Seçil Erzan 'Asıl ben dolandırıldım' dedi: Fon düzeneğini Fatih Terim biliyordu

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Seçil Erzan 'Asıl ben dolandırıldım' dedi: Fon düzeneğini Fatih Terim biliyordu

Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Kamuoyunda 'Fatih Terim Fonu' olarak bilinen milyonlarca dolarlık vurgun olayında tutuklu yargılanan eski Denizbank Şube Müdürü Seçil Erzan'ın mahkemedeki savunmasında, "Fon denen bir şey çıktı. İradem dışında oldu bu. Ben dolandırıldım. Borçlu duruma düşen benim. İnsanlar mal mülk sahibi oldular" dediği öğrenildi. Borç sarmalına nasıl girdiğini açıkladı. İşte detaylar...

Gizli fon adı altında futbol camiası ve iş dünyasından birçok ismi dolandırdığı iddia edilen eski Debizbank Şube Müdürü Seçil Erzan'ın İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yatgılandığı davada 20 Kasım'daki savunması ortaya çıktı. 

Davanın Sesli ve Görüntülü Bilgi Sistemi (SEGBİS) ile kaydedilen duruşması geçen gün 174 sayfalık tutanak haline getirildi. Aralarında tanınmış futbolcular Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 19 kişiyi yaklaşık 25 milyon dolar ile 7 milyon 384 bin lira dolandırdığı iddiasıyla yargılanan Seçil Erzan'ın kendisini, "Ben dolandırıldım. Borçlu duruma düşen benim. İnsanlar mal mülk sahibi oldular" sözleriyle savunduğu öğrenildi. 

Seçil Erzan paralar nerede olduğu sorusuna ise, "Birilerinin evlerinde, arabasında, kolundaki saatlerde, yurt dışı seyahatlerinde, ikinci evlerinde, üçüncü yazlıklarında, cebinde..." cevabını verdi. 

HER ŞEY FATİH TERİM'İN PARASIYLA BAŞLADI

Erzan savunmasında 2011 yılında bir yakını tarafından verilen parayı borsada batırdığını, sonradan toparlandığını ve 2021’e kadar borcunun olmadığınıi Fatih Terim’in parasını işletince borç sarmalına girdiğini söylüyor. Gazeteci İsmail Saymaz'ın bugünkü köşe yazısında aktardığı tutanaktan çarpıcı kısımlar şöyle:

MAHKEME BAŞKANI: Yakınlarınız para verdi. Siz değerlendiriyor muydunuz parayı? 

ERZAN: Evet, değerlendiriyordum. O yakınlarım şimdi diyor ki “Bilgimiz dışında para çekti.” Öyle bir şey yok. Herkes kendi rızasıyla... O dönemde değerlendiriyordum, halka arzlara giriyordum. Ödeyemediğim zaman kredi çekiyordum.

MAHKEME BAŞKANI: Neden böyle bir şey yapıyordunuz? 

ERZAN: Ortak paydamız, paradan para kazanmaktı. Ama kazanmadım bugüne kadar. 

MAHKEME BAŞKANI: 2020 yılından sonra...

ERZAN: Gayri kaydi kazançla çoğaltmak isteyen birisi parasını teslim etti bana.

MAHKEME BAŞKANI: Kim bu?

SANIK SEÇİL ERZAN: Galatasaray’dan birisi. 

(Bu aşamada isim vermiyor) O dönem kulüpten ayrıldı. Her istediğinde hayatını devam ettirmek ve ödemelerini yapması için para ödüyordum, “Hayır” diyemiyordum. 

MAHKEME BAŞKANI: Size bir miktar para verdi.

ERZAN: Evet, elden. 

MAHKEME BAŞKANI: İhtiyaç oldukça gönderiyordunuz. 

ERZAN: İstediği para, verdiği paradan çok çok çok fazla olmaya başladı ve hayır diyemedim. 

MAHKEME BAŞKANI: Herhalde para giriş çıkışı oluyordu. 

ERZAN: Hayır, bir defa oldu. 300 bin dolar gibi bir şeydi.

MAHKEME BAŞKANI: Peyderpey veriyordunuz.

ERZAN: Ya 50 bin dolar isteniyordu, ödeniyordu. 100 bin dolar isteniyordu, ödeniyordu.

'EN BÜYÜK KORKUM BANKADAN ATTIRILMAKTI'

MAHKEME BAŞKANI: Hayır diyemediniz.

ERZAN: Demedim, diyemedim. Ne yapıyordum? Bu paranın üretilmesi gerekiyor. Kendim ipotek verdim, araba sattım, Florya’daki evimizi sattım. Kuzenlerimin parası gelip gidiyordu, onlardan ödüyordum. Sonra çok fazla almaya başladı. 2021 Temmuz’a kadar sorun yoktu. 

Ta ki, ismini vermek istemediğim iki kişi; (Ayhan Akman’ı ve Fırat Özdemir’i kastediyor) benden para alan insanların çok kazandığını bildiğinden dolayı ilk önce birisi geldi, daha sonra öbürünü getirdi. Bir verdilerse 100 almaya, 200-300 istemeye başladılar ve son veremedim, tehdit edilmeye başladım. En büyük korkum bankadan attırılmaktı.

Savcı,“İlk kim geldi size?” diye sordu. 

İlk başta Terim’in adını vermeyen Erzan, sorular karşısında “Tamam” dedi.

MAHKEME BAŞKANI: Herkes anladı kim olduğunu. Fatih Terim mi bu bahsettiğiniz kişi? 

ERZAN: Herkes sözüne güveniyordu.

MAHKEME BAŞKANI: 300 bin dolar diye bahsettiğiniz bu kişi, Terim miydi? 

ERZAN: Tamam. 

Mahkeme başkanı “Terim’i tanıyor musun?” diye sordu. 

ERZAN: Tanıyorum.

MAHKEME BAŞKANI: Oldu mu aranızda para alışverişi?

ERZAN: Evet.

MAHKEME BAŞKANI: Borcunuz var mı?

ERZAN: Asla yok.

'FON DÜZENEĞİNİ TERİM BİLİYORDU'

Erzan, sorguda Terim’in damadı Volkan Bahçekapılı üzerinden Emre Belözoğlu’nun parasını aldığını anlatırken, fon düzeneğini Terim’in bildiğini ima ediyor. Bahçekapılı’nın kayınpeder referansıyla geldiğini kaydediyor.    

ERZAN: Bahçekapılı, ailesinde beni iyi tanıdıkları, sevdikleri, bankacılık işlemlerinde bilinirliğim olduğu için referansla geldi. Teyit ederek geldi kayınpederinden. 

AVUKAT ŞEKİP MASTUROĞLU: Kayınpederi kim? 

ERZAN: Fatih Terim. 

'PARA KOLUNDAKİ SAATLERDE, EVLERİNDE...'

ERZAN: Dolandırıcı olsaydım, gemi batar, ben kurtulurdum. Bakiyenin birilerinin evlerinde, arabasında, kolundaki saatlerde, yurt dışı seyahatlerinde, ikinci evlerinde, üçüncü yazlıklarında, cebinde olduğunu herkesin bildiğini biliyorum. 

Herkes bana ikna (olmuş halde) geliyordu. 2011’de Denizbank Florya Şubesi’ne müdür oldum. Galatasaray Metin Oktay Tesisleri Florya’da olduğu için bankacılık işlemlerinden dolayı camiada bilinirliğim oldu. 

'BEN DOLANDIRILDIM'

Ben dolandırıldım. Fon denen birşey çıktı. İradem dışında oldu bu. Galatasaray’daki futbolcularla yakın olduğum dönemde paralarını değerlendirme konusunda destek oluyordum, doğru ürünler, arsa almalarını sağlıyordum. İnsanların parasını zimmetle almadım. Birileri beni dolandırdı, ben de bu duruma geldim. 

Annemi yaka paça dışarı attı tefeciler. Arabamı sattım, her şeyi sattım. Bu insanların faiz adı altında aza değil, normale tamah etmemeleri beni bu hale getirdi. Yüzlerce senet verdim. 

'ÖNÜME MERMİ KOYDULAR'

Şubata kadar problem yoktu, ana para ödeniyordu. Fakat şubattan sonra inanılmaz baskı altına girdim. Yani 7/24 evime geldiler, kapılar yumruklandı, bankada beni esir aldılar. Arabama GPS taktılar. Kolumdan saatimi aldılar. Tartakladılar. Önüme mermi koydular. Aklımı oynatacak gibiydim. Beni tehdit edip “Bankadan seni işten attıracağız” dediler. 

Kağıt parçası istiyorlardı, kağıt parçasına yazıyordum. Çünkü “Bu sizin paranız, size borçluyum” demek içindi. 

'Doğruyu söylemiyorsun, bankanın üst düzey yöneticileriyle para paylaşılıyor. Sen yurt dışına götürdün...(diyorlardı.)’  Senaryolar üretilmeye başlandı.

Düzenleyen:  - Gündem
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...