Saraylı bir taraftarla konuşuyoruz. "Beşiktaş yensin" diyor. Oysa F.Bahçe'nin galibiyeti G.Saray'ın işine yarayacak. "Olsun" diyor, "Fener'in rakibi düşman takımı olsa, yine Fener'i tutmam..." Şaka yapıyor sandım..

Ersun Yanal'ın Milli Takım'la yolculuğu şimdi başladı. Başladı da, bir yığın felaket çığırışları ilk maçların önünde gündeme oturtuldu.

Skor ne olursa olsun, bu Beşiktaş'ı affettirmez... Takımın 4-0 yenik durumdan sonra attığı goller hiçbir şeyi değiştirmez... Maça sadece gol atmak düşüncesiyle çıkan Beşiktaş, ne savunma önlemi alabildi, ne de taktik anlayışla sonucu etkileyebilecek bir oyun ortaya koydu.

Elvan Abeylegesse... Dişleri ağzından fırlayacakmış gibi... Küçücük bir kız. Etiyopyalı... Sen kalk gel oralardan, aileni ve kendini şu dünyada mutlu etmek için...

Del Bosque'nin açmazları çok fazla. Birincisi sol kanat için ısrarla getirdiği Juanfran, Carew yoksa bir işe yaramaz. Bunu ikinci yarıda Juanfran'ı oyundan alarak gösterdi. Oysa bu futbolcu yaptığı ortalarla göz doldurmuştu. Bir başka deyişle, ortalar Carew'likti ama bu defa Carew oyunda yoktu.

Alibeyköy deniz olmuş, insanlar evlerinin çatısında, balkonunda. Televizyondan izliyorum. Görevli, balkondaki vatandaşa, "Evi tahliye edin" diyor, vatandaş kararlı: "Çıkmam... Eşyalarım var benim..."

Bir kere 19 Mayısı Stadı'nda Beşiktaş taraftarı yok. Bu şunu gösteriyor açıkça, Beşiktaş bu sene taraftarını tatmin edemeyecek... Ne kadar gösteriş yapılırsa yapılsın, Beşiktaş taraftarı takımının ne olduğunu biliyor...

"Atletlerin eşit şartlarda yarışması..." Atletizmin değişmez ve şaşmaz şartıdır bu. Uluslararası Atletizm Federasyonu'nun da (İAAF) "değişmez prensibi"dir. Onun için "İAAF" bu şarttan asla vazgeçmez.

Del Bosque'ye soruyoruz: "Bir adamı önce hücüm bölgesinde, sonra sol kanatta oynatıyorsun 60. dakikada geri dörtlünün ortasına yerleştiriyorsun..."

Lig başlarken tek bir soru var. "Bizim takım nasıl?" Her sezon başında taraftar bunu merak ediyor.

Ben İbrahim Ege'nin durumuna çok üzülüyorum. Olayı görmedik, yaşamadık. Trabzonlu genç futbolcunun karşı cinsine ne niyetle hareket ettiğini de bilmiyoruz.

Biçimsel olarak karşılıklı 11 futbolcunun olduğu bir alanda futbol oynanır mı? Oynanır. Boş bir alanda karşılıklı iki kale oluşturursanız bu gerçekleşir. Peki bu maçta hakem olmazsa karşılaşma gerçekleşir mi? Biçimsel olarak olabilir.