'Benim Anayasam' referandumunda Özbek halkı 'evet' dedi

Düzenleyen:
- Güncelleme:
'Benim Anayasam' referandumunda Özbek halkı 'evet' dedi

Gündem Haberleri

Yüzde 90,21 ile kabul edilen referandumla Özbekistan Anayasası’na “laik ve sosyal devlet” vurgusu dâhil edildi, serbest piyasa düzeninin altyapısı kuvvetlendirildi, cumhurbaşkanının bazı yetkilerinin Parlamento’ya aktarılması yoluyla demokratikleşme sürecine ivme kazandırıldı.

PROF. DR. MEHMET SEYFETTİN EROL'UN HABERİ - 30 Nisan 2023 tarihinde Özbekistan’da anayasanın yüzde 65’inin güncellenmesini sağlayan referandum, halkın yüzde 84,54’ünün katıldığı oylama neticesinde yüzde 90,21’le kabul edilmiştir. Böylelikle Özbekistan Anayasası’na “laik ve sosyal devlet” vurgusu dâhil edilmiş, Özbek halkına müreffeh bir gelecek vadetme noktasında serbest piyasa düzeninin altyapısı kuvvetlendirilmiş, cumhurbaşkanının bazı yetkilerinin Parlamento’ya aktarılması yoluyla demokratikleşme sürecine ivme kazandırılmış ve fikrî mülkiyetten kapsayıcı eğitime kadar önemli haklar güvence altına alınmıştır.

Bu anayasa referandumu ile “Toplum Sözleşmesi” yenilenmiş ve daha da güçlendirilmiştir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı Sayın Şevket Mirziyoyev’in liderliğinde “Üçüncü Rönesans” dönemini yaşayan ülke, “Yeni Özbekistan” inşa sürecinde önemli bir eşiği katetmiştir.

Ülkenin Merkez Seçim Komisyonu 1 Mayıs 2023 tarihinde referandum sonuçlarının kesinleşmesiyle yeni anayasanın yürürlüğe girdiğini açıklamıştır. Bundan böyle Yeni Özbekistan, yeni anayasası gereği şu özellikleriyle ön plana çıkıyor:

  •  Özbekistan, sosyal bir devlet olarak tanımlanmış, güçlü sosyal koruma ve halkçı reformlar, kamu politikasının önemli alanları olarak belirlenmiştir.
  •  Özbekistan’ın bir hukuk devleti olduğuna dikkat çekilmiş, insan hak ve özgürlükleri anayasal güvence altına alınmıştır.
  •  Eğitim alma hakkı ve imkânı genişletilmiş, öğretmenler anayasal statüye sahip olmuş, vatandaşların yükseköğretim kurumlarında burslu okuma hakkı anayasal güvence altına alınmıştır.
  •  Devlet tarafından ailenin tam gelişimi için sosyal, ekonomik, yasal ve diğer koşulların oluşturulması anayasal olarak güçlendirilmiştir.
  •  Herkese, hiçbir ayrım gözetilmeksizin ve asgari ücretten az olmamak kaydıyla, çalışmaları karşılığında adil bir ücret alma hakkı garanti edilmiştir.
  •  İdam cezası, anayasal düzeyde yasaklanmış, devletin bile bir insanı hayatından mahrum etme hakkının olmadığı vurgulanmıştır.
  •  Yasal olarak Özbekistan topraklarında bulunan herkesin ülke içinde serbestçe dolaşma, kalma ve ikamet yerini seçme hakkı pekiştirilmiştir.
  •  Devletin vatandaşların internet ağını kullanması için gerekli şartları sağlayacağı garanti edilmiştir.
  •  Gençlik haklarının korunması, gençlerin topluma ve devlet yaşamına aktif katılımlarının teşvik edilmesi teminat altına alınmıştır.
  •  Rekabetçi ulusal ekonomi, özel girişimcilik ve mülkiyet haklarının korunması anayasal güvence altına alınmıştır.
  •  Halkın refah içinde yaşaması ve devletin istikrarlı bir şekilde gelişmesi için etkin, bütüncül ve insan dostu bir devlet yönetiminin ve parlamentarizmin anayasal temelleri güçlendirilmiş, bu kapsamda Yasama Meclisi ve Senato’nun yetkileri önemli ölçüde genişletilmiştir.
  •  Avukatların faaliyetlerine ilişkin güvenceler güçlendirmiş, anayasada avukatlık kurumuna ve avukatların faaliyetlerine ilişkin güvenceler hakkında ayrı bir bölüm yer almıştır.
  •  Medya ve gazetecilerin daha aktif olmaları için büyük anayasal fırsat ve güçlü koruma sağlanmıştır.
  •  İlk kez, anayasada sivil toplum kuruluşlarına ilişkin ayrı bir bölüm yer almış, STKların faaliyetlerine ilişkin güvenceler tesis edilmiştir.

Referanduma halkın gösterdiği ilgi göz önünde bulundurulduğunda, Sayın Mirziyoyev’in 2016 senesinde Cumhurbaşkanı olmasının ardından “Yeni Özbekistan” vizyonu çerçevesinde hayata geçirdiği reformların ve bu bağlamda ortaya konulan hedeflerin Özbek halkı tarafından kabul gördüğü ifade edilebilir. Özbekistan halkı, referanduma gösterdiği ilgiyle “Benim Anayasam” şiarını güçlü bir demokratik bilinçle içselleştirdiğini, sisteme ve sandığa güvendiğini, istikrarlı bir kalkınmayı tercih ettiğini, dolayısıyla seçimini siyasi istikrar ve güçlü bir gelecekten yana olduğunu göstermiştir. Bu referandum ile Özbek halkı “Yeni Özbekistan” vizyonunun temellerini oluşturan ve insan-toplum-devlet birlikteliğini güçlendiren Anayasa revizyonuna “evet” demiştir.

Bilindiği üzere Özbekistan, referandum sürecini “Halkın Anayasası” söylemi üzerine inşa etmiş ve bu kapsamda Anayasa taslağı, halkın görüşleri dikkate alınarak hazırlanmıştır. Halkın konuyla ilgili kurulan internet sitesine 222.715 öneride bulunması da bu süreçteki başarının ve halkın siyasi süreçlere katılımının önemli bir göstergesidir. Nitekim mevzubahis öneriler doğrultusunda anayasa maddelerini 128’den 155’e ve normları da 275’ten 434’e çıkaran taslak oluşturulmuş ve söz konusu taslak, halkın onayından geçmiştir. 

Anlaşılacağı gibi 30 Nisan 2023 tarihli referandum vesilesiyle Özbekistan “demokratikleşme yolunda halkla bütünleşen devlet” ifadesi açısından güzel bir örnek teşkil etmiştir. Bu nedenle de referandumun “merkez-çevre” ilişkilerinin güçlendirilmesi bakımından bir dönüm noktası olduğu öne sürülebilir. Devlet, demokratikleşme noktasında bir ilk olarak nitelendirilebilecek bu adımla halka inmeyi başarmıştır. Nitekim ülke tarihinde ilk kez, bir Anayasa değişikliği halkın onayına sunulmuştur. Elbette bu durum, insanı merkeze alan “Üçüncü Rönesans”ın ve “Yeni Özbekistan Hareketi”nin lideri Sayın Mirziyoyev’in başarısı olarak yorumlanabilir.

Kuşkusuz demokratikleşme süreci, Özbek halkının ve Özbekistan’ın dünyaya açılması ve entegre olması boyutunda da kritik öneme haizdir. Bu anlamda referandum, Özbekistan’ın yeni dünya düzeni inşa sürecinde güçlü ve saygın bir devlet olarak konumlanacağının habercisidir. Buna bağlı olarak Özbekistan’ın güçlü bir demokrasi örneği olarak ön plana çıkacağı ve bu kapsamda serbest piyasa düzeninin sağlıklı bir şekilde işlediği güçlü bir ekonomi modeline dönüşeceği öngörülebilir. Bu da yatırımcı nezdinde cazip ve güvenilir bir ülke hâline gelen Özbekistan’ın çekim merkezine dönüşmesini beraberinde getirecektir.

Dolayısıyla tarımdan sanayiye, tekstilden turizme kadar pek çok alanda “Yeni Özbekistan” vizyonunun başlangıç hamlelerini oluşturan 2017-2022 Eylemler Stratejisi ve 2022-2026 Kalkınma Stratejisi’nin ruhuna, müreffeh bir toplum ve güçlü ve istikrarlı bir devlet inşa hedefine halkın onayı ile start verilmiştir. Artık yeni bir süreç söz konusudur. Reformların kararlı ve başarılı bir şekilde hayata geçirilmesi büyük bir önem arz etmektedir. Ulusal ve uluslararası bazda beklentiler ve dikkat hiç kuşkusuz bu noktada olacaktır. Bu yüzden de reform adımlarının dikkatli, kararlı ve başarılı bir şekilde hayata geçirileceği yeni bir sürece girilmiştir. 
Sonuç olarak Sayın Mirziyoyev’in “Reformlar zaman alır; fakat kaybedecek zaman yok” şiarı doğrultusunda insan sermayesini en önemli kaynak olarak gören ve dolayısıyla insanı merkeze alan bir yaklaşımla hareket etmeyi sürdüreceği öngörülebilir. Bu noktada sosyal devlet inşasının ve güçlü parlamento aracılığıyla desteklenen demokratikleşme ortamının devlet-millet birlikteliğini güçlendireceği ve merkez-çevre ilişkilerini sağlıklı bir zemine oturtacağı iddia edilebilir. Bu da Özbek halkının yüce hedeflerine emin adımlarla ilerleyeceğine işaret etmesi hasebiyle oldukça mühimdir.

Düzenleyen:  - Gündem
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...