Baro küstahlığına çığ gibi tepki!

Baro küstahlığına çığ gibi tepki!
GÜNDEM Haberleri

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, zinanın haram, eş cinselliğin sapkınlık olduğunu söyledi. Ankara ve İzmir Barosu, Erbaş üzerinden dinî değerlerimize saldırdı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, ramazan ayının ilk cuma hutbesi için minbere çıktı, Kur’ân'da yer alan günahlara değindi. Âyetler okuyan Erbaş "İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor, eş cinselliği lanetliyor, bunun hikmeti hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir" dedi. Bu sözlere tepki gösteren marjinaller Erbaş hakkında suç duyurusunda bulundu. Ankara Barosu haddini aşarak "Sesi çağlar öncesinden gelen bu şahsın, bir devlet kurumunun başında oturup söylemini kutsal sayılan değerler üzerine inşa ederek halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmesindeki kan kokan cüreti sebebiyledir" diye açıklama yaptı. Dini değerleri hedef alan skandal açıklamalara tepkiler çığ gibi büyüdü. Peş peşe açıklama yapan siyasiler şunları söyledi:

ŞENTOP: ELEŞTİRİ BU DEĞİL
TBMM Başkanı Mustafa Şentop: Geçen zamanı delil göstererek İslam'a saldıran provokatif zihniyet, kadim İslam düşmanlığının zavallıca bir tezahürü olduğunu fark edecek bilgi temelinden de mahrumdur. Eleştiri hakkı hiç kimseye hiçbir zaman milletimizin inandığı değerleri kendi sığ zaviyesinden bile olsa tahfif ve tahkir etme hakkı vermez. Çağları aşan hakikatlere ve değerlere sahip olmakla iftihar ederiz.

GÜL: KULAKLARI VAR DUYMAZLAR
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül: Çağlar öncesinden diyerek küstahça küçümsediğiniz o ses, İslam'ın kıyamete dek sürecek çağlar üstü sesidir. Kulakları var duymazlar. Bu talihsiz açıklama, zihinlerinde bulunan faşist refleksi de bir kez daha ifşa etmiştir. Böylesi tek tipçi, ötekileştirici, tahakkümcü yaklaşımlar, hukuki dayanaktan yoksundur.

ÇELİK: FAŞİST ZİHNİYET
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: İslami değerleri dile getirdiği için Diyanet İşleri Başkanı’mız Ali Erbaş hakkında, Ankara Barosu’nun yaptığı faşist açıklama tam bir terbiyesizliktir. Faşizmin en küstah ve terbiyesiz hâllerinden birinin bir baro adına yapılan açıklamada görülmesi ibretliktir. Asıl mesele bu baronun geçmişinin ve bugünün hukukun prensipleriyle ve demokratik değerlerle ne kadar uyuştuğudur.

VARANK: DERTLERİ BAŞKA
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank: Ali Erbaş Hoca’mız çağları aydınlatan dinimiz İslam'ın hükümlerini dile getirdi. İslam ile olan dertlerini Sayın Ali Erbaş üzerinden görmeye çalışan bu ayak takımı iyi bilsin ki ebedî yurdumuzun üstünde ezanlar dinmedikçe sizin hükmünüz olmayacak.

SELÇUK: KARŞILARINDA TOPLUM VAR
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk: Ramazan ayında ailelerimizi ve nesillerimizi korumak adına dinî değerlerimizi hatırlatan Diyanet İşleri Başkanımızın yanındayız. Millî ve manevi değerlerimize saldıran her girişim, karşısında yine toplumu bulacaktır.

CHP’DEN SKANDAL YORUM
Baroların cuma hutbesi üzerinden Diyanet’i ve dinimizi hedef alan açıklamalarına CHP’den skandal bir yorum geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, sapkınları ve onların avukatlığını yapanları savundu. Öztrak “Bu ülkede inanç sahiplerinin inançlarını dile getirme hakkı vardır. Ancak bunu dile getirirken birilerinin yaşam tarzı üzerinden nefret dilini kullanarak, düşman oluşturarak bunu yapmamaları gerekir” dedi. Öztrak, dinimizin emirlerini hatırlatmayı “nefret dili” olarak yansıttı.
Bu arada Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Barosu yöneticileri hakkında dinî değerleri aşağılama suçundan soruşturma başlattı. Diyanet İşleri de baro yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulundu.

"BU SALDIRI DEVLETE YAPILAN BİR SALDIRIDIR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanı’na ve dinî değerlerimize hakaret eden Ankara Barosu’na sert çıktı. Erdoğan şunları söyledi: Diyanet İşleri Başkanlığı devletin bir kurumudur ve başkanımız bir açıklama yaptı. Bu açıklamasıyla sadece inancının, ilminin, yürüttüğü görevin gereğini yerine getirmiştir. Söyledikleri de sonuna kadar doğrudur. Elbette Diyanet İşleri Başkanımızın sözleri sadece kendini Müslüman olarak tanımlayan kişiler için bağlayıcıdır. Kendini bu sıfatlarla tanımlamayanlar için söz konusu ifadeler sadece bir görüşten ibarettir. Burada şu gerçeği çok net görmemiz lazım. Ülkemizde eğer İslam adına konuşması gereken bir kurum varsa bu Diyanet İşleri Başkanlığıdır. Bu Ankara Barosu'nun yetkisinde olan bir konu değildir. Herkes yerini, haddini bilecek. Zira Diyanet İşleri Başkanımıza yapılan saldırı devlete yapılan bir saldırıdır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...