İthalat çözüm mü problem mi? Et piyasasında kısır döngü

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
İthalat çözüm mü problem mi? Et piyasasında kısır döngü

Ekonomi Haberleri  / Türkiye Gazetesi

ESK ithalata bir süre ara verince et fiyatları son 20 günde yüzde 20 arttı. Şubat ayında ise geçen yıl getirilen ithal besilik hayvanlar kesime gideceği için düşüş bekleniyor. Sektör temsilcileri “İthalat anlık çözüm, fiyatları düşürüyor, ancak içeride üretici sektörü bırakıyor” diyor.

KAAN ZENGİNLİ'NİN HABERİ - Et ve Süt Kurumu tarafından yurtdışından yapılan canlı ve karkas et ithalatına bir süreliğine ara verildi. İç piyasada fiyatları dengelemek amacıyla yapılan ithalatın durması piyasada fiyatların yüklemesine neden oldu.

Ulusal Et Konseyi 14 Aralık fiyat listesine göre; mezbahalarda dana kesim fiyatı 20 lira, kuzu kesim fiyatı da 15 lira yükseldi. Bu durum piyasaya direkt olarak yansıdı. Et fiyatları 20 günde yüzde 20 yükseldi. Bu ay başında kıymanın kilosu kasapta 350-360 liraydı. Bugün ise 400-420 liraya geldi. Kuşbaşının kilosu ise 390 liraydı, bugün 430-450 liraya kadar çıktı. Sektör genel olarak bir kısır döngü içinde…

İthalat fiyatların baskılanması adına belli bir dönem için çözüm gibi görünse de uzun vadede iç piyasadaki üreticinin yok olmasına neden oluyor. Ucuz karkas etin piyasaya girmesi ile birlikte girdi maliyetleri zaten yüksek olan üretici hayvanı kesime yollayıp sektörden çıkıyor. Doğal olarak sektör ithalata sürekli bağımlı hâle geliyor. Öte yandan ithal et eskisi kadar uygun fiyatlı değil. Birçok ülkede yaşanan enflasyonist ortam girdi maliyetlerini artırıyor. Bu nedenle ithal hayvan fiyatı cazip olmaktan çıkıyor. Kısacası ithalatın faturasını hem üretici hem de vatandaş ödüyor.

ÇİFTÇİ SEKTÖRÜ BIRAKIYOR

Hayvan üreticisi Eşref Şekerli konuyla ilgili “Türkiye’de hayvan sayısı, hükûmetin verdiği desteklere rağmen her geçen gün düşüyor.

İthalat anlık çözüm olsa da uzun vadede sektörü olumsuz etkiliyor. Enflasyonu düşürmek için yapılan uygulamalar, hak edilen fiyatın üreticiye verilmemesi, birkaç yıl süren sıkıntılı bir süreci başlatıyor. Şimdi müdahale etsek bile bir yıldan önce asla düzelmez. Seçim yaklaşıyor ve yine enflasyonu düşük çıkarabilmek için üretici üzerinde bir baskı uygulanıyor. Bu böyle devam ettiği sürece, iki geri bir ileri bu sistem hep problemleri ile birlikte devam edecek” dedi. Beslenme maliyetlerinin düşmesine rağmen fiyatların yükselmeye devam ettiğini de belirten Şekerli “Arpa neredeyse geçen yılki fiyatında, mısır neredeyse geçen yılki fiyatında, saman ve mısır silajı geçen yılki fiyatın altında, yani besleme maliyetleri düşük olmasına rağmen fiyatlar düşmüyor. Çünkü insanlar sektörden çıktı. Daha kolay olan kur korumalı mevduat yahut şimdilerde yükselen faizle birlikte normal mevduata kaydı. Hayvanları satıp parayı faize yatır, onların sayısı fazla, bir kısmı borsaya kaydı” dedi.

KÜÇÜKBAŞ SAYISI AZALIYOR

Öte yandan küçükbaş kıtlığı yaşanıyor. Tezgâhlarda koyun eti azaldı. Küçükbaş varlığında son 1 yılda 1,5 milyon baş kadar düştü. Bunun nedenleri arasında; Büyük işletmelerin ve toptancıların sığır üretimine yönelmesi, fabrikasyon üretime geçilmesi, Dünya Bankasından alınan kredilerin sığır yetiştiriciliğine ayrılması, çoban bulunamaması, meraların yetersizliği sıralanıyor.

ŞUBATTA DÜŞÜŞ OLABİLİR

Öte yandan Tarım ve Orman Bakanlığı, bu yıl ithal edilen besilik hayvanların şubattan itibaren kesime gireceğini öngörüyor. Şubat ayıyla birlikte et piyasasında arz-talep dengesinin de sağlanması bekleniyor. Bu minvalde fiyatların normal seviyesine ineceği tahmin ediliyor.

"ET FİYATLARINI ÜRETİCİ BELİRLEMİYOR"

Rekabet Kurumunun et piyasasına yönelik soruşturması sürüyor. Konuyla ilgili üreticiden çıkan ürünün, market veya kasaplara kadar nasıl ulaştığı araştırılıyor. Bu süreçte fiyatların neden arttığına bakılıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle “Bu incelemelerde görülen en temel olgu, sektördeki fiyat artışlarının arkasında bazı yapısal sıkıntıların olduğu tespitidir. Bu nedenle sektöre ilişkin piyasa dinamiklerini derinlemesine inceleyerek, pazarda faaliyet gösteren oyuncuların karşılaştığı yapısal sorunları ayrıntılı bir şekilde tespit etmek istedik” dedi. Küle ayrıca piyasada fiyatları üreticinin belirlemediğini de belirterek “Mevcut durumda büyükbaş ve küçükbaş besiciliği alanında faaliyet gösteren yaklaşık 200 bin işletme var. Bu işletmelerin çoğu küçük ölçekli aile işletmesi niteliği taşıyor. Bir başka ifade ile işletmeler yeterli ölçeğe gelemedikleri için üretici ürünlerini pazarlarken zayıf konumda ve aracıya ya da kesimhaneye satış yaparken fiyatı belirleyen taraf değil” dedi.

Düzenleyen:  - Ekonomi
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...