Yaz tatili öne çekilecek mi? Milli Eğitim Bakanı Tekin, canlı yayında açıkladı

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Yaz tatili öne çekilecek mi? Milli Eğitim Bakanı Tekin, canlı yayında açıkladı
Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, katıldığı bir televizyon canlı yayınında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Tekin, yaz tatilinin öne çekilip çekilmeyeceğiyle ilgili olarak, "Yok, bu hukuken mümkün değil. Yani bizim 180 iş günü okullarımızın açık olması lazım. Zaten hem temel eğitimden orta öğretime geçiş kapsamındaki sınavlar hem de yüksek öğretime geçiş kapsamındaki sınavlarda bu takvime göre planlanmış durumda. Bizim öyle bir hesabımız yok." dedi.

Okullarda yaz tatilinin erkene çekilmesiyle ilgili iddialara Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'den net cevap geldi. Bakan Tekin katıldığı bir canlı yayında yaptığı açıklamada yaz tatilinin öne çekilmesinin hukuken mümkün olmadığını ifade etti.

Milli Eğitim Bakanı Tekin, TRT Haber'de ülke gündemi ve eğitimdeki gelişmelere ilişkin TRT Haber Kanal Koordinatörü Mücahid Eker'in sorularını cevapladı.

"BUGÜN 1381 ENGELLİ ÖĞRETMEN ARKADAŞIMIZIN ATAMASI YAPILDI"

Bakan Tekin,"Bugün sabahleyin gün içerisinde 1381 engelli öğretmen arkadaşımızın ataması yapıldı. Onlara da hayırlı olsun diyerek başlayalım." diyerek şu ifadeleri kullandı:

"Milli Eğitim Bakanlığı çok büyük bir teşkilat. 81 il, 922 ilçe ve birçok yerleşim biriminde okulumuz, kurumumuz var. Dolayısıyla bu kadar kurumu ve bu kadar büyük bir yapıyı yönetmek için belli mevzuatlar ve kurallar silsilesi getirmeniz lazım. Bizde de hangi okulda kaç öğretmen olacak, hangi ilde ilçede kaç öğretmenimiz olacak ve bu öğretmenler ne kadar ders okutacaklar, ders vereceklerle ilgili bir hesaplama mekanizmamız var bizim. Norm kadro dediğimiz sistem böyle bir sistem. Tamamen bilimsel usullere göre bir öğretmenimizin maaş karşılığı okutmakla mükellef olduğu haftalık ders saati üzerinden bir hesap yapıyoruz. Bu hesabı yaparken de öğretmenimizin kadrosunun bulunduğu ya da herhangi bir okuldaki derslerin haftalık saatini hesap ediyoruz."

Bakan Tekin, "Örnek olsun diye söylüyorum. Diyelim ki bir okulda matematik dersi var. Haftada kaç saat okutuluyor? 100 saat ders okutulacak. 100 saati okutmak için bizim kaç öğretmene ihtiyacımız var? Onu hesap ediyoruz. Hesap ettikten sonra bu okul bazlı hesap, ilçe bazlı, il bazlı ve ülke bazlı hesap. Nihayetinde biz bakanlığa gelen, taşradan gelen verilerden hareketle objektif bir hesaplamamız var. Biz diyoruz ki bizim şu kadar saat matematik dersi okutuyoruz ilçe genelinde ve şu kadar öğretmene ihtiyacımız var. Bu bizim norm hesabımız. Biz branş bazlı olarak bu hesapları personel genel müdürlüğümüz şu elimdeki tabloda olduğu gibi raporlaştırır." dedi.

"HERHANGİ BİR BRANŞIN VEYA BİR ÖĞRETMENLİK ALANININ POZİTİF YA DA NEGATİF BİR AYRICALIĞI YOK"

"Atama takvimi geldiği zaman biz, öğretmenlik branşlarının isimlerini kapatırız biz." diyen Milli Eğitim Bakanı Tekin, şu ifadeleri kullandı:

"Elimizdeki kadro sayısı kaç? 15 bin… Bu 15.000 kadroyla bir matematiksel formülle orantı kurarız ve deriz ki işte ilk sıradaki burada bizim toplam o dersi okutacak öğretmen ihtiyacımız kaç? O ihtiyacın karşılığında elimizde kaç öğretmen var? Ve bize tahsis edilen yeni kadrolarda yüzdelik dilimi oradaki ihtiyaç açısından orantılandığımızda buraya kaç öğretmen atamamız gerekir diye yazarız buraya. Sonra burayı açarız. Sonra görürüz ki X branşına şu kadar öğretmen lazım, Y branşına şu kadar öğretmen lazım. Dolayısıyla bizim açımızdan herhangi bir branşın veya herhangi bir öğretmenlik alanının pozitif ya da negatif bir ayrıcalığı yok. Yani biz elimizde herhangi bir dersi okutmak için öğretmenimiz yokken, başka bir alanda ihtiyacımız olmadığı halde öğretmen almamızın bize ne faydası var? Bunu dikkatlice kamuoyunun ilgisine sunuyorum."

Bakan Tekin şunları kaydetti:

"Mesela yani sorumluluk sahibi olması gereken, kamuoyunu yanlış bilgilendirmemesi gereken bir siyasetçi çıkıyor, diyor ki şu derse şu kadar atamışlar. Örneklendiriyor… Mesela tarihe ya da edebiyata işte 29 tane kadro vermişler. Şimdi bakın biz öyle bakmıyoruz mevzuya. Biz elimizdeki ihtiyaç açısından bakıyoruz. Aslında bu iftirayı bize yapan, bu yalanı kamuoyunda söyleyen kişi bile zımnen şunu kabul ediyor. Biz onun dahi önemsediği, onun çok farklı bir yere oturttuğu bu derslerle ilgili AK Parti iktidarları döneminde demek ki yıllara sari olarak o alanlarda çok fazla öğretmen atamışız. Hani o söyledikleri fizik, kimya, biyoloji. Şu an ihtiyacımızdan daha fazla öğretmen var orada demektir bu. Şimdi bu, bunu kabul etmek gerekiyor. Bunu iddia eden kişiler gelsin bana desin ki 'Şu branşta siz, hesabınızı göre yanlış bir iş yaptınız. Sizin formülünüz tutarsız.'"

"BU ELEŞTİRİLER ÇOK TUTARLI ELEŞTİRİLER DEĞİL"

"Ben burada kul hakkı yememek için çaba sarf ediyorum." diyen Milli Eğitim Bakanı Tekin, "Herhangi bir branştaki atama bekleyen öğretmen arkadaşımızın diğer branştan benim gözümde hiçbir farkı yok. Ben ihtiyacım açısından değerlendiriyorum. Benim edebiyatçıya ihtiyacım varsa edebiyatçı alırım. Başka bir alana ihtiyacım varsa onu alırız. Bu bizim hesabımız tamamen rasyonel, tamamen bilimsel kriterlere göre ve formüle edilmiş bir hesap. Sadece ben yapmıyorum bunu. Bu bakanlıkta benim bildiğim, hani eskiden beri, en azından benim müsteşarlığımdan beri bu böyle yürür. Hiçbir bakan arkadaşımız, hiçbir genel müdür arkadaşımız ihtiyacı olan bir branş varken, ihtiyacı olmayan bir alanda öğretmen alıp kamu kaynaklarını israf etmek veya bir başka bölgedeki çocuklarımızın öğretmensiz kalmasına göz yummak gibi ilkesiz bir davranış içerisinde olmaz. Dolayısıyla bu eleştiriler çok tutarlı eleştiriler değil. Biz yaptığımız işin arkasındayız. Çünkü gerçekten ihtiyacımıza göre bir dağılım yaptık. Bundan sonrakilerinde de böyle yapacağız." ifadelerini kullandı.

"SON KPSS GEÇTİĞİMİZ YIL, YANİ 2024 YILINDA YAPILDI"

Bakan Tekin öğretmen atamalarıyla ilgili olarak, "Geçen yıl öğretmen istihdam süreci ile ilgili köklü bir değişiklik yaptık. Öğretmenlik Mesleği Hakkında Kanun'la birlikte Milli Eğitim Akademisi'ni de kurduk ve öğretmen istihdam yöntemini değiştirdik. Fakat kanunun çıktığı tarih itibariyle KPSS sınavına giren öğretmen adayı arkadaşlarımız da vardı. Dolayısıyla biz o KPSS sınavına giren öğretmen arkadaşlarımızın bir mağduriyet yaşamaması için bunu şöyle tanımladık. Dedik ki 2024 yılında KPSS sınavına giren arkadaşlarımızdan da öğretmen ataması yapacağız. Önümüzdeki temmuz ayında ÖSYM tarafından yapılacak 'Akademiye Giriş Sınavıyla da öğretmen ataması yapacağız ve bu yıl öğretmen adayı arkadaşlarımız için KPSS sınavı yapılmayacak' dedik. Yani son öğretmen adayı arkadaşlarımız için söylüyorum. Son KPSS sınavı geçtiğimiz yıl, yani 2024 yılında yapıldı ve artık öğretmen adayı arkadaşlarımız için KPSS sınavı yapılmayacak." dedi.

Bakan Tekin, sözlerinin devamında şunları söyledi:

"Fakat 2024 KPSS'sine giren arkadaşlarımızın bir mağduriyet yaşamaması için biz bu yıl bize Cumhurbaşkanlığı Strateji Başkanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile yaptığımız görüşmeler neticesinde bize tahsis edilen 25 bin kadroyu bu iki grup için ayırdık. 2024 yılında KPSS'ye giren öğretmen adayı arkadaşlarımız için 15 bin kadro tahsisi yaptık. Temmuz ayında yapılacak akademiye giriş sınavıyla aramıza katılacak arkadaşlarımız için ise 10 bin. Dolayısıyla bizim şu anda elimizde bu anlamda iki farklı hukuki işlem yürütüyoruz. Bunlardan bir tanesi 2024 KPSS'sine göre istihdam edeceğimiz arkadaşlarımız. Onların, onların prosedürü belli. Onlarda şöyle yapıyoruz: KPSS biz şimdi branş dağılımlarını açıkladık. Buna göre başvuruları alacağız ve kanuna göre her bir aday için 3 katı adayı mülakata davet edeceğiz. Yani 15 bin öğretmen arkadaşımız için 45 bin öğretmen adayı arkadaşımız mülakata davet edilecekler. KPSS puanındaki puan üstünlüğüne göre ve kendilerine tanımladığımız bölgelerde veya sınav alanlarında mülakat sınavlarına girecekler. Mülakat sınavından sonra da başarılı olanlar atamasını yapacağız. Ardından da akademiyle ilgili süreç başlayacak. Şu anda bu yıl yapacağımız uygulamayla öğretmenlerin istihdamında mülakat mekanizması tamamen kalkıyor. Önümüzdeki dönemde, AGS diyoruz biz kısaca, Akademiye Giriş Sınavı ile beraber artık öğretmen adayı arkadaşlarımızın çoklu değerlendirmeye tabi tutulduğu başka bir sistem başlıyor. O ayrı bir mekanizma."

Milli Eğitim Bakanı Tekin, "Başka bir model de tabii ki getiriliyor. Tabii bu bunları yaparken bizim çıkış noktamız öğretmen istihdamıyla ilgili süreci dünyada, yeni uygulamaya başlanılan ve daha verimli olduğu düşünülen yeni bir mekanizmayla, lisans programları sonrasında ihtiyaç duyulan alanlarda hem saha hem de teorik olarak eğitimlerinin ilgili kurumlara göre verildiği yeni bir mekanizmayla atama süreci oluşsun diye bunu yaptık. Ama bunun sonucunda dediğim gibi hem seçim daha uzun vadede olacak hem de öğretmen adayı arkadaşlarımızın bizim programlarımızla, yani Milli Eğitim Bakanlığı'nın Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın onayladığı, ilgili genel müdürlükler tarafından yapılan programlarla uygunluğu, hem de bizim okul türlerimiz açısından öğretmen adayı arkadaşlarımızın hem öğrenci profilleri hem de okullarımızın bulundukları bölgelerin sosyoekonomik koşullarına uyumu açısından bir eğitim süreci de olmuş olacak." dedi.

"Bizim mevcut sistemle ilgili hem bizim yaptığımız tespitler hem de uluslararası bu konularla ilgili değerlendirme ve raporlama yapan mekanizmaların geliştirdiği, getirdiği eleştiriler ışığında biz bir kurgu yaptık." diyen Bakan Tekin şunları kaydetti:

"Bu yaptığımız kurguyu yapmadan önce de birçok dünya örneğini inceledik. Kaldı ki bu yeni de değil. 1980'li yılların sonundan itibaren Türkiye'de Öğretmen Akademisi ya da Milli Eğitim Akademisi adıyla böyle bir yapının kurulması hep tartışılageldi. İhtiyaç olduğu konuşuldu. Şimdi hayata geçiriyoruz. Ne yapacağız? Akademiye Giriş Sınavı ile beraber o sınava giren arkadaşlarımızdan Milli Eğitim Akademisi'nde eğitim almaya hak kazanan arkadaşlarımızı 10 bin arkadaşımızı belirledik. Bu 10 bin arkadaşımızla ilgili şimdi Akademi Başkanlığımız hem teorik hem de pratik yani uygulamaya ilişkin bir 14 aylık eğitim programı oluşturuyorlar. Bu 14 ayın içerisinde bir kısmı teorik. Bu teorik eğitimin içerisinde bir bizim Bakanlığımızın, yani siz matematik bölümü mezunusunuz. Biz sizin matematik bölümü mezunu olmanız yanında bir de Milli Eğitim Bakanlığı'nın okullarında uygulanan matematik müfredatıyla ilgili sizi bilgilendireceğiz. Yani bu müfredatın ne olduğu, bunların nasıl anlatılması gerektiğine dair sizi yani öğretmen adayı arkadaşımızı bir teorik olarak bu eğitimi alacağız."

Bakan Tekin şu ifadeleri kullandı:

"İki teorik eğitimden sonra da uygulama eğitimini alacağız. Bizim birleştirilmiş sınıflarımız var, taşımalı eğitim yapan okullarımız var, şehir merkezlerinde sosyoekonomik göstergeler açısından daha iyi durumda olan okullarımız var. YİBO'larımız var, işte Anadolu liselerimiz, meslek liselerimiz, çok programlı okullarımız, bunların hepsi farklı farklı okul türleri. Şu anda halihazırda üniversitelerden mezun olan arkadaşlarımız bu okul türleri hakkında hiçbir bilgisi olmadığı gibi görmemiş durumdalar. Biz dolayısıyla biz diyoruz ki öğretmen adayı arkadaşımız hangi okul türüne atanacağını bilmiyoruz ama biz bütün okul türlerimizde yani atanacağı branşla ilgili bütün okul türlerimizde, okul kategorilerimizde gitsin pratik eğitimini alsın. Eğitimini aldığı yerde de her gittiği yerdeki birlikte derse girdiği uzman ya da başöğretmen düzeyindeki arkadaşımız öğretmen adayı arkadaşımızla ilgili bizim hazırladığımız bir ölçme değerlendirme mekanizmasıyla bir değerlendirme formu dolduracak. Öğretmen adayı arkadaşımız bu uygulama eğitimlerini tamamladığında işte üç hafta diyelim Mücahit Bey'in yanına gitti. 3 hafta benim yanımdaydı. 3 hafta başka bir arkadaşımız. Bizim hepimiz öğretmen adayı arkadaşımızla ilgili ilgili genel müdürlüklerin hazırladığı bir değerlendirme formu dolduruyorlar. Bu form neticesinde de ilgili arkadaşımızın atamaya esas puanı ortaya çıkıyor ve akademi eğitimini tamamladıktan sonra da göreve başlayacağı yere göndermiş olacağız kendisini."

"ÖSYM ile daha önce KPSS ile beraber yürüttüğümüz süreçte de şöyle bir sıkıntımız var." diyen Bakan Tekin, "Bazı branşlarda Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi dediğimiz ilave bir test yapıyorduk. Yani matematik öğretmeni için bunu yapabiliyoruz ama bazı branşlarda da yapamıyoruz. Yani ÖSYM'nin teknik kapasitesi de sınava girecek aday sayısı da buna uygun olmadığı için yapılamıyordu. Dolayısıyla şimdi bir aynı sistem üç aşağı beş yukarı devam ediyor. Akademiye Giriş Sınavı da iki kategoride. Bir, alan bilgisi testine girecek arkadaşlarımız olacak. Bir de hem alan bilgisine hem de, yani bu arkadaşlarımız hem alan bilgisine hem de AGS sınavına girecekler. Bir de alan bilgisi testi olmayan arkadaşlarımızın girdiği normal AGS sınavı var. O da hemen hemen KPSS ile aynı sınav. Sadece biz içerisine Türk Eğitim Tarihi ile ilgili, Bakanlığımızın uyguladığı programlarla ilgili bazı başlıklar koyduk. Onunla ilgili detayları da hangi branştan, hangi alandan kaç soru sorulacağını, hem bizim Milli Eğitim Akademisi'nin hem de ÖSYM'nin karşılıklı olarak imzaladıkları protokolün metninde de var. ÖSYM'nin sayfasından da bulabilirler. Çok detaylıca her şey açıklanmış durumda orada." ifadelerini kullandı.

İstanbul'un Silivri İlçesi açıklarında 23 Nisan'da meydana gelen 6,2'lik depreme ilişkin olarak da konuşan Bakan Tekin şunları söyledi:

"O gün itibariyle biz o saatte Sayın Cumhurbaşkanımızın makamında 23 Nisan sebebiyle Anadolu'nun değişik illerinden getirdiğimiz öğrenci arkadaşlarımızı Cumhurbaşkanımızla buluşturmuştuk. Deprem ile ilgili haber gelir gelmez biz hemen bir koordinasyon oluşturduk il müdürlerimizden. Yani sadece İstanbul değil, çevre illerde de hissedildi biliyorsunuz. Kocaeli, Sakarya, Yalova, Balıkesir, Tekirdağ gibi illerimizden de hissedildi. Bu il müdürlerimize direkt anında biz hemen okullarımızda herhangi bir hasar durumu olup olmadığının tespitiyle ilgili bilgiler aldık. Sadece İstanbul'da bir okulumuzda sıva çatlakları olduğuna dair bize bilgi geldi. Biz onun üzerine tedirginlik ya da bu anlamda kamuoyunda bir olumsuzluk yaşanmasın diye bizim okullarımızda bir sıkıntı yok. Yarın okullarımızın eğitim öğretim süreci devam edecek durumda ve biz devam et deyip planlıyoruz diye açıklama yaptık."

Bakan Tekin, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:

"Ardından İçişleri Bakanlığımız vatandaşların tedirginliğinden hareketle okullarımızı gün içerisinde ve akşam deprem sebebiyle evini ya da işte konakladığı yeri riskli gören vatandaşların kalabilecekleri, konaklayabilecekleri alanlar olarak kullanabileceklerini söyledikleri için bizden dediler ki bize okullarımızı iki gün için en azından böyle ihtiyaç duyduğunda duyduğumuzda kullanabilmemiz açısından okulları tatil eder misiniz dediler. Biz okullarımızı tatil ettik. Şimdi bu mevzu böyle. İkincisi, bakın bu çok önemli bir nokta. Sayın Cumhurbaşkanımız Belediye Başkanlığından geliyor. Ve İstanbul gibi bir deprem riski olan bir ilde belediye başkanlığı yapmış. Dolayısıyla okullarımızın hem inşa sürecinde hem de depreme dayanıklı, mevcut okulların depreme dayanıklılığı ile ilgili konularda çok hassas."

ERKEN TATİL OLACAK MI?

"Yaz tatili erkene alınacak mı?" sorusunu da cevaplayan Bakan Tekin şu ifadeleri kullandı:

"Yok, bu hukuken mümkün değil. Yani bizim 180 iş günü okullarımızın açık olması lazım. Şimdi bilmeyenler şöyle diyorlar. Diyorlar ki bu şimdi erken tatil yapın, okulların başlangıcını da erkene alın. Ama o başka. Yani o önümüzdeki yılın hesabı. O önümüzdeki yılın 180 gününün hesabı. Biz bu yılın 180 gününü bir şekilde tamamlamamız lazım. Hukuki olarak bu mümkün değil. Bizim de öyle bir planlamamız yok. Zaten hem temel eğitimden orta öğretime geçiş kapsamındaki sınavlar hem de yüksek öğretime geçiş kapsamındaki sınavlarda bu takvime göre planlanmış durumda. Bizim öyle bir hesabımız yok. Zaten bayram sonrası da 2 hafta. Yani tek birkaç gün olsa bu tartışılabiliriz ama 2 haftalık bir süreç söz konusu. Dolayısıyla bizim gündemimizde böyle bir şey yok."

Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...