Yenidogan Çetesi davasinda Emrullah Erdinç isyan etti: Adalet arayisimiz yogun bakimda, çete yogun savunmada
Yenidoğan Çetesi davasının 4.gününde duruşmaların özetini paylaşan gazeteci Emrullah Erdinç, savunma kanadına tepki gösterdi. Duruşmada 10 bebekten sadece üçünün avukatının olduğunu ve 1 avukatın soru sorduğunu söyleyen Erdinç salonun sanık avukatlarıyla dolu olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin son dönemlerde en büyük sağlık skandalı Yenidoğan Çetesi üyelerinin yargılanmasına başlandı. Para için bebekleri öldüren çete üyeleri Bakırköy Adliyesi'nde kendilerini savunuyor.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, 22'si tutuklu 47 sanık hakkında 1399 sayfalık bir iddianame hazırladı. İddianamede, hayatını kaybeden 10 bebek "maktul", beş kişi "müşteki", Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğü "suçtan zarar gören", sağlık şirketleri ve hastaneler "malen sorumlu", 47 kişi de "sanık" olarak yer alıyor.
Yenidoğan Çetesi davasında Emrullah Erdinç isyan etti: Adalet arayışımız yoğun bakımda, çete yoğun savunmada - 1. Resim
Davanın ilk 3 gününün özetini sosyal medya hesabından paylaşan Gazeteci Emrullah Erdinç, mağdur ailelerin ve bebeklerin savunulmadığını söyledi.
"Adalet arayışımız yoğun bakımda, çete yoğun savunmada" ifadelerini kullanan Erdinç, duruşmada yalnızca 3 ailenin avukatının olduğunu söyledi.
Yenidoğan Çetesi davasında Emrullah Erdinç isyan etti: Adalet arayışımız yoğun bakımda, çete yoğun savunmada - 2. Resim
"10 BEBEKTEN BİRİNİN AVUKATI SORU SORUYOR"
Sanıkların avukat ordusuyla kendilerini savunduğunu söyleyen Erdinç'in paylaşımı şu şekilde:
Koruyamadığımız bebeklerimizi mahkemede de yeteri kadar savunamıyoruz. ( Mahkeme heyetini ayrı tutuyorum ). Adalet arayışımız yoğun bakımda, çete yoğun savunmada.
Fırat Sarı
Çete lideri Fırat Sarı
Açıklayayım;
Bilirkişi raporunda, bu çetenin 12 bebeğin hayatına mal olduğu tespiti var ama iddianamede 10 bebek bulunuyor. Mahkeme salonundaysa, bu 10 bebekten sadece 1'inin avukatı soru soruyor. (Kaya bebek) Duruşmaya da yalnızca 3 ailenin avukatı gördüm.
Bu çetenin ve hastanelerin ipliğini pazara çıkarmak, suçlarını bir bir ortaya dökmek için müşteki avukatlarının hem daha çok hem de daha aktif olması önemli.
Şu an gelinen noktada sanıkların hepsi sahteciliği ve dolandırıcılığı kabul ediyor. Cinayetlerle ilgili kimse sorumluluk almıyor. Bebek ölümleri değil de dolandırıcılık davasıymış gibi savunma yapılıyor.
Tapelerde, bilirkişi raporunda adı geçen mağdur aileler davaya müdahil olmak istedi. Ancak onların talebi de iddianamede olmadıkları için, suçtan zarar gören tanımına girmedikleri gerekçesiyle kabul görmedi.
Aileler salonda ancak hayatlarını karartan çeteye hesap soramıyor. Umarım ek iddianame ile o aileler de mağdur sıfatıyla dosya da yerini alır.