Mecburi aşı için yeni kanun şart

Düzenleyen: / Kaynak: İHA
Mecburi aşı için yeni kanun şart

YAŞAM Haberleri  / İHA

Koronavirüs salgınında aşılama son hız devam ederken, çekimser kalan vatandaşlar için de aşının zorunlu tutulması tartışılıyor. Ancak uzmanlar mecburi aşı için yeni bir kanun çıkarılmasının şart olduğunu aktarırken, özellikle çocuklar için aşının üstün yararı söz konusuysa ebeveynlerin rızasının aranmayacağını dile getiriyor.

Türkiye genelinde koronavirüsle mücadelede aşılama çalışmalarının kapsamı artırılırken, aşı en ücra köylere kadar ulaştırılıyor.

Dünya genelinde de pek çok ülkede aşılar zorunlu hale getirirliyor. Ancak bazı vatandaşlar aşılar hakkında çıkan spekülasyon ve gerçek dışı haberler nedeniyle aşı olmak istemiyor. Peki vatandaşların aşıya itiraz etme hakkı var mı? Hukuki açıdan nasıl bir süreç izleniyor? Merak edilenleri avukat Emre Akpınar anlattı.

AŞI ZORUNLULUĞU KİŞİ DOKUNULMAZLIĞINA AYKIRI MI?

Akpınar, "Anayasa’nın İkinci Bölümü’nde Kişinin Hakları ve Ödevleri başlığı altında Kişinin Dokunulmazlığı, Maddi ve Manevi varlığı düzenlenmektedir. Buna göre tıbbi zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamayacak, kişi rıza göstermedikçe bilimsel ve tıbbi deneylere tabi tutulamayacaktır. Covid-19’un tüm dünyayı sarsan ve bir yıldan fazladır etkisini gösteren bir salgın hastalık olduğu nazara alındığında bu hastalık için geliştirilen aşının tıbbi zorunluluk olabileceği söylenirse bu durumun kanunda sayılan hallerden olup olmadığı hususu değerlendirmeye muhtaç görünmektedir." dedi.

"AŞI ZORUNLU OLURSA KANUNİ BİR ÇERÇEVEYE OTURTULMALI"

Akpınar, "Her ne kadar aşılama için 1593 sayılı 1930 tarihli Umumi Hıfzıssıhha Kanunu dayanak olarak gösterilebilirse de Anayasanın temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılması için aradığı kıstaslara göz atılması halinde temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasının ölçülülük ve demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun düşmesi gerekmektedir. Hal böyle iken günümüzden yaklaşık 90 yıl önce oluşturulmuş bir kanun olan Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun bu anlayışa uygun düşmeyebileceğinden bahsedilebilir. Hakeza zaruri bir aşılama politikasının kamu sağlığı için manidar olduğu açık bir şekilde söylenilebilirse de bu durumun kanuni bir çerçeveye oturtulması gerekmektedir” diye söyledi.

AŞI OLMAYANA YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ?

Akpınar, aşı olmayan kişilerin bazı haklardan mahrum kalacağı için aşının zorunlu bir aşı olarak nitelendirebileceğini söyleyerek, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Aşı yaptırmaktan imtina eden kimselerin belli bazı ortamlara alınmaması yahut bu kişilerin maske kullanmadan belirli bazı yerlere girememesi durumunda söz edilen aşının zorunlu bir aşı ilkesiyle uygulandığından bahsedilebilecektir. Zira temel hak ve hürriyetlerin kısıtlanması hususu Anayasa’nın ruhuna da uygun olmalıdır. Aşı olmamış kişilerin belli bazı hakları kullanmaktan yoksun bırakılması Anayasanın özüne uygun düşmeyeceğinden söz konusu aşının zorunlu bir aşı olarak nitelendirilmesine sebep olabilecektir. " dedi.

"ÇOCUKLARDA AŞI İÇİN EBEVEYN RIZASI ARANMAYABİLİR"

Zorunlu aşıya dair kanunda bir itiraz olmadığını belirten Akpınar, emsal kararlardan yola çıkarak fikir edinebileceğini akatardı.

Çocuklarda aşının zorunlu olmasına ise Akpınar, "Yargıtay ilgili Ceza Dairesinin 'Ana ve babanın aşı uygulamasına rıza göstermemeleri halinde, çocuğun üstün yararına açıkça aykırı olan bu durumda ana-babanın rızası aranmaz' şeklinde yerleşik bir içtihadının mevcut olduğu bilinmektedir." dedi.

"YASA OLMADAN ZORUNLULUK, HUKUKA AYKIRI OLABİLİR"

Her ne kadar şu an için zorunlu bir aşılama politikası mevcut olmasa da gelecekte böyle bir durumun varlığı halinde yeni bir kanun düzenlemesi gerektiğini söyleyen Akpınar, "Mezkur salgın için aşılama tıbbi bir zorunluluk oluştursa da Anayasa’nın 17.maddesi tıbbi zorunluluğun yanında kanunda sayılan halleri de aradığından Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’ndan hariç olarak bu hususta yeni bir kanuna ihtiyaç duyulacağından aksi halde bu işlemin idari karar noktasında kalacağından ötürü hukuka aykırılık teşkil edebileceğinden bahsedilebilir.” dedi.

Düzenleyen:  - YAŞAM
Kaynak: İHA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...