Anksiyete ile bir bağı olabilir mi? Overthinking Sendromu hayatınızı esir almasın

Zihninizi sürekli meşgul eden düşünceler nedeniyle günlük yaşamda odaklanmakta zorlanıyor musunuz? Geçmişte yaşadığınız olayları defalarca zihninizde canlandırıyor, gelecekle ilgili olumsuz senaryolar yazıyorsanız aşırı düşünmenin kıskacında olabilirsiniz. “Overthinking” olarak da adlandırılan durum, hem ruhsal hem fiziksel sağlığı ciddi anlamda etkileyebilir. Üstelik sadece bir düşünme biçimi değil, zamanla anksiyete gibi psikolojik rahatsızlıklarla da iç içe geçebilir.
Aşırı düşünme, çoğu zaman bir şeyleri çözmeye çalıştığımızı zannettiğimiz halde, çözüm üretmek yerine zihinsel yorgunlukla sonuçlanır. Kişi, farkında olmadan hayatını olumsuz duygulara teslim edebilir. Bu nedenle overthinking sendromunu tanımak ve bununla başa çıkmanın yollarını öğrenmek oldukça önemlidir.
OVERTHINKING NEDİR VE NASIL ORTAYA ÇIKAR?
Aşırı düşünme durumu zihnin aynı konu üzerinde tekrar tekrar durması, farklı senaryolar oluşturması ve bunlar üzerinde sürekli analiz yapması anlamına gelir. Bu durum çoğu zaman “bir sonuca varma çabası” gibi görünse de aslında kişinin zihinsel enerjisini tüketen, yıpratıcı bir döngü haline dönüşebilir.
Kontrol edilmesi güç olaylara karşı kişi, çözüm üretmek yerine kontrolsüz düşünceler arasında sıkışıp kalabilir.
Sürekli geçmişte yaşanan bir olayı düşünmek, gelecekle ilgili varsayımlar kurmak ve en kötü ihtimaller üzerinden zihinsel planlamalar yapmak, overthinking’in karakteristik davranışlarıdır. Bu düşünce kalıpları günlük yaşantıyı etkilemekle kalmaz, uyku bozukluklarından konsantrasyon eksikliğine kadar pek çok soruna zemin hazırlar.
ANKSİYETE VE AŞIRI DÜŞÜNME ARASINDAKİ İLİŞKİ
Aşırı düşünme çoğu zaman kaygı bozukluklarının bir parçası olarak karşımıza çıkar. Anksiyete, bireyin gelecekle ilgili kontrolsüz korkular yaşamasına neden olurken, bu durum sürekli düşünme ihtiyacını tetikleyebilir. Düşünceler giderek daha karamsar bir hal aldığında, bireyin günlük işlevselliği ciddi şekilde bozulabilir.
Araştırmalar özellikle sınav kaygısı, sosyal fobi ya da karar verme problemleri yaşayan bireylerde overthinking davranışının daha sık görüldüğünü ortaya koyuyor.
Kısır döngü şeklinde ilerleyen bu süreçte kişi hem kaygılandığı için düşünür, hem de düşündükçe kaygısı daha da artar. Bu durum bir süre sonra zihinsel bir yorgunluğa ve duygusal tükenmişliğe yol açabilir.
OVERTHINKING BELİRTİLERİ NELERDİR?
Aşırı düşünmenin en yaygın belirtileri arasında sürekli endişe hali, uykuya dalamama, karar verme zorluğu ve zihinsel olarak tükenmiş hissetme yer alır. Kişi genellikle en kötü senaryolar üzerine odaklanır ve yaşanan her olayda “acaba şöyle olsaydı ne olurdu?” tarzı sorgulamalarla zihnini yorar.
Aynı zamanda geçmişte yaşanan olaylara takılıp kalmak ya da geleceğe dair olumsuz düşünceleri sık sık kurmak da tipik işaretlerdir. Bu kişiler, gündelik bir konuşma sırasında bile ne söyleyeceğini düşünmekten anı kaçırabilir.
Zamanla bu düşünceler fiziksel belirtilerle de kendini gösterir; baş ağrısı, kas gerginliği, mide problemleri ve genel yorgunluk hali gibi.
ÇÖZÜM ODAKLI DÜŞÜNMEYİ ÖĞRENMEK MÜMKÜN
Aşırı düşünme davranışının temelinde genellikle kontrol etme arzusu ve belirsizliğe karşı tahammülsüzlük yatar. Bu nedenle çözüme odaklanmak ve anda kalmayı öğrenmek önemlidir. Olumsuz düşünceler karşısında "bu düşünce bana şu an ne kazandırıyor?" diye sormak, zihinsel süreci kontrol altına almanın ilk adımı olacaktır.
Geçmişe dönük pişmanlıklar veya gelecek kaygıları yerine, bugüne odaklanmak, hem zihinsel hem de duygusal esenliği artırır. Yani her düşünceyi mutlak doğru olarak kabul etmek yerine, onları sorgulamak ve alternatif yollar aramak, aşırı düşünme döngüsünü kırmaya yardımcı olur.
BİLİŞSEL DAVRANIŞÇI TERAPİ VE DESTEKLEYİCİ UYGULAMALAR
Aşırı düşünme sorunu tek başına bir hastalık olmasa da, birçok psikolojik sorunla birlikte görülebilir. Psikolojik destek almak, zihinsel süreçleri yeniden yapılandırmak açısından oldukça önemlidir.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) kişinin olumsuz düşünce kalıplarını fark etmesini ve bunları daha sağlıklı düşüncelerle değiştirmesini sağlar.
BDT’ye ek olarak mindfulness (anda kalma), meditasyon, egzersiz ve kreatif aktiviteler de overthinking ile başa çıkmada etkili yöntemlerdir. Günlük tutmak, hobilerle ilgilenmek ve bedeni hareket ettirmek, zihinsel rahatlama üzerinde olumlu etkiler oluşturur.
OVERTHINKING SENDROMU KADERİNİZ OLMASIN
Unutulmamalıdır ki aşırı düşünme bir zihin tuzağıdır ve bu tuzaktan çıkmak mümkündür. Sürekli aynı döngüler içinde yaşamak yerine düşünceleri tanıyıp yönlendirmeyi öğrenmek ruhsal sağlığınız için kritik önem taşır.
Her düşünce gerçeği yansıtmaz. Overthinking sendromunu fark ettiğinizde yardım almaktan çekinmeyin.