Doğu Akdeniz’de harita değişecek! Cihat Yaycı, Türkiye-Mısır yakınlaşmasını değerlendirdi

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Doğu Akdeniz’de harita değişecek! Cihat Yaycı, Türkiye-Mısır yakınlaşmasını değerlendirdi

Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de Libya, Mısır, Filistin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni bir araya getirmesi gerektiğini söyleyen müstafi Amiral Cihat Yaycı “Böyle bir anlaşma Doğu Akdeniz’de jeopolitik haritayı değiştirebilir” dedi

YILMAZ BİLGEN'İN HABERİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 12 yıllık aranın ardından yaptığı Mısır ziyareti, Yunanistan, İsrail ve Güney Kıbrıs başta olmak üzere Orta Doğu ile diğer dünya ülkelerinin medyasında geniş yankı buldu. Ziyaretin askerî, siyasi, ekonomik boyutundan daha çok jeopolitik önem arz ettiğini söyleyen müstafi Amiral Cihat Yaycı,  yıllar önce dile getirdiği “Libya Türkiye’nin denizden komşusudur” mottosunun iki ülke arasında anlaşmaya dönüştüğünü hatırlattı ve benzer bir sürecin Mısır’la da başlaması gerektiğini savundu.

‘TÜRK KALKANI’ KORKUTTU

“Mavi Vatan” doktrininin başat ismi Yaycı “Libya’yla deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması yapmıştık ve bu anlaşmadan doğan deniz hattı Güney Kıbrıs yönetimi ve Yunanistan başta olmak üzere Batılılar tarafından ‘Türk Kalkanı’ olarak adlandırıldı. Bunun benzerini Filistin ile de yapmak mümkün. Haritaya baktığımızda Filistin’in Türkiye’nin denizden komşusu olduğu görülmektedir. Bu da doğuda ‘Türk Kalkanı’ olacak. Türkiye’nin Filistin’le denizden komşu olduğunu bir anlaşmayla tespit ve teyit etmesi, hem Türkiye’nin deniz alanları kazanması, hem de Doğu Akdeniz’de Yunan-Rum oyununu bozması açısından önemli olduğu kadar; Filistin’in de 8.510 kilometrekarelik deniz alanını hukuken kazanması ve Gazze’nin Filistin’e ait olduğunun hukuki bir belgesi olması açısından son derece değerlidir” diye konuştu.

HEPİMİZ KAZANIRIZ

“Böyle bir mutabakat zaptının Allah muhafaza Gazze, İsrail tarafından işgal edilse dahi Filistin’in gelecek nesilleri açısından ellerinde hukuki bir tapu niteliği taşıyacaktır” diyen Yaycı şöyle konuştu: Filistin’in gelecek nesilleri bu belgeye dayanarak bu denizlerdeki canlı ve cansız kaynakların kendilerine ait olduğunu belirterek hak talebinde bulunabilir. Buna Mısır karşı çıkar mı diye sorarsanız, hayır çıkmaz. Çünkü böyle bir anlaşma Mısır’a yaklaşık 15.000 kilometrekarelik deniz alanı sunar. Yani Güney Kıbrıs Rum Yönetimine kaptırdığı 15.000 kilometrekarelik deniz alanını tekrar geri alabilir. 

‘Mısır’ın, Güney Kıbrıs yönetimi ve Yunanistan ile daha önceden yaptığı deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşmaları iptal edilebilir mi?’ sorusu önem taşıyor. Cevap ise basit; Mısır yönetimi karar alırsa bu mümkün. Bunun birçok örneği var; bunların arasında bizi de yakından ilgilendiren ve 2009 yılındaki Arnavutluk-Yunanistan deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması örnek verilebilir. O tarihte yapılan anlaşmanın Arnavutluk’un hak ve menfaatlerine aykırı olduğu gerekçesiyle Arnavutluk Anayasa Mahkemesi anlaşmayı iptal etmişti. Kahire yönetimi de benzeri şekilde Mısır’ın 20.000 kilometrekareden fazla deniz alanı kaybettiği gerekçesiyle anlaşmanın iptalini sağlayabilir. Doğu Akdeniz’de barış, güvenlik ve istikrar için bölgesel sahiplik ilkesi çerçevesinde Türkiye’nin mutlaka Libya, Mısır, Filistin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni bir araya getirmesi herkesin menfaatinedir. Bu ziyarette; bu anlaşmaların Mısır’ın millî menfaatlerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptali ve yerine Türkiye ile yapılacak anlaşmadan Mısır’ın iki tane Kıbrıs adası büyüklüğünden daha fazla deniz alanı kazanabileceği anlatılmalı.

İKİ ÜLKE İÇİN BÜYÜK FIRSAT VAR

Savunma sanayii alanında Mısır’ın, Bayraktar TB2 ve BAYKAR’ın diğer ürünlerine ilgi gösterdiğini söyleyen Cihat Yaycı “Bununla birlikte İHA/SİHA’ların yanı sıra iş birliği yapabileceğimiz çok önemli deniz projelerimiz ve ürünlerimiz var.  Bizim gemi inşa sanayimiz, yerli komuta kontrol ve silah sistemlerimiz oldukça gelişmiş durumda. Dünyada 14. savunma sanayii ürünü ihracatçısıyız. Mısır’ın elinde bizde Gabya sınıfı olarak adlandırdığımız ABD’nin PERRY sınıfı fırkateynleri var. Türk Deniz Kuvvetleri elindeki bu fırkateynleri kendi, millî ve yerli imkânları dahilinde son derece modern hâle getirmiş, komuta kontrol ve silah sistemleri neredeyse tamamıyla yerlileştirilmiş, millîleştirilmiş durumdadır. Gemilerin sadece gövdesi eski, içleri ise son derece moderndir. Aynı şeyleri Mısır için yapabiliriz. Ayrıca İDA, SİDA, fırkateyn, korvet, karakol ve lojistik gemileri inşası ve modernizyonunda Mısır’a geniş destek sağlayabilir, iş birliğini geliştirebiliriz. Mısır’a gemi yapımı konusunda askerî ve özel tersanelerimiz hizmet verebilir’’ ifadelerini kullandı.

BOŞALTILMIŞ GAZZE, İSRAİL’E SUNULMAMALI

İsrail-Filistin arasındaki çatışma konusunda yapacağımız önemli iş birliği ve dayanışma alanları bulunduğunu söyleyen Cihat Yaycı “Bilindiği üzere Gazze’nin güneyindeki Refah Sınır Kapısı’na doğru sürülen Filistinlilerin Mısır tarafından alınmasını İsrail dikte ediyor. Mısır bu baskılara ve tehditlere boyun eğer ve Filistinlileri kabul ederse, İsrail’in Gazze’nin Filistinlilerden arındırılması planı gerçekleşmiş olacak, Gazze boşaltılmış ve İsrail’e altın tepside sunulmuş olacaktır. Burada vurgulamak isterim ki; İsrail’in bölgedeki genişlemesinin önündeki en önemli engel Gazze ve Batı Şeria’daki Filistin nüfusudur. Bu nüfusun buralarda muhafazası Gazze’nin işgalinin önlenmesi ve korunması açısından son derece önemlidir. Burada Türkiye ve Mısır’ın iş birliği ve dayanışması çok büyük anlam ifade eder” diye konuştu.

 

Düzenleyen:  - Gündem
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Mustafa16 Şubat 2024 06:15

Cihat Yaycı dikkate alınması gereken bir vatanperver.

Sonraki Haber Yükleniyor...