Önden koşan piyasa ‘ofsayt’a düşer mi? | Fed faiz kararı sonrası dolar beklentisi

Önden koşan piyasa ‘ofsayt’a düşer mi?  | Fed faiz kararı sonrası dolar beklentisi

EKONOMİ Haberleri

ABD'de ilk çeyrekte 'geçici' olduğu düşünülen bir küçülme var. Ancak istihdam ve ücretler yükselişte. Enflasyon hâlâ çok diri. Bu durumda FED sert oynayacak. Doların faizi artacak, arzı azalacak. Bu senaryoda dolar güçleniyor.

ÖMER FARUK BİNGÖL | ANALİZ

Piyasaların iki önemli kuralı var. Birincisi; piyasa abartır. Söz konusu durum her ne ise önceden alınır veya satılır. Sonrasına, gelişmelere göre bakılır. İkincisi ise piyasalar beklentileri önceden fiyatlar. Bundan 3-6-9-12 ay sonra olacaklar, olabilecekler her ne ise, bugünden mümkün olduğunca, göründüğü kadarıyla bunu fiyatlara yansıtmaya çalışır. Bu yazıdaki emsal vakamız, dolar... Mesele dolar olunca, önce bu paranın ana vatanına bakmamız lazım, orada neler oluyor diye... ABD ekonomisinde son durum rakamlar itibarıyla şöyle:

BÜYÜME: 2022 yılının ilk çeyreğinde ülkede yüzde 1 büyüme bekleniyordu. Bu rakam yüzde 1,4 küçülme olarak gerçekleşti. Pandeminin son varyantının aktiviteyi yavaşlatması ve savaş etkisiyle birlikte, küçülme gerçekleşti.

Önden koşan piyasa ‘ofsayt’a düşer mi?  | Fed faiz kararı sonrası dolar beklentisi

ENFLASYON: Ülkede son açıklanan enflasyon oranı mart dönemine ait... Yıllık enflasyon yüzde 8,5 ile son 40 senenin zirvesine tırmandı. Yıllık fiyat artış oranı, en son Aralık 1981'de bu kadar yüksek gelmişti.

İSTİHDAM: Tarım dışı istihdam; mart ayında 431 bin kişi arttı. İşsizlik oranı da yüzde 3,6’ya geriledi. Ortalama saatlik kazançlar yüzde 0,4 arttı. Yıllık artış da yüzde 5,6 olarak, Mayıs 2020’den bu yana en büyük artışı kaydetti. İşgücüne katılım oranı ise yüzde 62,3’ten yüzde 62,4’e çıktı.

FAİZ: ABD'de 10 yıllık tahvil faizleri, geçen hafta kapanışı itibarıyla yüzde 2,9'un üzerine çıkmış durumda... Bu rakam, Ağustos 2021'de 1,15'te bulunuyordu. Son 10 yıllık süreçte yüzde 3 seviyesinin üzerine de iki defa çıkılmış; 2013 ve 2018 yılında... Yine 10 yıllık periyotta en yüksek 3,27 seviyesi görülmüş.

MARTTA BAŞLADILAR

Yukarıdaki verileri hatırladıktan sonra, şimdi dolara yön verecek olan ABD Merkez Bankasının (FED) duruşuna bakalım. FED, haftalardır, yarın açıklanacak faiz kararına ilişkin net açıklamalarda bulunuyor. Bir; faiz artacak. İki; bu en az 50 baz puan olacak... Yarın için 75 hatta 100 baz puan artış telaffuz edenler de var. Bu arada haziranda da 75 baz puan ve temmuz ile eylülde ellişer baz puanlık faiz artışı beklentisi var piyasada... FED son olarak, mart ayında 25 baz puanlık faiz artışına karar vererek, politika faizini yüzde 0,25-0,50 aralığına yükseltti. Bugün ABD Merkez Bankası, ülkede enflasyonu düşürmek için faiz artışlarına başlayacak. Bunu yaparken, büyümenin de mümkün olduğunca sekteye uğramamasına gayret gösterecek.

Önden koşan piyasa ‘ofsayt’a düşer mi?  | Fed faiz kararı sonrası dolar beklentisi

MANEVRA ALANI VAR

> Her ne kadar ilk çeyrekte küçülme yaşansa da; ülkede işsizlik düşük seviyelerde, istihdam piyasası gücünü koruyor. Maaş artışları da yüksek ve bu trend devam ediyor. Buraya kadar pozitif... Öte yandan enflasyonda yükseliş beklentileri bir miktar daha devam ediyor. Ve yüksek enflasyonun "kalıcı olma" riski sıklıkla dile getiriliyor. Bu ise negatif...

> Pozitif verilere göre, FED'in enflasyonu düşürmek için "biraz manevra alanı var" ve bunu kullanacaklar. FED, sözlü yönlendirmeyi çok iyi yapan bir merkez bankası... İleriye dönük "yapmayacak olsa bile" faiz artışı mesajı vererek, fiyatlama davranışlarındaki bozulmayı onarmayı hedefliyor. Yaz aylarında itibaren enflasyonda bir durulma yaşanırsa, bu, FED'in faiz artışından çok; eğilimleri yönetme, yönlendirme politikasından kaynaklanacaktır.

TAHVİL ZİRVEYE YAKIN

> Hâlihazırda tahvillerde fiyatlanan faiz oranı, zaten geride kalan 10 yıllık süreçteki en yüksek seviyelere yakın seyrediyor. Yani burada bir sona yaklaşmış olabiliriz. Bu andan itibaren açıklanacak her enflasyon oranı, çok önemli olacak. Enflasyonun ateşi düştükçe, piyasa, faiz artışlarını da etkilerini de unutmaya, konuşmamaya başlayacak.

> Emtia fiyatları tarafında da savaşın ilk etkilerinin azaldığını; fiyatlarda, FED'in faiz artışı beklentisiyle zirvelerden dönüşün gerçekleştiğini izliyoruz. Artı; Kuzey Yarım Küre’de yaz mevsimi başlıyor. Enerji talebinde bir azalma gerçekleşecek. Bütün bunlar, enflasyona ilişkin iyimser beklentileri besleyebilir.

BİLANÇO KÜÇÜLECEK

> Bir yandan da şüphesiz büyüme rakamları ve tarım dışı istihdam verileri takip edilecek. FED'in operasyonu sırasında bunlar yara alırsa; o zaman "agresif sıkı politika" ve "güçlü dolar" senaryoları da zayıflayacaktır.

> FED, bilanço küçültme hamlesine de "start" verecek. 9 trilyon dolara yaklaşan bilançonun, iki yılda 7 trilyon dolara düşürülmesi hedefleniyor.
SONUÇ: Kıymeti yükselen, arzı azalan bir şeyin fiyatı da artar. Dolarda da hem faiz artışı hem arz azalışı olacak. Bu durumda "güçleniyor olması" normal. Bugün gelinen noktada ise beklentilerin fiyatlara "epey dahil olduğunu" söylemek yanlış olmaz. Nitekim dolar endeksinin 104'e dayanarak son yılların zirvesine gitmesi, bu öngörümüzü destekliyor. Burada kilitleneceğimiz nokta, enflasyon ve büyüme olacak. Eğer "canavar güç kaybederse" veya "büyüme ilk çeyrekteki gibi zayıf devam ederse", o zaman yumuşak bir geçiş dönemi yaşayacağız.

TÜRKİYE’DE DURUM NE?

"İçeride dolar ne olacak" sorusunun cevabını ararken, dolara talep ne durumda, önce bunu anlamalıyız.

> Ocak-mart döneminde dış ticaret açığı yüzde 120 arttı. 11,9 milyar dolardan, 26,2 milyar dolara çıktı. İhracatın ithalatı karşılama oranı da yüzde 79,9'dan yüzde 68,4'e geriledi. Artan ithalat maliyetleri ve yükselen dış açık sebebiyle, dolara talep var.

> Kur Korumalı Mevduat hesapları ise 22 Nisan ile biten haftada, 782 milyar TL'ye kadar yükseldi. Buradan dolara talep sınırlanıyor.

> Yazın turizm gelirlerinin artması, enerji ithalatı faturasının düşmesi, emtialarda yaşanacak gerilemeyle dış alım maliyetlerinin bir miktar gerilemesi; dolar üzerindeki baskıyı hafifletebilecek unsurlar olarak öne çıkıyor.

TCMB’nin de faizi sabit tutacağı bütün bu makro görünümde, dolarda 14,50 TL'nin aşağısı çok mümkün görünmüyor. TCMB tarafından yapılan son ankette de, yıl sonu beklentisi 16,85 TL olarak gerçekleşmişti. ABD verilerine ve FED politikalarına göre, içeride de "volatil" dönemler olabilir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...