Her taşın altından onlar çıkıyor! İsrail, dünya organ mafyasının da merkezi

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Her taşın altından onlar çıkıyor! İsrail, dünya organ mafyasının da merkezi

DÜNYA Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Gazze’de binlerce çocuğu katleden İsrail’in suçu bunlarla sınırlı değil. Uluslararası yasa dışı organ kaçakçılarının birçoğu siyonist. Bu vahşi tacirler, fakir ülkelerden çocukların organlarını alıp binlerce avroya kendi vatandaşlarına ve Batılı zenginlere satıyor.

Gazze’de soykırım yapan İsrail’in, masum Filistin halkını sadece katletmekle kalmayıp organlarını çaldığını dünkü manşetimizle gündeme taşımıştık. On binlerce Filistinliyi suçsuz yere cezaevinde tutan İsrail’in, mahkûmları işkence ile öldürdüğünü, organlarını aldığını, cenazeleri de ailelerine vermediğine dikkat çekmiştik. İnançları gereği organ bağışı yapmayan Yahudiler, katlettikleri masumların özellikle korneaları ile böbrek, karaciğer gibi iç organlarını gasbedip gizlice gömdüğü aralarında Yahudi hekimlerin de yer aldığı uzmanlar tarafından itiraf edilmişti. Ayrıca, organları toplayan siyonist rejimin dünyanın en büyük ‘deri bankası’na da sahip olduğu ortaya çıkmıştı.

AFRİKA’YA ORGAN SEFERLERİ

Fakat vahşetin boyutu sadece İsrail ve Gazze ile sınırlı değil. İsrailliler uzun yıllar boyunca bağlantılı olduğu doktorlar vasıtasıyla dünyanın birçok bölgesinde organ mafyasına liderlik yapıyor. Özellikle Afrika ülkeleri üs olarak kullanılıyor. Arkadaşımız Osman Sağırlı, 2011 yılında Somali’de organ ticaretinin İsrail eliyle gizli bir şekilde nasıl yürütüldüğünü deşifre etmişti.

Somali o dönem de bugün gibi yoksulluk ve açlıkla boğuşuyordu. Hastaneye getirilen küçük çocukların organları operasyonla alınıyor, günde 3-4 sefer yapan özel jetler bu organları, çantalar içinde İsrail’deki seçilmiş hastalara taşıyordu. Organ mafyasının elinde can veren küçük bedenler ise kefenlenip hiçbir şey olmamış gibi defnediliyordu. Birleşmiş Milletler yetkilileri de bu kanlı ticareti izlemekle yetinmiyor, hastanelerin giriş-çıkış kayıtlarını gizleyerek âdeta İsrail’in yolunu açıyordu.

BURSA’DA OPERASYON

İsrail’in organ ticareti için seçtiği ülkeler arasında Türkiye de var. Polis, daha 6 ay önce İsrail ve Suriyeli çeteye Bursa’da operasyon düzenledi. 2’si İsrail uyruklu olmak üzere 3 kişi suçüstü yakalandı. İsrailli hastanın, böbreğini satın almak için Suriye uyruklu şahısla 40 bin dolara anlaştığı belirlendi. İsrailli şahısların, kâğıt üstünde çapraz nakil yapacakları ve kardeş oldukları görünüyordu. Ancak operasyonla şüphelilerin kardeş olmadığı, maksatlarının organ ticareti olduğu ve bunun için de özel bir hastaneyi kullanacakları anlaşıldı.

İSRAİL’İN YEDEK PARÇALARI

İsrail’in organ nakli için üslendiği en önemli ülkelerden biri de Güney Afrika... 2010 yılında ülkenin en büyük sağlık şirketlerinden Netcare, İsrail bağlantılı kaçak organların yasa dışı bir şekilde nakli ile suçlandı. Özellikle Filistinlilerin gasbedilen organları, G. Afrika’daki hastanede İsrailli ve farklı ülkelerden zengin hastalara naklediliyordu. Kan donduran ticaretle ilgili hazırlanan raporda ilginç ifadeler de yer alıyor...

İsrail’in organ kaynağı olarak sadece Filistinli mahkûmları kullanmadığı, Rumen ve Brezilyalıları da tercih ettiği belirtildi. Bu iki ülke vatandaşlarının böbrek nakli için 6 bin dolarla yetindikleri için seçildiği vurgulandı. G. Afrika’ya kurulan tezgâhla ilgili dehşete düşüren bir diğer iddia ise Ukrayna’dan 2 yıl boyunca 25 bin çocuk getirildiği ve bu çocukların İsrail tarafından evlat edinme bahanesiyle alınıp ‘yedek parça’ olarak kullanıldığıydı. Skandalın ortaya çıkmasının ardından Kievliler “Ukrayna, Gazze değildir” diyerek eylem yapmıştı.

BARON İSTANBUL’DA YAKALANDI

Örümcek ağı gibi dünyanın dört bir yanını saran organ ticareti, birçok defa ABD basınında da yer aldı. Organ yetmezliğinin en fazla görüldüğü ülkelerden birinin İsrail olduğunu belirten New York Times, Kostarika, Filistin, G. Afrika, Somali, Hindistan, Çin, Kıbrıs ve daha birçok ülkenin İsrail tarafından organ deposu olarak kullanıldığını yazdı. Bu ölümcül ticaretin baronu olan İsrailli Boris Wolfman da İstanbul’da yakalanmıştı. Gazete, organ ticaretinin merkezinde İsrail’in olduğunu, bunu da ordu ve sağlık bakanlığı eliyle yaptığını yazmıştı. Hatta o dönem birçok ülkede bedava check-up vaadiyle insanların kandırıldığı, analiz ve kan testleriyle İsrailli hastalara dokusu uyanların tespit edildiği vurgulanmıştı. İsveç’in önde gelen gazetelerinden Aftonbladet, İsrail ordusunun öldürdüğü Filistinlilerin cesetlerini “otopsi” gerekçesiyle alıkoyarak organlarını çaldığını yazmıştı.

TACİRBAŞI HAHAM

Kaçak organ nakli yaptığı için defalarca gözaltına alınıp serbest kalan “Frankenstein” lakaplı Türk doktor Yusuf Erçin Sönmez’in ortağının İsrailli Dr. Zaki Shapiro olduğu belirlenmişti. İsrailli organ kaçakçılarının beyni Moshe Harel de 2018’de Güney Kıbrıs’ta yakalandı. Kosova’da bir Türk’ün böbreklerini satınca yeri tespit edilen Harel, gözaltına alındı. Bir yıl sonra Harel’in Türkiye ve Rusya’da bulduğu fakirlerin 16 bin avroya böbreklerini alıp İsrailli hastalara 100 bin avrayo sattığı belirlendi. İsrailli haham Levy Izhak Rosenbaum da ABD’de Cezayirli çocukların organlarını uluslararası piyasada sattığı için gözaltına alınmıştı.

NEREDE DEPREM ORADA İSRAİL

İsrail organ ticaretinde kullanacağı ülkeleri tesadüfen seçmiyor. Siyonistler deprem, savaş ve devlet otoritesinin zayıf olduğu kargaşa yaşanan bölgelerde üsleniyor. Buradan kaçırılan insanların organları çalınıyor. 6 Şubat depremi sonrası K. Maraş ve Hatay’da bazı çocukların ambulanslarla kaçırıldığı iddiası ortaya atılmıştı. Ancak Türkiye’nin gerekli tedbirleri alarak organ ticareti için fırsat kollayan İsrail ve ortaklarını engellediği öne sürülmüştü.  

Öte yandan dünyanın birçok noktasındaki diyaliz merkezleri de takip altında. Zengin ve itibarlı böbrek hastaları buralardan tespit ediliyor. Onlarla temasa geçilerek çalınan organlar yasa dışı bir şekilde naklediliyor.

Düzenleyen:  - DÜNYA
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...