‘Üçlü şer ittifakı’nın çabaları boşuna! Ne yaparsa yapsınlar önümüzü kesemezler
Türkiye’nin Akdeniz’de hareket alanını kısıtlamak isteyen Yunanistan, İsrail ve Güney Kıbrıs ittifakına Ankara “Çok fazla heveslenmeyin, bizim için tehdit bile olamazsınız” resti çekti.
- Yunanistan, İsrail ve GKRY, Doğu Akdeniz'de 2 bin 500 kişilik bir birlik oluşturmayı hedefliyor.
- Bu birliğe, Yunanistan ve İsrail'den 1000'er, Rum tarafından da 500 asker katılacak.
- Konunun, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in görüşmesinde gündeme geleceği belirtiliyor.
- Konunun, Türkiye'nin Mavi Vatan Doktrini'ne karşı hayata geçirildiğine dikkat çeken Miçotakis’in danışmanı Sotiris Serbos, “Yunanistan ve İsrail için Batı’ya karşı merkezi bir denge unsuru ve Akdeniz’de stratejik bir kale görevi görme fırsatı doğdu” değerlendirmesini yapıyor.
- Türkiye ise bu gelişmelerden rahatsız Nutukla birlikte bu birliğin kendileri için bir tehdit oluşturmayacağını söylediler.
YEŞİM ERASLAN - İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı bir güç oluşturma girişimi bölgede tansiyonu iyice yükseltti. Hem Rum hem de İsrail basınında çıkan haberlere göre, Yunanistan, İsrail ve Rum kesimi Doğu Akdeniz’de 2 bin 500 kişilik bir birlik oluşturmayı hedefliyor.
Yunanistan'dan ABD’ye acil 'Türkiye' çağrısı! Beyaz Saray ne dedi?
Söz konusu birliğe Yunanistan ve İsrail’in 1000’er, Rum tarafının da 500 asker vereceği iddia ediliyor. Konunun, bugün İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Yunan mevkidaşı Kiryakos Miçotakis’in yapacağı görüşmede gündeme geleceği belirtiliyor. Söz konusu ordunun Türkiye’nin Mavi Vatan Doktrini’ne karşı hayata geçirildiğine dikkat çeken Miçotakis’in danışmanı Sotiris Serbos, “Yunanistan ve İsrail için Batı’ya karşı merkezi bir denge unsuru ve Akdeniz’de stratejik bir kale görevi görme fırsatı doğdu” değerlendirmesini yaparken, süreci yakından takip eden Ankara, Atina ve ortaklarına “Çok fazla heveslenmeyin, bizim için tehdit bile olamazsınız” resti çekti.
Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler de üç ülkenin anlaşmalar imzalamasının Türkiye için bir tehdit oluşturmayacağını söylerken, uluslararası ilişkiler uzmanları da hem Türkiye’nin savunmada geldiği aşama hem de konjonktürün Ankara’nın lehine olduğunu, bu ülkelerinin çabalarının boşuna olduğuna vurgu yapıyor.
ANKARA’NIN AĞIRLIĞI ARTTI
Yunanistan-İsrail-GKRY hattında yaşanan yakınlaşmayı gazetemize değerlendiren Emekli Büyükelçi Uluç Özülker, topyekûn çevreleme politikası uygulandığına dikkat çekerek, Türkiye’yi ittifak sistemleri içinde boğulmak istendiğini ifade etti.
Türkiye’nin gücünün hem Ege’de hem de Doğu Akdeniz’de üstünlük sağlayabilecek bir noktaya geldiğini bunun da büyük bir rahatsızlık oluşturduğunu kaydeden Özülker, “Türkiye giderek yukarı doğru hareket ediyor. AB’de yüzümüze bakmayan ülkeler ardı ardına Ankara’ya ziyaretler gerçekleştiriyor. SAFE sistemi içinde Türkiye’yi de görmek istediklerini açıkça belirtiyorlar. Türkiye’nin hem yeri hem de ağırlığı büyüyor. Bu durum da elbette çok büyük rahatsızlığa neden oluyor. Yunanistan, Türkiye’nin önünü kesmek, ittifak sistemlerinin dışında tutmak istiyor. Tek başına bir şey yapamayacağını biliyor bu nedenle de ittifak kurarak ülkeleri yanına alıp bütünlük oluşturarak Türkiye ile başa çıkabilecek konuma geleceğini sanıyor” dedi.
“ÇABALAMA KAPTAN BEN GİDEMEM”
Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in Türkiye’nin gelişiminin farkında olduğunun altını çizen Özülker, oluşturulmaya çalışılan ittifakı; sözü daha çok dinlenen, savunma sanayisini geliştiren ve daha çok görünür olan Türkiye karşısında caydırıcı olma politikası geliştirilmeye çalışması olarak niteledi. Özülker şu tespitlerde bulundu:
Yunanistan ve GKRY ne yaparlarsa yapsın Türkiye’nin önünü kesemedi. ABD, artık Orta Doğu’dan çıkıp yönünü Çin’e dönmek istiyor. Ancak Ortadoğu’da birine teslim etmesi lazım. Bu noktada da Ortadoğu için ABD’nin Türkiye ile yola çıktığını görmek gerekiyor. AB’nin başat ülkeleri SAFE için İngiltere’nin ardından özellikle Türkiye’yi yanında görmek istiyor. Yunanistan’ın tüm engelleme girişimlerine karşın. Yunanistan’ın AB ülkelerinden ‘otur oturduğun yerde çok ileri gidiyorsun’ cevabını aldığını söyleyebiliriz. Yunanistan ve GKRY’nin Batı dünyası içinde Türkiye’yi dışarda tutacak konuma gelmesini Batılı ülkeler de kabul etmedi. Denizciler arasında bir atasözü vardır; ‘Çabalama kaptan ben gidemem’ diye duaya başlasın ne yaparsa yapsın Türkiye’nin önünü kesemez.
