Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın net cevabı İsrail basınında: Türkiye’nin politikaları İsrail’i köşeye sıkıştırdı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun Doğu Akdeniz’deki üçlü zirve sonrası Türkiye’yi hedef alan üstü kapalı tehditlerine verdiği net cevap, İsrail basınında geniş yankı buldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararlı duruşu, Türkiye'nin haklarını koruma konusundaki tavizsizliğini gösterirken, İsrail basını bu politikaların İsrail'i "köşeye sıkıştırdığı" yorumunu yaptı.
Doğu Akdeniz'de artan gerilim, İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi liderlerinin Kudüs'te gerçekleştirdiği ve Türkiye'yi hedef aldığı düşünülen zirveyle yeni bir boyut kazandı. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan gelen güçlü ve net cevap, bölgesel denklemi Türkiye lehine çevirdi.
İSRAİL BASINI: ERDOĞAN'IN POLİTİKALARI HEDEFİNE ULAŞTI
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun zirve sonrası, isim vermeden Türkiye'yi kastederek sarf ettiği "imparatorluk hayalleri kuranlar hedeflerine ulaşamayacak" sözlerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda cevap verdi. Erdoğan, "İster Doğu Akdeniz'de ister Ege'de isterse başka yerde olsun, biz ne hak yeriz ne de hakkımızı yediririz. Hadsizliklerinin bizim nezdimizde teneke tıngırtısından farkı yoktur ve olamaz" ifadelerini kullanarak Türkiye'nin kararlı duruşunun altını çizdi.
Erdoğan’ın bu sert çıkışı, İsrail medyasında geniş yer buldu. İsrail’in önde gelen gazetelerinden Maariv, yayımladığı analizde, Erdoğan'ın politikalarının ve söylemlerinin hedefine ulaştığını bildirdi. Maariv, Ankara yönetiminin elde ettiği kazanımların İsrail’i "zor bir duruma soktuğunu" ve "köşeye sıkıştırdığını" belirtti. Bu durum, Türkiye'nin bölgedeki siyasi ve diplomatik hamlelerinin ne denli etkili olduğunu uluslararası kamuoyuna yansıttı.
FİLİSTİN’E SINIRSIZ DESTEK VURGUSU
Erdoğan, konuşmasında Türkiye’nin Filistin davasına olan bağlılığını da bir kez daha vurguladı. "Gazze'deki mazlumların" yanında olunacağını ve yalnız bırakılmayacaklarını kaydeden Erdoğan, geçen hafta bin 300 ton insani yardım taşıyan bir geminin Gazze’ye ulaştığını duyurdu. Türkiye'nin Filistin'e verdiği bu güçlü siyasi ve insani destek, İsrail'in bölgedeki hareket alanını kısıtlayan bir unsur olarak öne çıkıyor.
Türkiye, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde hem masada hem sahada attığı kararlı adımlarla, Doğu Akdeniz’deki yeni ittifaklara karşı ulusal çıkarlarını net bir şekilde koruduğunu gösterdi. Bu kararlı duruş, bölgedeki dengeleri Türkiye lehine değiştirirken, İsrail’in diplomatik manevra alanını daralttığı yorumlarına neden oldu.
TÜRKİYE SAHADA VE MASADA GÜÇLENİYOR
Öte yandan, Maariv'n bildirdiğine göre, Türkiye'ye yönelik ittifak çabaları devam ederken, Yunanistan'ın İsrail'den 3.5 milyar euro değerinde 36 adet PULS tipi roket sistemi almasıyla, Kudüs-Atina ekseninde askeri bir iş birliği belirginleşti. Bu durum, İsrail savunma sanayisinin Yunan ordusunun kritik omurgası haline geldiğini gösteriyor. Ayrıca Yunan Genelkurmay Başkanlığı, Güney Kıbrıs Yönetimi ve İsrail ile "ortak eylem planı" ve 2026 için "güvenlik iş birliği programı" imzalandığını teyit etti. Bu anlaşmalar, Türkiye'ye karşı çevreleme hamlesi olarak görülüyor.
Ancak Türkiye, bu gelişmelere karşı eş zamanlı ve kararlı diplomatik adımlar attı. Üçlü zirveyle aynı gün Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın'dan oluşan Türk heyetinin Şam'ı ziyaret etmesi dikkat çekti. Bakan Fidan, Şam'da yaptığı açıklamada, terör örgütü SDG'nin eylemlerini İsrail ile koordineli yürüttüğünü ve bunun Suriye'deki entegrasyon sürecinin önündeki en büyük engel olduğunu ifade etti. Bu ziyaret, Türkiye'nin terörle mücadeledeki tezini güçlendirirken, Suriye meselesinde inisiyatif aldığını gösterdi.
İsrail'in 'Suriye' talebine ABD'den ret! Netanyahu'nun kozu elinden alındı
