Bakan Fidan'dan SDG'ye 'mutabakat' uyarısı! "Bir an evvel hayata geçirilmeli"
Dışişleri Bakanı Fidan, Suriye’de farklı dini ve etnik grupların huzur içinde yaşadığı bir ülke hedefini desteklediklerini belirterek, SDG ile başlatılan 10 Mart Mutabakatı sürecinin bir an evvel hayata geçirilmesinin bölgenin istikrarına büyük katkı sağlayacağını vurguladı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda milletvekillerine Bakanlığın 2026 yılı bütçesi sunumunu gerçekleştirdi. Bakan Fidan, küresel güç dengelerinin yeniden şekillendiği bir dönemde Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde çok boyutlu, ön alıcı, sağduyulu ve gerçekçi bir dış politika yürüttüğünü söyledi.
Fidan, Türkiye’nin yalnızca bölgesinde değil, dünyanın çeşitli coğrafyalarında barış ve istikrarı önceleyen diplomatik girişimlere öncülük ettiğini vurguladı.
"TARİHİ BİR EŞİKTEYİZ"
Gazze’deki saldırıların sadece bölgeyi değil küresel düzeni de etkilediğini belirten Bakan Fidan, İsrail yönetiminin saldırganlığını Lübnan, Suriye, Yemen, İran ve Katar’a yayarak bölgeyi istikrarsızlaştırdığını vurguladı. Bakan Fidan, "Gazze’de işlenen soykırımda şehit edilen Filistinli kardeşlerimizin sayısı 70 bini aşmıştır. Sahadaki bu vahşet, uluslararası toplumda bir uyanışa da vesile olmuştur. Ülkemizin de aktif çabaları neticesinde, 7 Ekim sonrasında İsrail’e koşulsuz destek veren ülkelerin dahi, bu hukuksuzluğun yanında duramadığı bir noktaya gelinmiştir. 11 ülkenin daha Filistin Devleti’ni tanımasıyla, iki devletli çözüm iradesi küresel bir mutabakata dönüşmüştür. Bugün gelinen noktada, BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesinden dördünün Filistin’i tanıdığı tarihi bir eşikteyiz" dedi.
Bakan Fidan, Türkiye’nin ateşkesin sağlanması ve insani yardımın kesintisiz ulaştırılması için yoğun çaba harcadığını, New York’ta başlayan liderler diplomasisinin 10 Ekim’de yürürlüğe giren mutabakat ve Şarm el-Şeyh Zirvesi ile somut sonuçlar doğurduğunu ifade etti.
Suriye'de terör örgütü için son 25 gün! "SDG’ye operasyona biz de destek veririz"
"TÜM KARADENİZ'E YAYILMASINI ÖNLEMEK İÇİN TEMASLAR YÜRÜTÜLÜYOR"
Rusya-Ukrayna savaşının dördüncü yılını tamamlamak üzere olduğunu hatırlatan Bakan Fidan, Türkiye’nin en başından beri ihtilafın diyalog ve diplomasi yoluyla çözülmesi gerektiğini savunduğunu söyledi. 2025 yılında İstanbul’da üç tur doğrudan görüşmeye ev sahipliği yaptıklarını belirten Fidan, "Son dönemde diplomatik çözüm arayışlarında sağlanan ivmeyle tüm taraflarla yakın temas ve eşgüdüm sürdürülmektedir. Diğer yandan, Karadeniz’de Münhasır Ekonomik Bölgemizde son dönemde meydana gelen hadiseler; bölgede seyir, can, mal ve çevre emniyeti bakımından riskler doğurmuştur. En başından itibaren yaptığımız uyarıların ne kadar yerinde olduğunu ispatlamıştır. Savaşın tüm Karadeniz sathına yayılmasının önlenmesi için tüm taraflarla temaslar yürütülmektedir. Bölgede dengenin ve istikrarın teminatı olan Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni titizlikle uygulamaya devam edeceğiz" dedi.
SDG'YE '10 MART MUTABAKATI' UYARISI
Fidan, Suriye’nin 8 Aralık itibarıyla geri dönülemez bir döneme girdiğini belirterek, Türkiye’nin bölge ülkeleriyle yakın eşgüdüm içinde çalıştığını aktardı.
Suriye’nin 13 yıl sonra İslam İşbirliği Teşkilatı üyeliğine dönmesinin Türkiye’nin diplomatik girişimleriyle gerçekleştiğini söyleyen Fidan, "Farklı dini ve etnik grupların huzur içinde bir arada yaşadığı bir Suriye hedefini desteklemekteyiz. Arapların, Türkmenlerin, Kürtlerin, Sünni, Dürzi, Hristiyan, Şii bütün kesimlerin eşit ve huzur içinde yaşadığı Suriye’yi görmek istiyoruz. Bu açıdan SDG ile başlatılan 10 Mart Mutabakatı sürecinin bir an evvel hayata geçirilmesinin ülkenin istikrarına büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz. Rejimin devrilmesinden bu yana, geçici koruma altındaki yaklaşık 560 bin Suriyeli kardeşimiz gönüllü, güvenli ve onurlu bir şekilde ülkelerine geri dönmüştür" dedi.
"KIBRIS MİLLİ DAVAMIZDIR"
Fidan, Türkiye’nin güney sınırlarında yürüttüğü stratejinin ayrılmaz bir parçasının Kıbrıs meselesi olduğunu belirterek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin uluslararası toplumda hak ettiği konuma ulaşmasının öncelikli hedef olduğunu söyledi.
Kıbrıslı Türklere yönelik "gayriinsani ambargoların kaldırılması" için girişimlerin kararlılıkla sürdürüldüğünü ifade eden Fidan, "Yunanistan’la olumlu gündemin geliştirilmesine yönelik irademizi muhafaza etmekteyiz. Batı Trakya Türk Azınlığı’nın haklarının korunması yönündeki girişimlerimizi, gerektiğinde mütekabil adımlar atmak suretiyle sürdürüyoruz. Doğu Akdeniz’de hakça paylaşım ilkesini savunmaya devam ediyor, hak ve çıkarlarımızı korumaya yönelik adımlarımızı kararlılıkla atıyoruz. Tüm Ege ihtilaflarının bir bütün olarak ele alınmasını ve bunlara uluslararası hukuk ve iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde anlamlı ve yapıcı bir diyalogla çözüm bulunmasını savunuyoruz. Ege Denizi ve Doğu Akdeniz'i bir istikrar ve refah bölgesi olarak görmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Bakanlığın 2024 Kesin Hesap verilerini de paylaşan Bakan Fidan, "2024 yılı Kesin Hesabına göre, Bakanlığımıza yıl sonu itibarıyla toplam 29,5 milyar TL ödenek tahsis edilmiştir. Harcamamız 26,6 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. 2026 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifiyle Bakanlığımıza 46,8 milyar TL ödenek tahsis edilmesi öngörülmektedir. Buna ilaveten, 9,3 milyar TL’si Ulusal Ajans ve AB programlarına ulusal katkı payı olmak üzere, AB Başkanlığı için 10,2 milyar TL, Türk Akreditasyon Kurumu için 478 milyon TL tutarında bütçe teklifi de onayınıza sunulmuştur" dedi.
