İngiliz Kemal'in gerçek yüzü MİT belgesi ile ortaya çıktı: Sarhoş, dürüst karakter taşımıyor, metres hayatı yaşıyor

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), 1920'li yıllardaki istihbarat faaliyetlerine dair adına romanlar yazılıp filmler çekilen Ahmet Esat Tomruk, namıdiğer "İngiliz Kemal" hakkında olumsuz görüş içeren belgeyi paylaştı. Genelkurmay imzalı belgeye göre bir İngiliz kadınla metres hayatı yaşayan İngiliz Kemal "ehemmiyetsiz" havadis veren biriydi. MİT ayrıca Alman devlet adamı ve diplomat Franz Von Papen hakkında da bir belge yayımladı.
MİT'in resmi internet sitesinin "Özel Koleksiyon" bölümündeki "Belgeler" kısmına istihbarat raporlarının bir yenisi eklendi.
Bu belge, istihbarat faaliyetlerine dair adına romanlar yazılmış, filmler çekilmiş olan Ahmet Esat Tomruk, namı diğer "İngiliz Kemal" hakkındaki 26 Aralık 1940 tarihli olumsuz istihbarat raporu oldu.
1950’lerden itibaren Türk sinemasında milli kahraman ve gizli ajan tiplemesinin öncüsü haline gelen “İngiliz Kemal” yıllarca Batılılara karşı zekâsı ve kılık değiştirme ustalığıyla mücadele eden bir “Türk James Bond” figürü olarak pazarlanmıştı.
Yayımlanan rapora göre çizilen ajan portresinin haddinden fazla abartıldığı ortaya çıktı.
"SAMİMİ VE DÜRÜST BİR KARAKTER TAŞIMADIĞI SONUCUNA VARILDIĞI İÇİN ALAKA KESİLMİŞTİR"
Milli Emniyet Hizmeti Riyasetinin (MAH) görüşünü içeren ve Genelkurmay Başkanlığına yazılan söz konusu raporda, şu ifadeler yer aldı:
"İngiliz Kemal uzun zamandan beri Hizmetin alaka ile takip ettiği bir adamdır. 'İngiliz Kemal', 'Boksör Kemal', 'Kemal Esat', 'Gözlüklü Kemal' gibi muhtelif isimler taşıyan bu adam zaman zaman ortaya çıkmakta ve yüksek makamlara arzı hizmet ederek bazı kıymetsiz malumatlar vermektedir. Verdiği haberler yurt dışında yaptığı geziler esnasında görüp duyduklarından ve ekseriya ağız havadislerinden ibaret olup her vatandaşın yapmak mecburiyetinde olduğu vazife çerçevesinin hududu içinde kalmaktadır. Bir zamanlar bu durumundan Hizmetçe de istifade düşünülmüş ve bazı işlerde tecrübe edilmişse de samimi ve dürüst bir karakter taşımadığı sonucuna varıldığı için alaka kesilmiştir.

"BİR İNGİLİZ KADINI İLE DE METRES HAYATI YAŞAMAKTADIR"
Hakkında dün derlenen malumata göre, halen Bulgarlarla fazlaca temas etmekte ve bir İngiliz kadını ile de metres hayatı yaşamaktadır. Metresi Dorti Brayit ile beraber son zamanlarda İstanbul'da çalışan İngiliz İstihbarat Servisi'ne de müracaatla hizmet teklif etmişlerse de bunların başka servisler tarafından provoke edilmiş olmalarından endişe edildiği için İngilizlerce yüz verilmemiş ve bunun üzerine Alman istihbaratı ile temasa geçmek üzere çalıştıkları duyulmuştur. Sarhoş ve kumarbaz olduğu da öğrenilen bu adamdan istifade melhuz olmadığı gibi verdiği veya vereceği haberler de itimada layık olmaktan uzaktır. Şimdi Bulgaristan'da bulunan Kemal'in durumunun takip edilmekte olduğunu saygılarımla arz ederim."
Raporda, Ahmet Esat Tomruk'un fotoğrafı da yer aldı.
GÖREVLERİ HEP BAŞARISIZLIKLA SONUÇLANDI
İstihbarat tarihine dair araştırmalarıyla tanınan Dr. Polat Safi, İngiliz Kemal hakkındaki belgeye daha önce ulaşıyor ve Tarih TV'deki Harp Günlükleri programında şu değerlendirmeyi yapıyor:
"Evet, İngiliz Kemal. Bir istihbaratçı ya da Garp Harpçisi sürekli “ben şöyle kahramandım, böyle astım kestim, şöyle yaptım” diyorsa o %99 yalandır. Biz bunu Eşref Kuşçubaşı örneğinde gördük. Eşref Kuşçubaşı örneği neden önemliydi? Çünkü Eşref Kuşçubaşı’nın yalanları, çarpıtmaları ve karartmaları bizim istihbarat ve harp tarihimiz üzerinde deformasyona, yanlış anlamalara ve yanlış bilgilere sebep oluyordu.

Evet, 1924 yılında Emniyet Genel Müdürlüğü’nden (o zamanki adıyla Emniyet-i Umumiye Müdürlüğü’nden) Genelkurmay İstihbarat’a yazılmış bir evraka ulaştım. Evrakta şöyle diyor: “Ahmet Esat Tomruk adında biri var, İngiliz Kemal olarak da biliniyormuş, boksör Kemal ya da gözlüklü Kemal denilen kişi.”
“Bunun hatıratı yayınlandı, elinizdeki bilgi nedir?” diye soruluyor. Genelkurmay İstihbarat şöyle cevap veriyor: “Biz bu arkadaşı muhbir olarak kullandık, kendisine görev verdik. İzmir’deki Yunan karargâhına sız, bize buradan bilgi getir.” Fakat kendisi Yunan karargâhına sızmadığı gibi, burada tevkif edildiği, yakalandığı ve Atina’ya hapse gönderildiği söyleniyor evrakta. Bu doğrudan Genelkurmay İstihbarat’ın belgesi.

Bir süre sonra hapisten çıkıyor, tekrar Ankara’ya geliyor. Ve Ankara’da kendisine bir daha vazife veriyorlar. “Bu defa Trakya’daki Yunan birliklerine sız” diyorlar. Tabii ki, kendisine para veriliyor. Sürekli harcırah… Hatta sadece harcırah değil, gerektiğinde birilerini angaje etmesi için küçük ödenekler de verilmiş. Kendisi yolda İstanbul’a uğruyor, görevini söylemeden oradan da biraz para alıyor.
Daha sonra Edirne’ye gidiyor. Belgede şöyle diyor: “Bu verdiğimiz paraları, alem yaparak yedi. Ve bize sanki Yunan karargâhına sızmış gibi, sızmadığı halde bazı bilgileri istihbarat diye vermeye çalıştı.”
"GERÇEK İSTİHBARAT KAHRAMANLARININ İSİMLERİ BİLİNMEZ"
1940’lı yıllarda bu defa Milli Emniyet Hizmeti Riyaseti’ne de sorulmuş: “Bu adam kimdir?” diye. Cevapta deniyor ki: “Bu adamı ara sıra kullanmaya çalıştık ama kendisinin bir düzenbaz, sarhoş ve sahtekâr olduğunu gördük.” (bunlar resmi belgedeki ifadeler)
Hatta belgede şöyle devam ediyor: “Bizden yüz bulamayınca İngiliz istihbaratına gitti. İngiliz istihbaratı da yüz vermeyince bu defa Türkiye’deki Alman istihbaratına gitti. Kendisi sarhoş ve düzenbazdır, sözüne güvenilmez.”
Gerçek istihbarat kahramanlarının isimleri genelde bilinmez. Onlar isimsiz kahramanlardır; mezar taşlarına bile adları yazılmayan insanlar…"
Hakkındaki bu raporlara rağmen Ahmet Esat Tomruk hakkında 26 Haziran 1964 tarihli ve 487 sayılı özel "İngiliz Kemal Namiyle Mâruf Ahmet Esat Tomruk'a Vatani Hizmet Tertibinden Aylık Bağlanmasına Dair Kanun" çıkarılmış ve maaş verilmiştir. 14 Şubat 1966'da da ölmüştür.
ALMAN BÜYÜKELÇİYE MEKTUP YAZAN MUHTAR TAKİP EDİLDİ
Öte yandan, belgeler kısmına bir yeni rapor daha eklendi.
Bu rapor ise Alman devlet adamı ve diplomat Franz Von Papen'in Türkiye'de büyükelçilik yaptığı 1942'de kendisine mektup gönderen İzmir Karşıyaka Şemikler köyü muhtarı Şakir'e cevaben yazdığı 1942 tarihli mektubu ve İzmir Merkez Amirliğinin konuya ilişkin yazısı oldu.

Von Papen'in, Şemikler köyü muhtarı Şakir'e yazdığı 9 Mart 1942 tarihli mektupta, "Türk milletinin muhtelif tabakalarından almış olduğum tebriknameler meyanında sizinki bilhassa memnuniyetimi mucip olmuştur. Beni hatırlayarak iyi temennilerde bulunmanızdan dolayı kalbi teşekkürlerimi sunarım. Milletlerimiz arasındaki büyük dostluğun takviyesi için bundan sonra da çalışabileceğimden bahtiyarım. Bilvesile en iyi temennilerimi saygılarımla beraber sunarım." ifadeleri yer aldı.
İzmir Merkez Amirliğinin konuya ilişkin 21 Nisan 1942 tarihli yazısında ise şunlar kaydedildi:
"Alman büyük elçisi Von Papen'in, Şemikler köyü muhtarı Şakir'e yazdığı bir teşekkür mektubunun fotoğrafı bağlı olarak sunulmuştur. Köyün bağlı bulunduğu nahiye ve kaza zarf üzerinde tasrih edilmediğinden postahane mürselünileyhini arattırmışsa da bulamamış ve bir kere tetkik edilerek tekrar Von Papen'e iade edilmek üzere merkezimize göndermiştir. Merkez Şemikler köyünün Karşıyaka nahiyesine bağlı olduğunu tespit ederek Şakir'in Almanlarla dereci alakasını öğrenmek maksadıyla sureti hususiyede tavzif ettirdiği bir posta müvezziini köye kadar göndererek mektubu Şakir'e teslim ve bu vesileyle de bu mevzu etrafında görüşmesini temin ettirmiştir. Şakir, Von Papen'i şahsen tanımamakla beraber Almanlara karşı beslediği sempati dolayısıyla gazetede okuduğu bomba hadisesini müteakip Von Papen'e bir mektup yazarak hadiseden sağ olarak kurtulmasından mütevellit memnuniyetini izhar ettiğini söylemiştir. Saygılarımla arz eylerim."







