Libya Genelkurmay Başkanı Al-Haddad Türkiye için neden kilit isimdi? Perde arkası ortaya çıktı
Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad, Trablus merkezli yapılar ile ülkenin doğusundaki askeri unsurlar arasında yürütülen temaslarda üstlendiği kritik rolle, Türkiye için kilit bir isim haline geldi. Ankara ile Trablus arasındaki askeri koordinasyon, eğitim ve güvenlik iş birliğinin sahadaki en önemli muhataplarından biri olan Al-Haddad, Türkiye’nin Libya’daki askeri ve siyasi varlığının sürdürülebilirliğinde belirleyici rol oynadı.
Ankara’daki resmi temasların ardından Libya’ya dönüş yolunda meydana gelen uçak kazasında Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad’ın hayatını kaybetmesi, yalnızca Libya’da değil Türkiye’yi de derinden sarstı.
Libya’da askeri dengelerin mimarlarından biri olarak görülen Haddad’ın ani ölümü, ülkedeki güç dengelerine dair soru işaretlerini artırdı. Libya genelinde üç günlük resmi yas ilan edilirken, Haddad’ın Türkiye ile yürütülen askeri temaslarda üstlendiği rol de ölümünün ardından yeniden gündeme geldi.
Trablus merkezli Ulusal Birlik Hükümeti ile Tobruk’taki Temsilciler Meclisi tarafından atanan yönetim, eş zamanlı açıklamalarla tüm devlet kurumlarında bayrakların yarıya indirildiğini duyurdu. Resmi törenler ve kutlamalar askıya alındı.
TÜRKİYE İÇİN NEDEN ÖNEMLİYDİ?
Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad, Trablus merkezli yapılar ile ülkenin doğusundaki askeri unsurlar arasında yürütülen temaslarda uzun süredir kritik bir rol üstleniyordu.
Birleşmiş Milletler destekli askeri diyalog sürecinde sahadaki en etkili isimlerden biri olarak öne çıkan Al-Haddad, parçalanmış askeri yapının yeniden toparlanması ve ortak komuta zemininin oluşturulmasında kilit aktörlerden biri olarak görülüyordu.
Türkiye’nin Libya’daki askeri ve siyasi varlığının sürdürülebilir bir zemine oturması, büyük ölçüde Al-Haddad’ın yürüttüğü temaslar ve kurduğu askeri koordinasyon sayesinde mümkün hale geldi.
HADDAD GENELKURMAY BAŞKANLIĞI’NA NASIL YÜKSELDİ?
Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad, Libya’daki iç savaşın ardından oluşan askeri yapılanma sürecinde öne çıkan isimlerden biri oldu. Trablus merkezli güçler içinde yükselen Al-Haddad, 2015 yılında başkentteki en kritik askeri bölgelerden birinde üst düzey komutanlık görevine getirildi.
2019’da Trablus’a yönelik geniş çaplı saldırı sürecinde savunma hattının kurulmasında aktif rol aldı. Bu dönemde askeri karar alma mekanizmalarında etkisi arttı ve sahadaki en yetkili isimlerden biri haline geldi.
Ulusal Mutabakat Hükümeti tarafından yürütülen yeniden yapılanma sürecinde, askeri kurumların tek çatı altında toplanması hedefi doğrultusunda görevlendirildi. Bu sürecin ardından Eylül 2020’de, dönemin Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanı Fayiz es-Serrac tarafından Libya Genelkurmay Başkanı olarak atandı.
Ankara'da düşen Libya jetinde neler yaşandı? Kule ve pilot arasındaki konuşmalar ortaya çıktı
HADDAD NEDEN ANKARA'YA YÖNELDİ?
Türkiye, 2019’dan bu yana Libya’da meşru hükümetle yürüttüğü askerî iş birliğiyle sahadaki dengeleri değiştiren başlıca aktörlerden biri oldu.
Ankara, Birleşmiş Milletler tarafından tanınan meşru hükümetle kurduğu askerî iş birliğiyle sahadaki dengelerin şekillenmesinde belirleyici rol üstlendi.
Eğitim, danışmanlık ve kurumsal destek başlıklarında yürütülen bu süreç, Libya ordusunun yeniden yapılandırılmasında Ankara’yı ana muhatap konumuna taşıdı.
Al-Haddad, görev süresi boyunca askerî koordinasyon, planlama ve sahadaki kazanımların korunması başlıklarında temaslarını ağırlıklı olarak Türkiye üzerinden yürüttü.
Türkiye, yalnızca Trablus yönetimiyle değil, Libya’nın doğusundaki aktörlerle de temaslarını artırarak ülke içindeki askerî dengeyi gözeten bir hat izledi.
Sahada elde edilen askerî kazanımlar ve sağlanan istikrar, Al-Haddad’ın Ankara’ya yakın durmasını güçlendirdi. Türkiye’nin Libya’da yürüttüğü faaliyetlerin uluslararası meşruiyet zemininde ilerlemesi, Ankara’yı Libya ordusu açısından güvenilir ve vazgeçilmez bir ortak konumuna taşıdı.
TÜRKİYE'Yİ DAHA ÖNCE DE ZİYARET ETTİ
El-Haddad, Ekim 2020’deki ilk Ankara ziyaretinin ardından 2024 ve 2025’te Türkiye’ye birçok kez resmi temaslarda bulundu. Türkiye-Libya askeri işbirliğinin sahadaki ana koordinatörleri arasında yer aldı.
Son beş yılda, Libya’daki batı ve doğu askeri yapılarının tek çatı altında toplanmasına yönelik Birleşmiş Milletler destekli görüşmelerde aktif rol üstlendi.
Libya Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral El-Fitouri Gharibil de bu süreçte el-Haddad’a bağlı olarak görev yaptı.
DAKİKA DAKİKA KAZA NASIL YAŞANDI?
Libya Genelkurmay Başkanı ve beraberindeki üst düzey askeri heyeti taşıyan özel jet, Türkiye–Libya askeri ve siyasi temaslarının hemen ardından Ankara’dan havalandı. Heyet, Türk yetkililerle yapılan resmi görüşmelerin ardından ülkesine dönüyordu.
Dassault Falcon 50 tipi, 9H-DFJ kuyruk numaralı özel jet, 23 Aralık akşamı saat 20.17’de Esenboğa Havalimanı’ndan Trablus’a gitmek üzere havalandı. Uçakta 5 yolcu ve 3 mürettebat bulunuyordu.
İddialara göre kalkıştan kısa süre sonra pilot, hava trafik kontrolüyle irtibata geçerek elektrik arızası yaşandığını bildirdi ve acil iniş talep etti.
ESENBOĞA’YA DÖNÜŞ KARARI ALINDI
Hava trafik kontrolü, uçağı tekrar Esenboğa Havalimanı’na yönlendirdi. Acil iniş ihtimaline karşı pistte ARFF ekipleri hazırlandı. Uçak alçalmaya başladı.
Ancak saat 20.52’de kule ile uçak arasındaki tüm iletişim aniden kesildi. Bunun üzerine Esenboğa Havalimanı’nda “full emergency” ilan edildi ve havalimanı geçici olarak uçuşlara kapatıldı.
PATLAMA İHBARI GELDİ, EKİPLER HAREKETE GEÇTi
İletişimin kesilmesinden kısa süre sonra Haymana ilçesi üzerinden patlama sesi duyulduğu bilgisi kuleye ulaştı. Jandarma, AFAD, sağlık ve itfaiye ekipleri hızla bölgeye sevk edildi.
Arama kurtarma çalışmaları gece boyunca yoğun yağış ve sis altında sürdü.
ENKAZ HAYMANA’DA BULUNDU
Uçağın enkazı, Haymana ilçesi Kesikkavak Mahallesi’nin yaklaşık 2 kilometre güneyinde, geniş bir alana yayılmış halde bulundu. Enkaz alanının yaklaşık 3 kilometrekare olduğu tespit edildi.
Bölgede AFAD koordinasyon merkezi kuruldu. Çalışmalara 400’ün üzerinde personel, çok sayıda kara ve hava aracı katıldı. İHA’larla anlık görüntü alındı.
KARA KUTU VE SES KAYIT CİHAZI ELE GEÇİRİLDİ
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ekipleri tarafından yapılan çalışmalar sonucunda:
- Saat 02.45’te ses kayıt cihazı,
- Saat 03.25’te kara kutu bulundu.
Kara kutu incelemesiyle uçağın düşüş nedeninin netleşmesi bekleniyor.
Soruşturma kapsamında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 4 savcı görevlendirildi ve hem enkaz alanında hem de havalimanında incelemeler başlatıldı.
Kazaya ilişkin tüm teknik değerlendirmelerin, kara kutu verilerinin analiz edilmesinin ardından kamuoyuyla paylaşılacağı belirtildi.
Uçak, kalkışın ardından standart prosedürlere uygun şekilde önce Yaklaşma Kontrol, ardından Saha Kontrol Ünitesi ile temas kurarak rotasına devam etti. Hava Trafik Kontrol Merkezi, uçağın kademeli irtifa taleplerine izin verdi.
34 BİN FEET İZNİ VERİLDİ, KISA SÜRE SONRA KRİZ BAŞLADI
Saat 20.25’te uçağın 34 bin feet irtifaya tırmanmasına onay verildi. Ancak uçuş, bu noktadan sonra hızla krize girdi.
Saat 20.31’de, uçak yaklaşık 32 bin feet irtifadayken pilot tarafından PAN-PAN acil kodu verildi. Pilot, genel elektrik arızası yaşandığını iletti ve Ankara’ya geri dönüş için radar vektörü talep etti.
ACİL DÖNÜŞ KARARI ALINDI, EN YÜKSEK ACİL KOD AKTİVE EDİLDİ
Hava Trafik Kontrolörü, saat 20.32’de uçağa Esenboğa’ya geri dönüş için rota ve alçalma bilgilerini iletti.
Bir dakika sonra, 20.33’te, uçak bu kez 7700 acil durum kodunu aktif hale getirdi. Bu kod, havacılıkta en kritik acil durum seviyelerinden biri olarak kabul ediliyor.
Bu aşamadan sonra radar ekranlarında irtifa verileri takip edilememeye başladı.
TELSİZ SESİ BOZULDU, RADAR VERİLERİ KAYBOLDU
Saat 20.34’te, pilot ile kule arasındaki telsiz konuşmalarında parazitlenme başladı. Kontrolör, ses seviyesini teyit etmek için pilotla tekrar temas kurmaya çalıştı.
- Aynı dakikalarda uçak, acil geri dönüş kapsamında Yaklaşma Kontrol Ünitesi’ne devredildi.
SON TEMAS 20.36’DA GERÇEKLEŞTİ
Saat 20.35’te, uçak yeniden PAN-PAN kodu vererek Esenboğa’ya dönüş için yaklaşma birimiyle temas kurdu. Radar vektörü ve alçalma seviyeleri pilota iletildi.
Ancak 20.36’da, pilotun sesi neredeyse duyulamaz hale geldi. Aynı anda radar ekranlarında uçuş bilgilerine ilişkin ciddi kayıplar yaşandı.
RADAR TAMAMEN KAYBOLDU, CEVAP ALINAMADI
Saat 20.38 itibarıyla, uçak radar ekranından tamamen kayboldu. Hava Trafik Kontrol Merkezi tarafından yapılan çağrılara cevap alınamadı.
Yaklaşık 5 dakika boyunca farklı frekanslardan temas kurulmaya çalışıldı ancak sonuç alınamadı. Bunun üzerine arama-kurtarma süreci derhal başlatıldı ve ilgili tüm birimler alarma geçirildi.
ESENBOĞA’DA UÇUŞLAR DURDURULDU
Uçağın konumu netleşmediği için, muhtemel bir acil iniş ihtimaline karşı Esenboğa Havalimanı’nda iniş ve kalkışlar geçici olarak durduruldu. Hava seyrüsefer emniyeti kapsamında tüm önlemler en üst seviyeye çıkarıldı.
Kısa süre sonra jetin Ankara’nın Haymana ilçesi kırsalında düştüğü tespit edildi.
RAPOR TARAFSIZ ÜLKEDE YAPILACAK
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı, kazaya ilişkin yaptığı açıklamada, uçaktan çıkarılan kara kutu ve ses kayıt cihazlarının, uluslararası havacılık kuralları gereği tarafsız bir ülkede inceleneceğini söyledi. İnceleme sürecinin, uçağın menşei ve düştüğü ülke dışındaki bir merkezde yürütülmesi planlanıyor.
